Kıdem tazminatı konusu her daim güncelliğini muhafaza eden konulardan biri. Seçimlerden önce hükümet, kıdem tazminatı konusunda bir fon oluşturulması konusunu gündeme taşımış, bu konu oldukça tartışılmıştı. Yararlı bulanlar olduğu gibi, kıdem tazminatı için yapılacak yeni düzenlemenin fayda sağlamayacağını hatta işçileri mağdur edeceği iddia edilmişti. Ardından geçen sürede hükümet kıdem tazminatı konusunda adım attı ve Kıdem Tazminatı Fonu oluşturmak için çalışmalarına başladı. Çalışanlar için en önemli konular arasında yer alan kıdem tazminatı bu nedenle yakından takip ediliyor. Çalıştıkları kurumlarda kendileri için bir garanti oluşturan ve yaşanabilecek olumsuzlukların etkisini azaltmaya yarayan kıdem tazminatı konusunda yeni dönem giderek yaklaşıyor. 65. Hükümet kıdem tazminatı konusundaki çalışmalarını sürdürüyor. Kıdem Tazminatı Fonu için uzun zamandır devam eden çalışmaların artık sonuna gelindi. Peki düzenleme nasıl olacak? Hangi koşullarda geçerli olacak? Yeni sisteme nasıl geçilecek? Tüm bu soruların yanıtını sizler için derledik.
Kıdem tazminatı, bir işte çalışan işçilerin hizmet süresi boyunca verdikleri emeklerin karşılığını almalarını sağlayan yasal bir sistemi ifade etmektedir. 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesine göre 4857 sayılı İş Kanunu çerçevesinde çalışanlar işverenlerinden kıdem tazminatı alabilirler. Bu tazminatı alabilmek için yasada yedi durum belirtilmiştir. İşçiler; işverenin haklı bir sebep olmadan işte çıkartması, işçinin haklı bir sebeple işi bırakması, erkek çalışanların askerlik için işi bırakması, emekli olmak amacıyla işçinin işi bırakması, emeklilikle ilgili diğer şartları tamamlayıp, emeklilik yaşını evinde beklemek amacıyla işçinin işi bırakması, kadın işçinin evlendikten sonraki bir yıl içinde işi bırakması ve işçinin ölmesi durumlarında kıdem tazminatı sisteminden faydalanabilmektedir.
Kıdem tazminatı işçi ve işverenlerin ilişkilerini düzenleyen önemli bir uygulamadır. Bazen işyerlerinde yönetimler değişir ve bu durumda işyerindeki düzende de değişimler yaşanabilir. Burada uzun zamandır kurum için emek veren çalışanların kıdem tazminatı yüksek olur, bu nedenle çıkarılma durumunda işveren bu tazminatı ödemek durumundadır. Bu işçilerin maddi güvencesini sağlar. Ayrıca çalıştıkları sürede yıpranan işçiler bunun karşılığını almış olurlar. İşveren açısından ise nitelikli elemanın iş yerinde uzun süre kalmasını sağlaması açısından önemlidir. Bunlar kıdem tazminatı sisteminin olumlu yönleridir. Öte yandan sistemin olumsuzlukları da bulunmaktadır. İşyerinin olası bir iflası süreci ve sonrasında çalışanın hak talep edebileceğin bir muhattabı kalmamış olur. Yine işçiler kıdem tazminatının yüksek olduğu durumlarda işten ayrılmayı göze alamazlar ve bu motivasyon açısından soruna neden olur. Öte yandan çalışan açısından ise dinamizmi düşmüş personelin çıkarılması durumunda işten çıkarılma maliyeti soruna neden olur.
