Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame, Kırklareli'ndeki müşteki yönünden yetkisizlik kararı sonucu Kırklareli 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
Müşteki beyanı, şüpheli ifade tutanakları, iletişimin dinlenmesi sonucu elde edilen tape kayıtları, şüphelilerden elde edilen cep telefonları üzerinde yapılan incelemeler, şüphelilerden elde edilen cep telefonlarında bulunan "whatsapp" yazışmalarına ait ekran görüntüsü çıktıları ile adli sicil ve arşiv kaydının yer aldığı iddianamede, tutuklu sanıklar N.F, O.D, S.S, P.T, ve M.P. ile tutuksuz sanıklar C.T, G.Y ve M.M.Y hakkında dolandırıcılık suçundan 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması talep edildi.
İddianamede, şüphelilerin Kırklareli'nin Babaeski ilçesinde bir firmayı arayarak kendilerini Kırklareli Valiliği özel kalem müdürü ve vali olarak tanıtarak entübe cihazı alma vaadi ile 27 bin lira dolandırdıkları iddiaları yer aldı.
Şüphelilerin, dolandırıcılıktan elde edilen paranın banka hesaplarına pay edilerek farklı banka ATM'lerinden çektiği ileri sürüldü.
Müşteki Sezgin S'nin iddianamede yer alan ifadesinde, idari işler müdürü olarak çalıştığı firmanın, kendisini Kırklareli Valiliği özel kalem müdürü olarak tanıtan bir şüpheli tarafından arandığı, şüphelinin valilik adına 160 entübe cihazı tedarik edildiğini söylediği belirtildi.
Cihazların yüzde 65'inin valilik bütçesinden, diğer kalan kısımlarının ise vali talimatı doğrultusunda bölgedeki özel kuruluşlardan talep edildiğinin bahane gösterildiğini aktaran Sezgin S.'nin ifadesinde şunlar yer aldı:
"Ellerinde 7 eksik cihaz kaldığını, bunun da tarafımızdan karşılanıp karşılanamayacağını sordu, ben de durumu genel müdüre aktaracağımı ve dönüş yapacağımı söyledim. Telefonu kapattıktan sonra genel müdürümüze kişinin unvanını ve telefon numarasını gönderdim. Yapılan görüşme neticesinde genel müdürümüzden gelen talimat ve onay üzerine sonradan dolandırıcı olduğunu öğrendiğim kişi ile telefondan görüşerek taleplerini gerçekleştireceğimi söyledim. Paranın aktarılacağı hesap bilgilerini istedim oda bana whatsapp uygulamasından hesap bilgilerini gönderdi. Ödeme yapıldıktan sonra şahsa dekontu whatsapp üzerinden gönderdim. Meydana gelen işlemin dolandırıcılık olduğunu muhasebe müdürümüzden öğrendikten sonra iş işten geçmişti olaya müdahale edemedik."
Ayrıca iddianamede şüphelilerin bu yöntemle İstanbul, Adana, Konya, Malatya, Adıyaman, Yozgat ve Burdur'da da dolandırıcılık yaptığı belirtildi.
Soruşturma kapsamında dolandırıcılık suçunun işlendiği söz konusu illere göre dosyaları ayrı ayrı tefrik edilen 13 şüpheliden 5'i tutuklu 8 kişi, Kırklareli'ndeki dolandırıcılık suçlamasına ilişkin haklarında 10 yıla kadar hapis cezası talebiyle 22 Haziran'da hakim karşısına çıkacak.
Adana'da polis ekipleri, bir çetenin iş insanlarını arayarak kendilerini vali olarak tanıttıklarını ve Kovid-19 ile mücadele kapsamında kullanılmak üzere tıbbi cihazlar alınacağı yalanını söyleyerek dolandırıcılık yaptıklarını belirlemişti.
Ekipler, zanlıların bu yöntemle İstanbul, Adana, Konya, Malatya, Adıyaman, Yozgat, Burdur ve Kırklareli'ndeki 10 iş insanını dolandırdığını tespit etmişti.
Teknik ve fiziki takibin ardından çeteye yönelik Adana merkezli Bursa, Kocaeli ve Sakarya'da belirlenen 15 adrese eş zamanlı operasyon düzenlenmiş, hakkında gözaltı kararı verilen 14 şüpheliden 13'ü yakalanmış, çıkarıldıkları adli makamlarca 7 şüpheli tutuklanmıştı. (AA)