ANKARA(ANKA) - KESK Genel Başkanı Sami Evren, toplu görüşmenin yasal olmadığını kaydederek, bununla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) kararı olmasına karşın hükümetin bu karara uymadığını, bu nedenle AİHM'ye ikinci kez başvuracaklarını ifade etti.
Onbeş günlük toplu görüşme sürecini ANKA'ya değerlendiren KESK Genel Başkanı Sami Evren, hükümetin Anayasa'nın 90. maddesinin gereğini yerine getirmediğini ve görüşmelerin hukuka aykırı olduğu toplu görüşmelerin ilk turunda dile getirdiğini belirtti. Sonucu baştan belli olan toplantı ile kamu çalışanlarını umutlandırmanın, sendikalara olan güvensizliği artırmanın doğru olmadığını dile getiren Evren, konuşmasına şöyle devam etti:
"Görüşmeler AHİM kararlarına aykırıydı. Bu kararların uygulanması gerekiyor. Biz bunu ileride gündeme getireceğiz. Avrupa Konseyi üyesi olan bir hükümet bu kararı uygulamıyorsa suç işliyor demektir. AİHM'ye dava açacağız. Bununla ilgili Başbakanlığa dilekçe verdik. 60 günlük süre sonrasında cevap gelmezse hükümetin karara uymaması ile grev ve toplu sözleşme hakkını engellediği gerekçesiyle AİHM'ye ikinci bir dava açacağız."
EN DÜŞÜK MEMUR MAAŞINA 2009'DA TOPLAM YTL ZAM
Hükümetin sunduğu yüzde 7.5 zammın sürpriz olmadığını buna karşın teklifin yüzde 8.5'a yükseltilmesinin de yetersiz olduğunun altını çizen Evren, hükümetin bu teklifini Haziran ayında açıkladığını anımsattı. Sendikaların da tekliflerinin görüşme öncesinde belli olduğunu ifade eden Evren, görüşme sürecinde karşılıklı söylenenlerin "senaryo gereği" oynandığını söyledi.
Zamlar sonrasında 776 YTL olan en düşük memur maaşına ilk yarıda 32 YTL, ikinci yarıda ise 37 YTL zam yapılacağına dikkat çeken Evren, diğer sendikaların yapılacak zammı yükselteceklerini düşündüklerini için masaya oturduklarını, böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kaydetti. Yüzde 7.5'lik zammın artırılmasının bir tek enflasyona bağlı olduğunu vurgulayan Evren, "Enflasyonda anlaşamıyoruz. Açlık sınırını 255 YTL açıklayan TÜİK bu seferde enflasyonu düşük açıklıyor. Yüzde 30'luk enflasyonla, yüzde 1.9'luk enflasyon iddiası var. Dokuz kat aramızda fark var. Yani ortaya bilimsel bir kriter oluşturamıyorsunuz. Çalışanlarla alay ediliyor" dedi.
Memurlara yapılacak yüzde 8.5'luk zammın üzerine ek ödemeyi de ekleyeceğini dile getiren Evren, hükümetin sonra da "yüzde 20-22 zam yaptık diyerek kamuoyunu yanıltacağını" kaydetti.
"TÜİK, OBJEKTİF VE BİLİMSEL OLMALI"
Açıklanan açlık sınırı ile yaşayabilmenin mümkün olmadığını açlık sınırını açıklayanların da bildiğini belirten Evren, açıklanan açlık sınırının hayatın gerçeği ile örtüşmediğini söyledi. "TÜİK, objektif ve bilimsel olmalıdır" diyen Evren, şöyle devam etti:
"Açıklanan açlık sınırı objektif mi değil, bilimsel mi değil, akla sığıyor mu sığmıyor, vicdana sığıyor mu sığmıyor. Bu açlık sınırı niye böyle açıklanıyor? Çünkü bir takım kriterler buna göre belirleniyor. Burada bir yalan söylemesi lazım ki bir sonraki yalanına olanak olsun. TÜİK'in açıkladığı açlık sınırı ne kadar komikse, onbeş gündür yapılan toplu görüşme de o kadar komik. İkisi de birbirini tamamlıyor."
"HÜKÜMETİN SAMİMİYETİNİ TEST ETTİK"
Öte yandan 2002 yılında başlayan toplu görüşmelere 2006'dan itibaren KESK olarak katılmadıklarını hatırlatan Evren, 2006'dan önce dört oturumda hükümetin iyi niyetini samimiyetini test ettiklerini kaydetti. Evren, "Hem kamuoyu açısından hem de hükümetin demokrasi anlayışı açısından ciddi bir sorunla karşı karşıya geldik. Anladık ki bu hükümet siyasi tercihini bu yasanın arkasına sığınarak, kamuoyunu aldatmaya yönelik bir tutum sergiliyor. Bu bir oyundur. Bu oyunu boşa çıkaralım dedik. Bu görüşmelere katılsaydık hükümet bir şey söylüyor, sendikalar kabul etmiyor, anlaşılamıyor diye düşünülecekti" diye konuştu.