Yeni sistemde ise geçici süreli işlerde çalışanların kıdem hakkı devlet güvencesine alınmış olur. İşyeri için ise verimsiz personellerin yerine nitelikli yeni personel arama süreci daha ekonomik hale gelir. Ancak Kıdem Tazminatı Fonu sisteminde askerlik vazifesi ve bayanlarda emeklilik için işten ayrılanların kıdem tazminatı hakkının 10 yıl çalışmadan sonra talep etmesi gibi bir durum ortaya çıkabilir. personellerin işten çıkarılma maliyetlerinin düşmesi de işçiler açısından olumsuzluk doğracaktır. Ayrıca yeni sistemin nitelikli personeli işyerine bağlama durumunu ortadan kaldırması beklenmektedir.
Kıdem tazminatı için işçinin kendi isteği dışında işten çıkarılması gerekmektedir. Ancak burada işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışlardan dolayı işten çıkarılmaması gerekmektedir. Diğer taraftan işçi kendi isteği ile ayrılması durumunda eğer haklı bir nedeni varsa yine kıdem tazminatı alabilir. Erkekler askerlik, kadınlar evlilik sebebiyle işten ayrılması durumunda tazminat alırlar. Emeklilik durumunda da tazminat alınabilmektedir. Yine bu tazminatı alabilmek için en az 1 yıl çalışmış olmak gerekmektedir. Bunların yanı sıra işçinin hayatını kaybetmesi durumunda kıdem tazminatı mirasçılara ödenir.
Uzun süredir uygulanan bir sistemden kopmak çalışanlar için zorlu bir süreç olacak. Bu nedenle yeni sisteme geçişin nasıl yapılacağı merak konusu. Yeni sisteme geçişler bir anda olmayacak. İlk geçiş sürecinde vatandaşlara tercih hakkı sunulacak. Fondan kesintisiz ilk çekiş hakkının 15 yıl olması bekleniyor. Özel durumlarda (evlilik, askerlik, ölüm v.s.) ise bu süre 10 yıla düşürülecek. Bütün çalışanlar aynı anda fon sistemine geçecek. Her bir çalışan için hesap açılacak. Hesap, çalışanın kendi adına olacak. Her bir bireysel hesap, bir emeklilik şirketi tarafından yönetilecek. İşçiler en az 3 bin 600 gün prim ödeme ve 15 yıl çalışma şartıyla her yıl için 30 gün karşılığı para çekme hakkına ulaşacak. Askerlik, evlilik gibi özel durumlarda çekme hakkı için en az 10 yıl şartı aranacak. Ana çekme hakkının verileceği 15 yılın ardından, sonraki yıllarda çekme hakkı verilmesi için bin 800 gün çalışmış olmak şartı getirilecek. Çekişlerde hesaplarda tahakkuk etmiş (her yıl için 30 çalışma günü karşılığı) tutarın yarısı kadar para çekilebilecek. Emekli olurken, hesapta biriken paranın tamamı alınabilecek. Mevcut çalışanların geriye dönük haklarına ilişkin olarak da tercih hakkı sunulacak. İsteyen, eski yasaya göre geçmiş haklarını koruyacak ya da işveren ile de uzlaşarak yeni sisteme dahil olacak. Yeni sisteme geçiş olması halinde, işveren işçi adına toplam prim yatıracak, işçi de bu tutarı belirli bir süre çekmeyecek. Primler işveren tarafından yatırılacak. İşçi ve kamu desteği anlamında prim katkısı olmayacak. Kamu, vergi ya da işsizlik sigortası priminden indirim yoluyla bir destek verecek. İşveren, primleri yatırmamışsa uyuşmazlık işçi-işveren arasında sayılacak ve işçi hukuki süreçle işvereninden primlerini, tahsil edecek. Devlet, primler için bir garanti vermeyecek. Yapılan yüzde 4 prim alınması senaryosuna göre; ilk çekme hakkının 15 yıl olması, reel olarak yüzde 3 oranında nema sağlanması ve işçi ücretlerinde 15 yıllık ortalama ücret artışının reel olarak yüzde 1.5 düzeyinde kalması halinde işçinin her yıl için 30 günlük çalışma karşılığı ücreti kadar birikime ulaşıldığı hesaplandı.