İSTANBUL (ANKA) -CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin'in, "Başörtülü aday olabilir" sözlerine Kılıçdaroğlu, "Dışarda herkesin giyimi, kuşamı özgürdür. Kimse müdahale edemez. Fakat ben de Meclis Genel Kurul'una kravatsız giremem. Kadın milletvekili pantolon giyemez. Belli kuralı vardır. Devlet dediğimiz kurumun içinde bu olacaksa, konulan kurallara hepimizin uyması gerekiyor" diye konuştu.
TÜSİAD'ın başattığı, "Genel Seçimler Öncesi Parti Liderleriyle Buluşma” toplantılarının ilki, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve parti yöneticilerinin katılımıyla gerçekleşti. Sabancı Center'da düzenlenen toplantıya TÜSİAD üyelerinden Mustafa Koç, Güler Sabancı, Bülent Eczacıbaşı, Feyyaz Berker, Arzuhan Doğan Yalçındağ, Nihat Gökyiğit, Demir Karamancı, Cem Duna, Volkan Vural, Erkut Yücaoğlu katıldı. Toplantıda açılış konuşmalarının ardından soru-cevap bölümüne geçildiği sırada, gazeteciler ve TÜSİAD üyeleri arasında "soru" gerginliğ yaşandı. Toplantıyı yöneten TÜSİAD YİK Başkanı Erkut Yücaoğlu, soru sormak isteyen bir gazeteciye, "siz sorularınızı dışarıda da sorarsınız nasıl olsa" sözleri üzerine, gazeteciler, toplantı salonunu terk ederek tepki gösterdi.
-TÜSİAD'IN ANAYASA ÇALIŞMASI MUTLAKA TARTIŞILACAKTIR-
Toplantıda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TÜSİAD'ın önemli bir marka olduğunu, hazırladıkları Anayasa çalışması için kendilerini kutladığını, ancak raporun mutlaka tartışılacağını söyledi. CHP'nin de önemli bir kimlik olduğunu ve partiyi kuranların Cumhuriyet'i kurduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, hedeflerinin bireysel hak ve özgürlüklere kapı aralamak olduğunua işaret etti. Anayasa değişikliği için toplumun bütün kesimleri ile uzlaşmak gerektiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Dayatma kültürü ile anayasa değişmez" dedi.
İktidara geldiklerinde hedeflerinin üniversitelerin daha özgür olmasını ve YÖK'ü kaldırmak istediklerini belirten Kılıçdaroğlu, suskun bir üniversite istemediklerini dile getirerek, "18 yaşına geldiğinde idam edilebiliyor. Fakat, söz hakkı gelince, "sussun otursun, test çözsün" isteniyor. Bu anlayışa karşıyız. Suskun üniversite olmamalı" yorumunu yaptı. Kılıçdaroğlu, dokunulmazlıkların kaldırılması isteğini de dile getirdi.
-AB RAPORUNDA KATILMADIĞIMIZ GÖRÜŞLER VAR, FAKAT ÇIKIP "DENGESİZ" DEMİYORUZ-
Örgütlenmenin önündeki engelleri kaldıracaklarını kaydeden Kılıçdaroğlu, yurt dışında örgütlenme konusunun önemli olduğunu, İngiltere'de 870 bin, Fransa'da 800 bin, Türkiye'de ise 153 bin kişinin örgütlü olduğu bilgisini verdi. Örgütlenme sağlandığı taktirde eleştirilerin daha özgür olacağına işaret eden Kılıçdaroğlu, CHP'nin de eleştirildiğini kaydederek, "Hiç bir CHP'li yetkiliden çıkıp da "bizi eleştirirseniz, sizi bertaraf edeceğiz" diye bir laf duydunuz mu" diye sordu. AB Komisyonu'nun raporlarını eleştiren Başbakan'ın sözlerine atıfta bulunan Kılıçdaroğlu, "AB raporunda katılmadığımız görüşler var. Biz çıkıp da onlara, "siz dengesizsiniz" dedik mi? Bir ülkenin Başbakan'ı, çıkıp da bunu söylüyorsa, o zaman sorun var demektir. Biz, özgürlük ve demokrasiyi Batı standartlarında Türkiye'ye getirmeye kararlıyız" dedi.
Kılıçdaroğlu, girişimciliğin örgür olmasını istediklerini, girişimciliğin önünde vergi denetiminin bir silah olarak kullanılmaması gerektiğini savundu. Kılıçdaroğlu, BDDK; EPDK gibi kurumların da Anayasal güvence altında olmasını istedi. Nükleer santralin güvenliği konusuna da değinen Kılıçdaroğlu, kurulmak istenen nükleer santralin fay hattına 25 kilometre uzaklıkta olduğunu vurguladı.
