CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan'dan sokakta ya da sokak ağzıyla politika yapmaktan vazgeçmesini istedi.
Yaklaşık 4.5 saat süren MYK sonrası bir açıklama yapan Kılıçdaroğlu, açıklamasını yazılı metinden okudu. Başbakanın hükümetin Suriye politikasını eleştirirken kendi kullandıkları taşeron sözcüğüne bir hayli içerlediğini savunan Kılıçdaroğlu, devletler arasında taşeronluk sözleşmesi olmayacağını belirtti. CHP lideri, "Siz kendi kendinizi o duruma düşürürsünüz veya düşürmezsiniz. Sayın Başbakan bize cevap yetiştireceğine önce bakanı ve kendi arasındaki üslup ve tutum farkını ortadan kaldırmalıdır." dedi.
Başbakanın Suriye konusundaki açıklamalarından tüm dünyanın çıkardığı tek sonuç olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Türkiye Suriye'ye müdahale etmeyi düşünüyor, hatta müdahale edecek. Bunlar batı basınında yazılıp çiziliyor. Esasen sayın Başbakanın beyanlarını başka türlü yorumlamak da mümkün değil. Sayın bakan ise Suriye'ye müdahaleyi asla düşünmüyoruz diyor. Ya aralarında fikir uyuşmazlığı var, ya kafaları karışık, ya da sayın Başbakanın sözlerini ciddiye almamamız gerekiyor. Sayın Başbakan sokakta veya sokak ağzıyla politika yapmaktan vazgeçmelidir. Dış politika ciddi bir iştir. Dış politika hem sokakta yapılmaz hem hem de sokağın duygularıyla yapılmaz."
Başbakanı, bakanı ve hükümet adına açıklama yapanları ciddiyete davet ettiklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Sizin bir yol haritanız bile yokken neye dayanarak komşunuzu uyarıyor, tehdit ediyorsunuz?" diye sordu. Söylediklerinin gayet basit, sorunun ise gayet açık ve net olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Siz Suriye sorununda böylesine taraf konumuna girerken, bu sorunu yönetiyor gibi ortaya çıkarken bütün dünyaya Türkiye savaşa giriyor, Suriye'ye müdahale gündemde imajını verirken hedefiniz neydi? Ne yapmak istiyorsunuz? Kimin adına yapıyorsunuz? Bunu neden TBMM ile, TBMM'de grubu bulunan partilerle, anamuhalefet partisiyle paylaşmıyorsunuz?" dedi.
CEHALETTEN KAYNAKLANMIYORSA BUNUN ADI İHANETTİR
Ankara'da güvenlik zirvesi yapılırken daha bakanların ayrılmadığı sırada ABD'nin Ankara Büyükelçisi Ricciardone'nin oraya adeta bir baskın yaptığını iddia eden Kılıçdaroğlu, iç ve dış kamuoyuna büyükelçi ile başka bir zirve yapıldığı görüntüsü verildiğini savundu. Zirve öncesi, zirve sonrası ABD Büyükelçisi'nin bildiğini kendilerinin bilmediğini ileri süren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "TBMM Başkanı da parlamento da parlamentoda grubu olan partiler de bilmiyor. İşte sorun bu. Siyasi nezakete sığmayan sözlerle bize saldırmanızın nedeni de bu. Siz de çok iyi biliyorsunuz ki böylesine angaje olduğunuz bir konuda yol haritanızı daha sonra çizeceksiniz. Yani siyasi bir hedefiniz yoksa siz başkalarının siyasi hedeflerine taşeronluk yapıyorsunuz demektir."
"NATO'nun Libya'da ne işi var' diyen siz değil miydiniz?" diye soran Kılıçdaroğlu, daha sonra NATO'nun müdahalesine destek olarak tıpkı Irak'ta olduğu gibi yüzlerce Müslümanın öldürülmesine, okyanusta boğulmasına katkıda bulunup bulunulmadığını sordu. Kılıçdaroğlu, "Dış politika stratejiniz eğer ülkenizin yüksek çıkarları, bekası ve sokaktaki insanın refahı bakımından artı değer üretmiyorsa doğru tespit edilmemiş demektir. Cehaletin büyüğü budur. Eğer bu, cehaletten kaynaklanmıyorsa bunun diğer adı da ihanettir." ifadelerini kullandı.
Meclisine, ana muhalefetine ve halkına değil de Batı'nın egemen güçlerine bilgi vermeyi düstur edinenlerin egemen güçlerin taşeronluğunu yapanlar olduğunu iddia eden Kılıçdaroğlu, "Sayın Başbakan, siz ana muhalefeti eleştirseniz de bu böyledir, suçlasanız da bu böyledir. Sizinki toplum vicdanının isyanı sonucu suçluların ve suçluluğun telaşıdır. Bu aynı zamanda taşeronluğun tescilidir." ifadeleriyle açıklamasını bitirdi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz