CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. 3600 ek gösterge gibi gündemde yer alan konulara değinen Kemal Kılıçdaroğlu, "Bir de EYT'liler var. Onların da haklarını teslim edeceğiz." diye konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları:
Türkiye'nin bir yol temizliğine ihtiyacımız var. Bunu birlikte yapacağız. Milletvekili arkadaşlarım görevlerini yapıyorlar. Kalabalık gruplar halinde programlanmış belli illere gidiyorlar.
Hayat pahalılığı herkesin dilinde. Esnaf da çiftçi de çalışan da şikayet ediyor. Çiftçi özellikle, girdi maliyetleri çok yüksek, bundan şikayet ediyor. Türkiye'yi bu hale kim getirdi? İşçi, ev kadını, memur, çiftçi, sanayici kardeşim Türkiye'yi bu hale kim getirdi? Biliyorum Bay Kemal diyecek ama bende yetki yok. Bize yetkiyi vereceksiniz, dostlarımızla nasıl bahar havası estireceğimizi göreceksiniz. Gerçekten bahar havası estireceğiz.
Dertlisiniz biliyorum ama sakın umutsuzluğa kapılmayın. Türkiye güçlü ülkedir, sadece yönetilmiyor ülke, temel sorun bu. Türkiye'yi adaletle, ahlakla, bilgiyle yöneteceğiz. Türkiye böyle ama 7 milyon da yurt dışında çalışan var. Otomatik bilgi paylaşımı anlaşmasını imzaladılar. Yurt dışındaki vatandaşlarımızın birikimleri ilgili ülkelerdeki maliye bakanlıklarına bildirilmeye başlandı. Yakında 7 milyon yurttaşımızın büyük bir kısmı, Fransa, Almanya, İtalya, Hollanda'nın vergi daireleri ile muhatap olacak. Çoğu vergi vermediniz diye ceza ile karşılaşacak. Hükümeti uyardık, önce yurt dışındaki vatandaşımızı uyarın dedik yapmadılar. Temel Bey de uyardı. 'Yapmayın, etmeyin' dedi. En azından hazırlıklı olsunlar ama bu da olmadı. İnşallah ciddi bir sorunla karşılaşmazlar.
Kağıt toplayan gencecik evlatlarımız. Bunlar kağıt topluyorlar, satıyorlar. Gelirlerle ailelerine bakıyorlar. Bunların üzerinde baskı kurulmaya başlandı. Depoları basıldı, kartonlar, kağıtlar alındı, götürüldü satıldı, başkalarına para verildi. Bunlarda vicdan var mı ya. Ahlak var mı bunlarda? Benden randevu istediler, gelmeyin ben geleceğim size dedim. Hırsızlık, yolsuzluk yapmıyorlar. Sen yapmazsan, çöpten kağıt toplayan herkesin sosyal güvencesi olacak.
Erdoğan, '3600 göstergeyi vereceğim' diyor. Sen yaparsan ben de alkışlayacağım. Sen milleti oyalıyorsun. 3600 ek gösterge sağlanıncaya kadar her gün dillendireceğim. Ben ve arkadaşlarım dillendireceğiz. 2018'den bu yana 41 ay geçmiş. Ortada yok 3600, 2022'de yapacağız diyor, niye şimdi yapmıyorsun kardeşim? Getir. Yine vaadinden kaçacak, ya para yok diyecek, ya beni seçerseniz yapacağım diyecek. Artık seni kimse seçmeyecek kusura bakma. Buradan söylüyorum. Bütün siyasi partiler de dinlesin. Öğretmen, sağlık çalışanı, polisler, din görevlileri, infaz koruma memurları, bunların tamamına 3600'ü vereceksiniz, vermezseniz söke söke alacağız.
Bir de EYT'liler var. Onların da haklarını teslim edeceğiz. Yapıyorsan yap. Henüz söz verdi mi vermedi mi bilmiyorum ama onların da sorunlarını biz çözeceğiz.
Gördüğüm kadarıyla, okuduğum kadarıyla bunlar kışa hiçbir hazırlık yapmamışlar. Türkiye'nin kötüye gittiğini artık hepimiz gayet iyi biliyoruz. Bunlar üretmiyorlar. 128 milyar dolar da böyle gitti. Kış gelmeden, 2021'in ilk 5 ayında 1 milyon 525 bin abonenin elektriği kesildi. Saray duyuyor mu acaba bunu? Bakanlar duyuyor mu bunu? AK Parti'nin, MHP'nin milletvekilleri biliyor mu bunu? Yine ilk 5 ayda 674 bin abonenin de doğalgazı kesildi. Ben düşünüyorum, Millet İttifakı partileri de düşünüyorlar ama AK Parti ve MHP'nin umrunda değil. İnsanlar açlıktan mı ölmüş, hayır efendim. Fazla yemek yemiş ondan öldü diyecekler. Tablo böyleyken devleti yöneten zat diyor ki, biz kendi vatandaşımızı korumak için her türlü fedakarlığı yapıyoruz. Hangi fedakarlığı yaptın? Doğal gazda, elektrikte, yiyecekte, içecekte, suda hangi yararı yaptılar. Elektrik, doğal gaz ve akaryakıta tam 31 kez zam yaptılar 1 yılda. Perişan dediğin ülkeler yaptılar mı bakalım. Önümüzde kara kış geliyor, devleti yönetenler maliyeti hesaplamak zorundalar.
Doğal gaz alacaksınız değil mi, kış geliyor. Sıvılaştırılmış doğal gazı depoluyoruz. 9 Ekim itibarıyla bulunan gaz miktarı 15 günümüzü karşılar. Doluluk oranı yüzde 54. Aynı tarihte perişan olan Avrupalılara bakıyoruz, onlar ne yapmışlar. Onlarda doluluk oranı yüzde 76.
