Kılıçdaroğlu; 'devlet Bir Kişiye Emanet Edilemez, Teslim Edilemez, Bunun Vebali Var'

Mehmet Kayhan YILDIZ- Hasan DÖNMEZ/ KONYA,(DHA)-CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Konya'da yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı'nın tarafsız olması gerektiğini belirterek, "Devlet bir kişiye emanet edilemez, teslim edilemez. Bunun sonu acı olur. Bunun vebali var'' dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 16 Nisan'da yapılacak referandum nedeniyle kampanya çalışması için bugün Konya'ya geldi. Kılıçdaroğlu ilk olarak Seydişehir İlçesi'nde Kızılay Meydanı'nda halka seslendi. Kılıçdaroğlu, 16 Nisan'da yapılacak anayasa değişikliği için neden 'Evet' ve neden 'Hayır' denileceğinin iyi bilinmesi gerektiğini, çünkü yapılacak değişikliğin sadece bugünü değil, ülkenin geleceğini de ilgilendirdiğini belirtti. PARTİ BAŞKANLARI 80 MİLYONU TEMSİL EDEMEZ Anayasa değişikliğiyle Cumhurbaşkanı'nın aynı zamanda bir partinin genel başkanı olacağını belirten Kılıçdaroğlu, seçilecek Cumhurbaşkanı'nın tarafsız olması gerektiğini kaydetti. Parti genel başkanlarının 80 milyonu temsil edemeyeceğini belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: ''Referandum oldu diyelim, yeni seçilecek başkan, tarafsız mı olmalı, partizan mı olmalı? Buna karar vermek zorundayız. Eğer tarafsız olacak başkan, 80 milyonu temsil edecekse, cumhurun temsilcisi olacaksa, bayrağı taşıyarak bütün Türkiye'yi, 80 milyonu temsil edecekse tarafsız olması lazım. Niye tarafsız olması lazım? Çünkü oy versin vermesin, hangi partiden olursa olsun, hangi inançtan olursa olsun, hangi kimlikten olursa olsun 80 milyonu bir kişi temsil edecek. Onun adı da Cumhurbaşkanı. Eğer Cumhurbaşkanı tarafsız olmazsa, partizan olursa, 80 milyonu temsil edemez. Mesela ben, ben 80 milyonu temsil edemem. Sayın Bahçeli, 80 milyonu temsil edemez. Sayın Binali Yıldırım, 80 milyonu temsil edemez. Saadet Partisi'nin Genel Başkanı, 80 milyonu temsil edemez. Ne ben, ne Binali bey, ne de sayın Devlet Bahçeli, biz arabamızda Türk bayrağı taşıyamayız. Türk bayrağını taşıyacak olan cumhuru temsil eden, 80 milyonu temsil eden, Cumhurbaşkanı olacak. Dolayısıyla Cumhurbaşkanı'nın tarafsızlığı, temel noktası, ana kaynağı 80 milyonu temsil etmesi. O nedenle sandığa giderken hangi partiden olursal olalım, hangi kimlikten olursak olalım, kadın, erkek, yaşlı, genç, biz 80 milyonu temsil eden bir kişiyi seçiyorsak, onun tarafsız olması lazım. Tarafsızlığın bu kadar önemi vardır.'' CUMHURBAŞKANI DEVLETİN SİGORTASI Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanının tarafsız olmasının nedeninin, devletin sigortası olmasından kaynaklandığını belirtti. 15 Temmuz'da yaşanan darbe girişiminin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, siyasi parti liderlerini Yenikapı mitinginde topladığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, ''15 Temmuz'da darbe girişimi yaşadık mı? Yaşadık. Hep beraber darbeye karşı çıktık mı? Çıktık. Ne oldu sonra, sayın Cumhurbaşkanı, siyasi partilerin liderlerini nerede topladı. Dedi ki, benim başkanlığımda toplanacaksınız. Gittik mi, gittik. Niye toplandık? Çünkü Türkiye Cumhuriyeti hükümet bir darbeyle karşı karşıyaydı. Darbe karşısında her siyasi partinin onurlu duruşu gerekiyordu, demokrasiyi savunmak için. Gittik