Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bugün "Referandum ve Sonuçlarının Türk Demokrasisine Etkileri" temalı 130. Bab-ı Ali Toplantıları’nda konuştu. Kemal Kılıçdaroğlu 16 Nisan halk oylaması sonuçlarına değinerek şu ifadeleri kullandı:" Ülkenin geleceğinden hepimiz sorumluyuz, hangi görüşten olursak olalım. Referandum sonrası ne olacak, öncesinde ne oldu ? Bizler eğer bir sorunla karşılaşıyorsak bu sorunu aşmak için oturup çaba harcamalıyız. Refarandumu katılımcı demokrasinin önemli bir ayağı olarak görmemiz gerekiyor. Burada sorulması gereken soru şu , referandum çok güzel yapalım. Referandum hangi koşullarda olursa amacına uygun olur ? Özgürlükçü bir ortamda yapılmalıdır. Halk süreç öncesinde ve süreç içinde bilgilendirilmelidir. Eşit koşulların sağlanması gerekiyor. Dönüp bizim referandum sürecine bakalım. Özgürlükçü bir ortamda yapıldı mı ? Hayır. Yeterli bilgilendirme oldu mu ? Hayır. Eşit koşullarda gidildi mi ? Hayır. Yüzde yüz inandığım bir şeyi ifade edeyim, hayırın yüksek olduğu bir sonuç çıktı. Sandığa gidip oy kulllanan bütün vatandaşlar benim için çok değerli, bu kadar baskıya şantaja rağmen gittiler oyunu kullandılar. YSK’nın son anda aldığı bir karar olayı tamamen değiştirdi. Yasaya açıkça aykırı bir kararı almaktan çekinmediler."
"MECLİSİ KENDİ İRADESİNE SAHİP ÇIKAMAYAN BİR MECLİS HALİNE GELDİ"
Kemal Kılıçdaroğlu konuşmasında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kendi iradesine sahip çıkamayan bir Meclis haline geldiğini söyledi. Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:" Bu sürecin demokrasiye getirdiği en büyük sakınca parlamentonun yetkilerinin bir kişiye devredilmiş olmasır. Meclis’in gaziliği de tartışılır artık. Meclisi kendi iradesine sahip çıkamayan bir Meclis haline geldi. Dünyada örneği olmayan bir uygulamayla karşı karşıya kaldık. İki yüzlü bir hukuk çıktı karşımıza, Cumhurbaşkanını seçiyorsunuz tarafsız olması lazım. Ama taraflı bir partinin Genel Başkanı olacak. Aynı Cumhurbaşkanı Anayasa’nın 103. maddesine göre gelecek diyecek ki ben tarafsız davranacağım, namusum ve şerefim üzerine büyük Türk milleti önünde tarihin huzurunda yemin ediyorum diyecek. Tam bir ikiyüzlülük, nerede Anayasada .Bir ülkenin Anayasa’sı iki yüzlü olabilir mi ? Maalesef ikiyüzlü. Ahlaki kuralsızlığı Anayasa’ya getirdik, koyduk. Bana söylermisiniz bunun demokrasiyle ne ilgisi var?"
"YAPILAN BU DEĞİŞİKLİKLER YÜRÜRLÜKTEDİR AMA MEŞRU DEĞİLDİR"
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu,"Yapılan bu değişiklikler yürürlüktedir ama meşru değildir. Siyasal, hukuki, ahlaki açıdan meşru değildir" dedi. Kılıçdaroğlu,"Yapılan düzenleme meşru mudur, değil midir? Bir yasanın yürürlükte olmasıyla, meşru olması farklıdır. Bir yasa yürürlükte olabilir ama meşruluğu tartışılabilir.Yapılan bu değişiklikler yürürlüktedir ama meşru değildir. Siyasal, hukuki, ahlaki açıdan meşru değildir. Demokrasiyi savunan en az yüzde 50’li var. Bu olaganüstü bir fırsat penceresi sunuyor bize. Resmi rakamlara göre yüzde 49 her türlü baskıya, şiddete, şantaja, imkansızlığa rağmen sandığa gidip oyunu kullanan en az yüzde 50 olaganüstü bir rakamdır. En az yüzde 50’nin ağırlığı eğitimli bir kesim. Dünyayı sorgulayan bir kesim. Evet oyunu kullanlara demokrasiyi en iyi şekilde anlatacak bir kesim bu kesim. Kendi örgütlerimizin tamamına talimat verdik. Evet veya hayır hangi oyu kullanmış olursa olsun gittiğimiz her yere yeniden gideceğiz ve teşekkür edeceğiz. Bir espri yapayım Adalet ve Kalkınma Partisi’de bir teşekkür ziyeretinde bulunacakmış, ama onlar YSK’yı ziyaretle başlamışlar" diye konuştu. (DHA)