SAMSUN (İHA) - Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Leblebicioğlu, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığının kenelerden insanlara geçen virüs kaynaklı, şiddetli seyreden ve oldukça ölümcül bir hastalık olduğunu belirterek, böcek kaçıran ilaçların keneleri vücuttan uzaklaştırdığını kaydetti.
Her 100 hastadan 30'unun kaybedildiğini söyleyen Prof. Dr. Leblebicioğlu, hastalığın hayvanlarda insanlara nazaran daha yaygın olarak görüldüğünü ancak herhangi bir belirti olmaksızın seyrettiğini kaydetti. İnsanlarda ise tek tek vakalar veya salgınlar şeklinde görülen KKKA'nın çoğunlukla bulaştırıcı kenelerin aktif olduğu bahar ve yaz aylarında (Nisan-Ekim arasında) ortaya çıktığını dile getiren Prof. Dr. Leblebicioğlu, 30 kene türünün KKKA'nın bulaşmasında rol oynadığını vurguladı. Virüsün insanlara
mikrobu taşıyan kenelerin ısırması, mikrobu taşıyan hayvanların kesilirken hayvana ait kan ve dokularla temas edilmesi veya KKKA'lı hastaların kan ve diğer vücut sıvılarına direkt temas yoluyla bulaştığını ifade eden Prof. Dr. Leblebicioğlu, "Hastalık daha çok hayvancılıkla uğraşanlarda, mezbaha çalışanlarında, tarım çalışanlarında ve kırsal alanlarda yaşayanlarda görülmektedir" dedi.
Kene ısırığından 1-3 gün sonra hasta hayvan veya insanlara ait vücut sıvıları, kan veya diğer dokularla temastan ise 5-6 gün sonra ani başlayan ateş, baş ağrısı, kas ve eklem ağrıları, halsizlik, bulantı, kusma, karın ağrısı ve ishal gibi şikayetler görüldüğüne değinen Leblebicioğlu, "Ciltte kanamalı döküntü, burun kanaması, kanlı kusma, kanlı balgam, idrar ve gaita ile kan gelmesi gibi şikayetler ortaya çıkar. Tedavisinde antiviral ilaçlar kısmen fayda sağlamaktadır. Hastaların tedavisinde kan ve kan
ürünleri replasmanı, solunum ve dolaşım desteği yapılmaktadır. Kene ısırığı olduğunda ve bu bulgular görüldüğünde en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır" diye konuştu.
KKKA'dan korunmada temel ilkelere de dikkat çeken Leblebicioğlu, kenelerin yaşayabileceği alanlarda bulunan kişilerin vücutlarını düzenli olarak kene yönünden muayene etmeleri gerektiğine işaret etti. Kene mevcut ise kesinlikle ezilmeden ve kenenin ağız kısmı koparılmadan bir cımbız veya pens yardımıyla kenenin vücuda yapıştığı yerden tutularak, sağa sola oynatılarak çıkartılması gerektiğini vurgulayan Leblebicioğlu, keneler mikrobu (virüsü) vücuda yapıştıktan hemen sonra vermeyip, bunun için belirli bir süre gerektiğinden bu hususun çok önemli olduğunu belirtti. Kene üzerine alkol, gazyağı, kolonya gibi herhangi bir kimyasal maddenin kesinlikle dökülmemesi ve sigara veya kibrit gibi fiziksel yöntemlerle uzaklaştırılmaya çalışılmaması gerektiğini hatırlatan Leblebicioğlu, bu durumda kenelerin kustuğu ve mikrobu vücuda verebildiği uyarısında bulundu.
KKKA hastaya ait kan ve diğer vücut sıvılarına temasla da bulaşabildiğinden, hastanın yakınları ile hastane çalışanlarının gerekli korunma önlemlerini almasının önemini vurgulayan Leblebicioğlu, şöyle devam etti:
"Kenelerin bulunduğu çalılık, su kenarı veya gür otların olduğu alanlara piknik veya başka bir amaçlı gitme durumunda pantolon paçaları çorap içine alınmalı. Giysiler, kenelerin vücuda ulaşamayacağı şekilde olmalı. Böcek kaçıran (repellent) olarak bilinen ilaçların (Sağlık Bakanlığı'ndan onaylı) kullanılmaları kenelerin vücuda yapışmasını önlemektedir. Hayvanlarda bulunan kenelere yönelik olarak ilaçlarla mücadele edilmesi ve bu ilaçlamaların zamanında yapılması sağlanmalıdır. Hayvan barınaklarının kenelerin yaşayamayacağı şekilde sıvanması, badanalanması ve ilaçlanması önemlidir. Hayvanlarda bulunan kenelerin elle temizlenmemesi ve kenelerin patlatılmaması gerekmektedir. Kenenin patlatılması sırasında, parmaklardaki çiziklerden veya keneye ait parçaların göze sıçraması ile de hastalığın bulaşabileceği unutulmamalıdır. KKKA'yı bulaştıran keneler genel olarak Nisan ve Ekim ayları arasında aktiftir. Bu dönemlerdeki salgınların sebebi de budur. Bu nedenle öncelikle konakçılar kenelerden uzak tutulmalı ve kenelerin kan emmeleri engellenmelidir."