-RUSYA, ORTA ASYA VE ARAP DÜNYASINA GÖZÜMÜZ KAPALI DEĞİL-
Konuşmalarının ardından TÜSİAD üyelerinin de sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, bir TÜSİAD üyesinin, "AB dışında alternatifiniz var mı? Mesela bir Avrasya Ekonomik Forumu düşünür müsünüz? sorusuna, "Türkiye, elbette AB'ye mahkum olmayacaktır. AB'ye üye olsak da olmasak da Rusya, Orta Asya olağan üstü bir pazardır. Arap dünyası, Afrika da önemli bir pazardır. AB'ye üye olsak da olmasak da buralara gitmek durumundayız. O dünyaya gözümüz kapalı değil, tam tersine iş adamlarımızın o dünyaya açılmalarını isteriz" dedi. Kılıçdaroğlu, AB'nin kendi dinamizini yakalamak için Türkiye'yi üye kabul etmesi gerektiğini savundu.
Toplantı sırasında Kılıçdaroğlu, Anayasa'nın hangi maddelerinin değiştirilmesine karşısınız?" sorusu üzerine "ilk dört madde" yanıtını verdi.
-KİMLİK SİYASETİ ARTIK YAPILMAMALI-
Gazetecilerin, "Kürt meselesi için Federasyon tartışılmalı mı? Anayasa değişikliği konusunda Cem Boyner'in söylediği, 'İnsanların mutluluğu, ülkenin bölünmesinden daha önemli' sözlerine katılıyor musunuz?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Bir ülke bölünüyorsa, insanlar zaten mutlu degildir. Hangi insan, ülkem bölünüyor diye mutlu olabilir. Bizim siyasetin bir açmazı var. Maalesef 19.yüzyıl politikaları ile 21. yüzyıl siyaseti yapıyoruz. Etnik kimliği, inançları getirdik, siyasetin odağına koyduk. Türkiye, tarihten ders almalı. Hiç bir düşüncenin önüne baraj konulmasını istemiyoruz. Fakat ülkenin birliği ve bütünlüğünden yanayız. Varolan siyaset kültürü, toplumu ayrıştırıyor. Bölüyor, Kimlik siyaseti artık yapılmamalı" dedi.
-CHP, İŞ DÜNYASI İLE ARASINDAKİ MESAFEYİ KALDIRACAK-
Enerjide dışı bağımlılığın azaltılması, yenilenebilir enerji kaynaklarına daha fazla önem verilmesini isteyen Kılıçdaroğlu, ancak Türkiye'de yapılan bazı anlaşmalar nedeni ile tüketilmeyen gazın dahi faturasının ödendiğine işaret ederek, "Tüketmediğimiz doğalgazın bedeli olarak İran'a 1 milyar 600 milyon dolar para ödedik" dedi. Kılıçdaroğlu, termik santrallere, yerin iyi seçilmesi durumunda karşı olmadıklarını söyledi. İhalelerde kayırmanın önüne geçeceklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, Kamu İhale Yasası'nın değiştirerek, AB normlarına taşıyacaklarını, bu sayede kayırmanın önüne büyük ölçüde geçileceğini kaydetti.
Kadına yönelik şiddeti bir insanlık ayıbı olarak değerlendiren Kılıçdaroğlu, bir ülkede sosyal devlet yara aldığı taktirde, ailedeki huzursuzluk ve mutsuzlukla beraber kadına yönelik şiddeti artıracağını kaydetti. Yatırımların önündeki engelleri kaldıracaklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Yatırımcıyı Türkiye'ye çekmek için her türlü işbirliğine hazırız" dedi. CHP ile iş dünyası arasında bir mesafe olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, bu mesafeyi kaldıracaklarını da sözlerine ekledi.
-KILIÇDAROĞLU'NDAN, MECLİS'TE TÜRBANA İZİN ÇIKMADI-
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin'in, "başörtülü aday olabilir" yönündeki görüşünün sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, insanların dışarıda başörtülü olabileceğini belirterek, şunları söyledi:
"İnsanlar başörtülü olabilirler. Engel yok ki zaten. Geçmişte vardı. MHP'den bir arkadaşımız başörtülüydü. İç tüzüğe uygun olarak geldi. Genel kurul salonuna girerken başını açtı. Kimese de birşey söylemedi. Yani dışarda herkesin giyimi, kuşamı özgürdür. Ona kimse müdahale edemez. Fakat ben de Meclis Genel Kurul'una kravatsız giremem. Kadın milletvekili pantolon giyemez. Belli kuralı vardır. Devlet dediğin belli kurallar bütünüdür. Biz de o kurallara saygı duyacağız, uyacağız. Bir kişinin dışarıda türban, başörtüsü takması, pantalon, manto giymesi çarfaş giymesi bizim ilgi alanımızın dışında. Fakat devlet dediğimiz kurumun içinde olacaksa, konulan kurallara hepimizin uyması gerekiyor."
-DÜNYADA HERHALDE BASILMAMIŞ KİTABI İMHA EDEN TEK ÜLKEYİZ-
Ahmet Şık'ın hazırladığı kitabın dijital kopyalarının toplanmasının yanı sıra, Radikal Gazetesi yazarının, odasının arnmasını nasıl değerlendiriğinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, "Dünyada, herhalde basılmamış kitabı imah eden tek ülke, Türkiye Cumhuriyeti. İleri demokrasi örneği... Basılmamış bir kitabı imha ediyorsunuz. Bunun ileri demokrasi ile ilgisi var mı?" diye konuştu. (ANKA)