Kılıçdaroğlu ve Karamollaoğlu'dan 'Berat Albayrak' açıklaması
09.11.2020 17:06
İçerik devam ediyor
İçerik devam ediyor
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, CHP Genel Merkezi'nde görüştü.
İki lider, görüşmenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamasından satır başları:
"Öncelikle üzgün olduğumu ifade edeyim. Türkiye'nin şartlarını hepimiz çok iyi biliyoruz. Ekonomik olarak sıkıntılarımız, herkesin evinde görülebiliyor. Böyle bir tabloda, ekonomiden, hazineden sorumlu bir bakanın bu şekilde istifası sanırım Cumhuriyetimizde bir ilk. Devlet krizi ile karşı karşıyayız. Açıklama yapılmıyor. Neden? Toplum bilgilendirilmiyor. Kabul edildi mi belli değil. Bir grup görevine dönsün diyor. İyi de istifa eden çıkıp neden düşüncelerini ifade etmiyor. 2018'in mayıs ayında İstanbul'da, ekonomik krizin eşiğini anlattım. Türkiye'nin bunu aşması için neler yapılması gerektiğini saydım. 'Kriz geliyor, büyüyecek, şu önlemleri alırsanız Türkiye rahatlayabilir' dedim. 2020'nin mayıs ayında olay artık ekonomik buhran. Bunu da anlattık. Hiçbir eleştiri almadan, bugünkü noktaya geldik. Başka bir gerçeğimiz daha var. Türkiye bir aile şirketi midir, bir ticari işletme midir? Türkiye bir aile şirketi tarafından mı yönetiliyor? Ben bu soruyu sormak zorundayım. Sorumluluğu var mı Berat beyin. Hayır. Erdoğan, 'Türkiye'nin ekonomisinin sorumlusu benim' diyor. Krizi yönetmesi gerekenler krizi yönetemiyorlar ama basit bir krizi yönetemeyenler devleti yönetiyorlar.
Merkez Bankası gibi bir kuruma bu işten anlayan birisini getirmeniz gerekiyor. Bu yapılmadığı sürece Türkiye hızla düzelmez. Veziri vererek şahı kurtaramazsınız."
Karamollaoğlu'nun açıklamasından satır başları:
"Bizim gecikmiş bir ziyaretimiz aslında. Kongreden sonra gelmeyi düşünmüştük ama biraz gecikti. Ülkemiz zor bir dönemden geçiyor. Bunu hepimiz yaşayarak görüyoruz. Problemlerin hepinin üstesinden gelmeye ihtiyacımız var. Bunun için de diyaloğa ihtiyacımız var. Siyasi partiler olarak düşünceleri paylaşmak zenginliğimiz olarak kabul edilmeli. İnşallah memleketin değişen şartlarda alacağız şekil çok önemli. Önümüzdeki günler ümit ediyoruz ki her parti için diyalog ortamının oluşmasına vesile olur. Bizim en önemli konumuz, şu anda Azerbaycan'da meydana gelen hadiseler, toprakların yeniden kazanılması büyük bir önem taşıyor. Türkiye'nin bu coğrafyada daha etkili olma mecburiyeti var.
İnşallah hayra vesile olur. Böyle bir inisiyatifin kullanılmış olması bence müspet bir gelişmedir. Ancak biraz garip bir gelişme. Cumhurbaşkanı'nın değerlendirmede bulunmaması dikkat çekiyor. Ekonomide yeni dönemin başlangıcı olacaktır."
