Kılıçdaroğlu'ndan BM Genel Sekreterine mektup

ANKARA (ANKA)- CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun Suriye konusunda BM Genel Sekreterine bir mektup gönderdiğini belirterek, "Bu mektupta insani konularda yaptığımız temasların bir çetelesini BM Genel Sekreteriyle paylaştık" dedi.

-KILIÇDAROĞLU BM GENEL SEKRETERİNE MEKTUP YAZDI-

CHP heyetinin Suriye'ye yaptığı ziyarete değinen Loğoğlu, "Bu ziyaretin kapsamlı bir raporunu Cuma akşamı benim imzamla Dışişleri Bakanı'na gönderdik. CHP, Suriye'ye kendisine siyasi bir rant sağlamak için gitmedi" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da BM Genel Sekreterine bir mektup yazdığına dikkat çeken Loğoğlu, şöyle dedi:

"Sayın Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun imzasıyla BM Genel Sekreterine bir mektup gönderdik. Bu mektupta insani konularda yaptığımız temasların bir çetelesini BM Genel Sekreteriyle paylaştık. Neydi bu konular, dört ayrı konu vardı. Bir; Suriye'de ister rejimin ister muhalefetin elinde tutsak bulunan gazeteciler. İki; Suriye'nin, rejimin elinde bulunan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları. Üçüncüsü Suriye'nin içindeki olaylar nedeniyle bölünmüş aileler konusu. Dördüncüsü de kamplarda bulunan insanların özellikle kadın ve çocukların durumları. Biz bu konuları gündeme getirdik" dedi.

"CHP, Esad rejimini desteklemiyor" diyen Loğoğlu, "Biz Esad'a kardeşimiz demedik. Ne 3 yıl önce dedik ne 10 yıl önce dedik ne bugün diyoruz. Suriye'ye istikrar ve barış gelecekse bu rejimle muhalefet arasında yapılacak görüşmeler kanalıyla gelecektir" diye konuştu.

-"YENİ OSMANLICILIK"-

"Yeni Osmanlıcılık" konusuna değinen Loğoğlu, Dışişleri Bakanı'nın Diyarbakır'da yaptığı konuşmaya işaret ederek, "Sayın Bakan'ın hayal kurmasına itirazımız da yok. Ancak hayallere dayalı bir dış politikaya itirazımız kesinlikle var" dedi.

Loğoğlu, Dışişleri Bakanı'ndan izlediği bütün politikayı baştan aşağıya gözden geçirmesini ve köklü politika değişikliğine gitmesini de istedi.

-İMRALI'YA GİDEN 3. HEYET-

Bir basın mensubunun, "İmralı'ya 3. heyet gitti, bu konuda ne diyorsunuz?" sorusuna Loğoğlu, "Bu konuda elimizdeki somut sayılabilecek tek bilgi Öcalan'ın görüşmelerine dair basına sızdırılan bilgiler. Onun dışında hükümet tarafından bu konuda yapılan bir açıklama yok" dedi.

Parti Meclisi toplantısında kabul edilen bildiriye dikkat çeken Loğoğlu, "Samimiyet ve dürüstlüğün asgari gerekliğini yerine getirmek. Türkiye Cumhuriyetini hukuk kuralları dışına çıkartmamak. Kişisel ihtirasların belirlediği bir gizli kişisel ajandasının var olduğunu ve millete izah edemeyeceği angajmanlara girdiğine dair toplumdaki yaygın kuşkuları ortadan kaldırmak, Sayın Başbakan'ı buna davet ettik. Dördüncüsü de millete karşı ödenmesi beklenen şeref borcunun gereği olarak açık ve şeffaf olmak" dedi.

-"GETİRECEĞİ ŞEYE BAKMAMIZ LAZIM"-

Bir basın mensubunun, "Adalet Bakanı'nın bir açıklaması var, PKK'nın silah bırakması için gerekirse Meclis'ten yasa çıkartırız diye, böyle bir şey olursa destekler misiniz? Sayın Bakan etkin pişmanlık yasasından yararlanabileceğini söyledi dağdan inecek kişilerin, böyle bir düzenlemenin yapılacak olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Loğoğlu, "Hangi formüllerle TBMM'ye getirileceğini şu anda bilmiyoruz. Dolayısıyla şu anda bu konuda bir yorum yapmak, "Şöyle ederiz böyle yapmayız' şeklinde bir yorum yapmak bana göre yersiz ve gereksiz. Getireceği şeye bakmamız lazım. Getirecek her şeyin hukuk devletine, TBMM yasama organı, dolayısıyla TBMM'nin önünü getirilecek her şeyin hukuk devleti anlayışına, Cumhuriyetin felsefesine ve halkımızın beklentilerine uygun bir yapıda olması lazım" dedi.

"Bir süredir PKK silahlı unsurların ülke dışına gideceği" şeklinde yorumların yapıldığına işaret eden Loğoğlu, "Ben sadece soruyorum, eleştiri anlamında da söylemiyorum, gidecekler ne yapacaklar? İşler onların istediği gibi yürürse tamam orada kalacaklar, bir şey yapmayacaklar, onlara göre işler tam gitmiyor ise yine faaliyete mi geçecekler? Yurt dışına gitsinler yaya gitsinler sarı pabuçlarla gitsinler, yani bunlar ayrıntılar... Bunlara, şiddetin sona ermesi konusunda CHP'nin en ufak bir tereddüdü yok. Biz bunu istiyoruz. Hukuk devletinin ilkelerine, halkımızın hissiyatına uygun bir tarzda yapılması gerekir diyoruz. Varılacak mutabakatın kalıcı olması için onun da test edileceği yer, onun da bağlanacağı yer TBMM" diye konuştu.

-"SEÇMENLERE YÖNELİK BİR VİCDAN MUHASEBESİ YAPMIŞ OLMASI GEREKİR"-

"Salih Fırat'ın istifa edip AK Parti'ye geçeceği yönündeki iddialar var ne diyorsunuz?" sorusuna da Loğoğlu, "Salih Fırat arkadaşımız CHP'li seçmenlerin oylarıyla TBMM'ye gelmiş bir arkadaşımız. Aldığı söylenen bir karar var, bir başka partiye geçeceği yolunda, sanıyorum bu kararı alırken kendisi bir vicdan muhasebesi sadece partimize yönelik değil kendisini seçen seçmenlere yönelik bir vicdan muhasebesi yapmış olması gerekir. Yapmamışsa yapmasını tavsiye ederim" yanıtını verdi.