Kılık Kıyafet Yönetmenliğine Tepkiler Sürüyor

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından çıkarılan kılık kıyafet yönetmeliğine tepkiler sürüyor.

2013-2014 yılından itibaren okullarda başlayacak olan serbest kıyafet uygulamasının bir çok handikapları beraberinde getireceğini belirten Suat Giyim firması işletmecisi Suat Bakırcı, yarım asrı aşkın bir süredir bu sektörün içinde olduğunu ve böyle bir durumla karşılaşmadığını söyledi. Bakırcı, "Öğrencilerin kılık kıyafetlerinin serbest olmasına zemin hazırlayan yasayı anlayabilmek gerçekten güç. Bir gecede bu sektörün bütün bileşenleri adeta idam sehpasına konularak ipi çekildi. Ama bu yapılırken, yıllardır bu sektörden ekmeğini kazanan emekçiler olsun, toptancı firmaları ve üretici durumundaki atölye ve fabrikaların görüşünü almaya bile gerek görmediler. Bakanlık ve hükümet yetkilileri, yıllardır bu sektörden geçimini sağlayan firmalarla temasa geçip görüşlerini alabilirdi. Ama kendi kafalarına göre bir yasa çıkarıp uygulamaya koydular. Fakat bu uygulamanın beraberinde getireceği olumsuzları göz ardı edildi. Yaşı uygun olanlar bilirler. Merhum Turgut Özal döneminde siyah önlükten mavi önlüğe geçerken bile 5 yıllık bir geçiş süreci tanınmıştı. Böylelikle sektörün bileşenleri bir mağduriyet yaşamamıştı. Oysa şimdiye bakın. Bir gecede oldu bittiye getirilip karar alındı. Bu yeni uygulama velilere çok büyük külfetleri beraberinde getirecek. Çünkü bizler bir okul kıyafetini komplike olarak ortalama 60 liraya satıyorduk. Yani mont, süeter, pantolon veya etek ve armasıyla beraber. Oysa veliler 60 liraya artık sadece bir kazak alabilirler. Yetkililer, okul kıyafetlerinin velilere büyük külfetler getirdiğini iddia ediyorlar. Oysa hesap ortada. Bu uygulama bir çok ailenin bütçe dengesini alt üst edecek. Kaldı ki, marka giyinme arzusu nedeniyle aynı sınıfta okuyan çocuklar arasında bile bir huzursuzluk yaşanacak. Hiç birimizin olmasını istemeyeceği çocuk kaçırmalardan tutun, kapkaç ve gasp suçlarında patlama yaşanacak. Kapkaççılar ve gaspçılar artık okul kapılarında bekleyip, gözlerine kestirdikleri çocukları rahat bırakmayacaklar. Pek çok kimsenin bildiği gibi, Amerika’da bunun canlı örneği yaşanıyor. Rusya ve Hollanda gibi bir çok ülkenin serbest kıyafet uygulamasını kaldırdığını ve tekrar kıyafeti uygulamasına döndüğü hepimizin malumu. Yaşanmış canlı örnekler varken, niye böyle bir uygulamaya gidiliyor anlamış değiliz" dedi.

"AYNI ÖNLÜĞÜ İKİ AYRI KARDEŞİN GİYDİĞİ AİLELER VAR"

Önlük uygulamasının yürürlükte olduğu yıllarda bir çok ailenin maddi sıkıntılar nedeniyle bir önlüğü iki çocuğuna giydirmek zorunda kaldığını belirten Suat Bakırcı bu uygulamanın böylesi durumların da önünü kestiğini söyledi. Bakırcı, "Bir çok aile, o dönemler önlükleri biraz geniş diktirir, böylece iki çocuğunun da faydalanmasını sağlardı. Sabahçı olan çocuk okuldan çıkar, öğlen giden ağabeyi veya kardeşine önlüğünü verirdi. Bu durum sadece Diyarbakır veya bölgemizde değil, Anadolu’nun pek çok yöresinde yaşanırdı. Çünkü bazı ailelerin bütün çocuklarına önlük alma olanağı yoktu. Dolayısıyla böyle bir uygulama yapılırdı. Biz ülkemizin ve bölgemizin bu gerçeğini çok yakın bildiğimiz için uzun yıllardır ekonomik durumu elverişli olmayan bir çok ailenin çocuklarına okul kıyafetlerini ücretsiz olarak temin ettik" diye konuştu.

"OKUL KIYAFETLERİ 1 YIL ÖNCEDEN SİPARİŞ VERİLİP HAZIRLANIYOR"

Suat Bakırcı, sektörde faaliyet gösteren bir çok esnaf, toptancı ve imalatçı firmaların 1 yıl önceden aldıkları sipariş gereği okul kıyafetlerini hazırladıklarını belirterek şöyle devam etti:

"Biz öğrencilerin kıyafetlerini, ilgili okul idarecilerine ve Okul Aile Birlikleri’nden aldığımız bilgi doğrultusunda hazırlıyoruz. Gelen talebe göre malzeme alıp, hazırlar ve okulların başlamasından önce hazırlardık. Şimdi yetkililere sormak istiyorum. Bu sektörde faaliyet gösteren A’dan Z’ye bütün firmalar, tabiri caizse sudan çıkmış balığa dönecek. Bir çok firma gelecek yıl için eğitim öğretim döneminden önce siparişlerini hazırlamak için mal aldı. Şimdi aldığımız bu ürünler hepsi elimizde kalacak. Atsan atılmaz, satsan satılmaz. Binlerce esnaf, toptancı ve imalatçı firma zor durumda kalacak. Bu sektörden ekmek yiyen on binlerce emekçi işsiz kalacak. Nitekim kararın açıklanmasıyla birlikte bir çok firmada işten çıkarmaların başladığını görüyoruz. Çoğumuzun ticari itibarı sarsılacak. Çeklerimiz, senetlerimiz protesto edilecek. Buradan yetkililere seslenmek istiyorum. Hiçbir altyapısı olmayan bu kararı bir kez daha gözden geçirsinler. En azından kademeli bir geçiş uygulanabilir. Böylelikle ülkemiz genelinde bu sektörden ekmek yiyen firmaların mağduriyeti bir nebze de olsa önlenmiş olur".