Kendi Saadetimiz İçin Dua Etmeliyiz

Düzce Müftüsü Selami Emen, Müftülük tarafından düzenlenen 2015 yılı 1. dönem özel vaaz ve irşad programı kapsamında Çilimli halkına vaaz verdi.Çilimli Merkez Caminde gerçekleşen vaaz ve irşat programına cemaatin yoğun ilgisi gözden kaçmadı. Programda Müftü Emen "Dua ve Dua Etmenin Önemi" temalı bir konuşma gerçekleştirdi. Kuran’ı Kerimin birçok yerinde nasıl dua edilmesi gerektiğini bizlere bildirildiğine vurgu yapan Emen kendi saadetimiz için dua etmemiz gerektiğin bildirerek “Allah’u Teala, ‘Bana Dua ediniz ki, duanızı kabul edeyim’ buyuruyor. Allah’u Teala biz kullarından dua etmemizi emrediyor, bizden her zaman dua ederek kendisinden yardım istememizi bildiriyor. Ama diyeceksin ki, benim günahım çok, duam kabul olur mu? Böyle endişelenmenize hiç gerek yok. Çünkü Allah’u Teala, Bakara Suresinin 186. ayetinde ‘Bana el açıp yalvaran kulumun duasını kabul ederim’ buyuruyor. Bu ayeti kerimelerden öğreniyoruz ki, kendi saadetimiz için dua etmemiz gereklidir. Hata ve günahlarımız çoktur duamız kabul olmaz diye bir tereddüde düşmemiz hiç de doğru ve akıllıca bir hareket değildir. Zira Allah’ımız bizden dua etmemizi istiyor. Duamızı kabul edeceğini beyan ediyor” dedi.“DUA ETMEK, İNSANIN RUHİ İHTİYACIDIR”Müftü Emen konuşmasına şöyle devam etti, “Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Aleyhisselam ‘Allah’ü Teala indinde (katında, yanında) duadan daha değerli hiç bir şey yoktur’ buyuruyor. Yine Peygamberimiz (s.a.v.) ‘Allah Teala Hazretlerinin fazlından isteyin. Zira Allah, kendisinden istenmesini sever. İbadetin en efdali de (dua edip) kurtuluşu beklemektir’ buyuruyor. Yani aslında dua etmek arzusu insanın mayasında yaradılışında vardır. Dua etmek, insanın ruhi ihtiyacıdır. İnsan çaresizlik içinde kaldığı zaman, ruhu daraldığı an kuvvet ve kudret sahibi olan Allah’tan yardım istemek ihtiyacını kendinde şiddetle hissedip duyar. Bir kulun düşmüş olduğu tehlikelerden Allah’tan başka kurtaracak hiç bir kuvvet yoktur ve düşünülemez.”ALLAH’IN SIFATLARINI ANARAK DUA ETMEKMüftü Emen son olarak ise “Allah’ın isimleri, bize O’nun vasıflarını tanıtırlar: Allah Rahman’dır, yani esirgeyicidir. Rab’dır, yani eğiten ve yol gösterendir. Hakim’dir, yani hüküm veren, her şeye hakim olandır. Rezzak’tır, yani rızık verendir. Bu isimler Allah’ı tanıttığı için, insan bunlarla Rabbimiz’e seslenerek O’nun büyüklüğünü, yakınlığını, gücünü ve rahmetini daha iyi kavrar. Allah’tan rızık isteyen bir kişinin O’nun Rezzak ismini anarak dua etmesi, elbette ki duasının anlamına uygun olacaktır. Nitekim Kuran’da da, Allah’a O’nun farklı isimleri ile dua edilebileceği haber verilmektedir. ‘De ki Allah, diye çağırın, Rahman diye çağırın, ne ile çağırırsanız sonunda en güzel isimler O’nundur’ Namazında sesini çok yükseltme, çok da kısma, bu ikisi arasında (orta) bir yol benimse. İsimlerin en güzeli Allah’ındır. Öyleyse O’na bunlarla dua edin. O’nun isimlerinde ‘aykırılığa (ve inkara) sapanları bırakın. Yapmakta oldukları dolayısıyla yakında cezalandırılacaklardır” dedi.