mi, karar aldık mı? Aldık. Ne oldu? Sayın Cumhurbaşkanı devletin sigortası olarak herkesi çağırdı, görüşünü aldı'' dedi. DEVLET GELENEĞİNDE TARAFSIZLIK ÖNEMLİ CHP lideri Kılıçdaroğlu, ''Şimdi deniliyor ki, yeni değişiklikle seçilecek başkan aynı zamanda partinin genel başkanı olacak. Aynı zamanda partinin genel başkanı olursa tarafsız olamaz. Niye tarafsız olamaz, ben tarafsız değilim. Sayın Bahçeli'de, sayın Binali Yıldırım da tarafsız değil. Ne yaparız, biz yemin içerken, tarafsızlık üzerine yemin etmeyiz. Hiçbir milletvekili tarafsızlık üzerine tarafsızlık üzerine yemin etmez. Tarafsızlık üzerine yemini devletin hakimi eder, futbol karşılaşmalarında hakem eder ve sayın Cumhurbaşkanı der ki, ben tarafsız davranacağım diye TBMM'de yemin eder. Tarafsızlık bizim devletin geleneğinde bu kadar önemlidir. Ne zamandan beri? Cumhuriyetin kuruluşundan beri. O yüzden tarafsızlık bu kadar önemli'' diye konuştu. Kılıçdaroğlu, referandumda oy kullanacakların vicdanını dinleyerek oy kullanması gerektiğini belirtti. 18 YAŞINDA MİLLETVEKİLLİĞİNE SEÇİLME Kılıçdaroğlu, yeni anayasa değişikliğiyle 18 yaşındaki gencin milletvekili seçilebileceğini ve bu kişinin de bakkal, manav ve lokantacının oğlu olmayacağını belirtti. Kılıçdaroğlu, "Seydişehirli kardeşlerime sormak istiyorum. 18 yaşında çocuğu olup da, milletvekili olacak diye inanan kardeşim var mı? 18 yaşında milletvekili olacak, işi yok gücü yok. Burada işsizlik var mı? Ben de biliyorum Türkiye'nin her yerinde dünya kadar işsiz vatandaşımız var. 18 yaşında milletvekili ömür boyu askerlikten muaf, El-Bab'a gitmeyecek, PKK ile mücadeleye gitmeyecek, milletvekili yapacak, maaşını alacak. 2 yıl milletvekilliğinden sonra ileride emekli olursa, milletvekili emekli aylığını almaya hak kazanacak. Böyle bir işi Seydişehirli’nin oğluna, manavın oğluna, bakkalın oğluna, lokantacının oğluna verirler mi? Vermezler. Ha diyorsa vatandaşım, olsun ya kendi çocukları 18 yaşında milletvekili olsun, gariban oğlu eksi 35-40 derece gitsin PKK ile mücadele etsin, Suriyeli'nin gençleri burada, benim gençlerim de El-Bab'a gitsin, şehit olsun diyorsa 'Evet' oyu kullanacak. Saçma bir şey 'Hayır' oyu kullanacak. Bunun partiyle ilgisi yok. A partinin çocuğu gidecekte, B partinin çocuğu gitmeyecek mi? O da gidecek. Partilerle, siyasi görüşle ilgisi yok'' diye konuştu. Kılıçdaroğlu, yeni anayasa değişikliğinin taşeron işçinin, emeklinin, işsizin sorunu çözmeyeceğini, Suriye, Irak, Libya ve Avrupa Birliği sorununu çözmeyeceğini belirtti. ''ORTADOĞU'DA TEK ADAM REJİMİ VARDI'' Kılıçdaroğlu, Ortadoğu da tek adam rejiminin olduğunu ifade ederek, ''Saddam'ı gördünüz, ne oldu. Saddam gitti, ne oldu Irak parçalandı. Suriye'de tek adam vardı. Suriye parçalandı. Libya'da tek adam vardı. Ne oldu Libya diye devlet kalmadı. Devlet bir kişiye emanet edilemez, teslim edilemez. Bunun sonu acı olur. Bunun vebali var'' dedi. SİYASİ AHLAK KANUNA Kılıçdaroğlu, her mesleğin ahlak kuralı olduğunu belirterek, ''Ahlak kuralı olmayan tek bölüm var, alan var o da milletvekilliği. Niye milletvekilinin ahlak kuralı olmuyor. İhale takipçisi milletvekilinin mecliste ne işi var. Yolsuzluk yapanın mecliste ne işi var. Milletvekilliğinin ahlaki kuraları da belirlenmeli. Siyasi ahlak kanunu çıkmalı. Bakın biz bunu savunuyoruz'' diye konuştu.