"Deniz Feneri'nde sayın Başbakan'ın çok yakın bir mesai arkadaşı köstebeklik yaptı" açıklaması, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'dan gelmişti.
CHP lideri iddiasını bir adım daha ileriye taşıdı ve bu kişinin bir bakan olduğunu açıkladı.
Bir televizyon programında konuşan Kılıçdaroğlu, bu kişinin bugün yarın ortaya çıkacağını belirtti ve ''Yeri ve zamanı gelince açıklarız'' şeklinde konuştu.
Star TV'de Uğur Dündar'ın sunduğu Arena programına katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Deniz Feneri, yeni anayasa çalışmaları, Başbakan'ın 'Alman vakıfları' açıklamasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Kılıçdaroğlu'nun dikkat çeken iddiası ise Deniz Fenerei e.V. bağlantılı soruşturmayla ilgiliydi. Daha önce Başbakan Erdoğan'ın çok yakın bir mesai arkadaşının köstebeklik yaptığını söyleyen CHP liderine, bu kişinin adını neden açıklamadığı soruldu.
"KÖSTEBEK BİR BAKAN"
Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
''Sayın Başbakanın en azından bu konuda konuşmasını istiyorum. Bakın Deniz Feneri ile ilgili olarak hiçbir şey konuşmuyor. Hiç ama... 3 savcı görevden alındı, 'köstebek var' diyoruz. 'Sayın Başbakan, senin en yakın mesai arkadaşlarından birisi midir bu?' diyoruz. Çıkıp, 'Hayır, arkadaşlar böyle bir şey yok, ben öyle bir köstebek olursa kulağından tutar kapının önüne koyarım' desin. Burada köstebeğe ulaşılacağı anlaşıldığı andan itibaren bu yola başvurdular. Köstebek bakanlardan birisi. Söylüyorum köstebek bakanlardan birisi.''
''Açıklayın o zaman'' denilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, ''Düşünün arama kararı alıyorsunuz yüzyılın yolsuzluğunu ortaya çıkarmak için. Birisi 'arama yapacaklar' diye dolaylı yollardan haber ulaştırıyor ve 'belgeleri imha edin' diyor'' dedi.
Dündar'ın tüm bakanların töhmet altında bırakıldığını belirterek, ismi açıklamasını istemesi üzerine Kılıçdaroğlu, ''Bir bakan diyorum ben. O da çıkacak ortaya, bugün yarın o da çıkacak ortaya'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, ''Kim açıklayacak?'' sorusuna ''Yeri ve zamanı gelince açıklarız'' cevabını verdi.
ANAYASA ÇALIŞMALARI
''Parlamentonun geleneğinde uzlaşma komisyonu vardır. Her siyasi partiden eşit milletvekili alınır, anayasa değişiklikleri gerçekleştirilir. Şimdi Sayın Başbakan, durduk yerde '1 yıl içinde çözülmesi lazım' diyor. Şimdi bu parlamentonun iradesine müdahaledir. Temenni ayrı bir şeydir, böyle talimat verir gibi konuşmak ayrı bir şeydir."
Anayasanın ilk üç maddesinin en baştan beri kırmızı çizgileri olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, orada bir değişiklik yapmak gibi bir düşüncelerinin olmadığını, böyle bir düşünceye başka bir siyasi partinin de olumlu bakacağını düşünmediğini söyledi.
ALMAN VAKIFLARI
Başbakan Erdoğan'ın, Alman Vakıfları ile CHP ve BDP'li belediyelere ilişkin sözlerini değerlendiren Kılıçdaroğlu, büyük belediyeleri açısından böyle bir şeyin olmadığını, diğer belediyelerin de araştırıldığını söyledi.
Kılıçdaroğlu, ''Biz hiçbir zaman 'Şu belediye PKK'ya dolaylı yollardan yardım yapıyor, Sayın Başbakan bunun üstüne gitmeyin' dedik mi? Hayır. Açık çağrı yapıyoruz: Üzerine gidin, biz size destek vereceğiz. Buradan kendisine açık bir çağrıda bulunuyorum: Bir, bu Alman vakıfları hangi vakıflar? İki, ne kadarlık krediyi hangi CHP'li belediye almıştır? Üç, CHP'li belediye PKK örgütüne eğer bir yardım yapmışsa onu açıkla kesinlikle o saniye onu kapının önüne bırakacağım. Bu olay çok vahim bir olaydır. İddiayı ortaya atan Başbakanın bu iddiayı ispat yükümlülüğü vardır'' şeklinde konuştu.