Kilis Valisi: Sınırda Önlemler En Üst Seviyede - 1

- KİLİS Valisi Süleyman Tapsız, Astsubay Yalçın Nane'nin şehit olduğu IŞİD ile çıkan çatışmanın ardından gözlerin çevrildiği Suriye sınırında güvenlik önlemlerinin en üst seviyede olduğunu söyledi. Hayatın normal şekilde sürdüğü Kilis'te halkın olağanüstü bir tedirginlik yaşamadığını vurgulayan Vali Tapsız, 5 gündür süren ve bugün sona erecek 'Özel güvenlik bölgesi' uygulamasının ise askeri kanattan gelen talep üzerine uzatılacağını kaydetti. Kilis Valiliği, geçen çarşamba günü Öncü ve İnanlı Hudut karakolları ile Darmık ve Çerçili Hudut karakolları arasında yer alan sınır hattının 5 gün süreyle 'özel güvenlik bölgesi' olarak ilan edildiğini duyurdu. Bu karardan bir gün sonra Dağ Hudut Karakolu yakınlarında devriye görevi yapan askerler sınır hattında Türkiye'ye geçmeye çalışan IŞİD militanlarının bulunduğu grubu engellemek istemesi üzerine çatışma çıktı. Çatışmada Astsubay Yalçın Nane şehit oldu, 2 asker ise yaralandı. Çatışmanın ardından Kilis sınırındaki Suriye'nin Bab bölgesinde bulunan bazı IŞİD hedefleri F 16 savaş uçakları ve obüs toplarıyla vuruldu. Kilis Valisi Süleyman Tapsız, son günlerde sessizliğin hakim olduğu sınır hattında güvenlik önlemlerinin en üst seviyede olduğunu söyledi. Kilis ile Suriye arasında 111 kilometrelik sınır hattı bulunduğunu hatırlatan Vali Tapsız, son yıllarda sınır hattında her türlü önlemlerin alındığını ifade etti. Son yıllarda askeri kanattan gelen talepler doğrultusunda belirli bölgelerde tel örgü, hendek, aydınlatma ve modüler beton duvar uygulaması önlemlerinin alındığını vurgulayan Vali Tapsız, "Son 1 aydır da bölgedeki sıcak gelişmeler nedeniyle sınırımıza askeri araç, gereç ve personel yönünden ciddi anlamda takviyeler yapılarak güvenlik tedbirleri en üst seviyeye ulaştırıldı. Dağ Hudut Karakolu'nda görevli askerlerimizin üzerine Suriye topraklarından DEAŞ mensuplarının ateş açmasıyla çatışma yaşandı. Bu çatışmada maalesef bir astsubayımız şehit oldu, 2 askerimiz yaralandı. Yaralı askerlerimizin durumları iyi ve tedavilerinin ardından taburcu oldular. Bu hadiseden sonra Ankara'dan gerekli planlamalar yapılarak F 16'larla Suriye tarafındaki DEAŞ hedefleri bombalandı" dedi. NÜFUSUMUZDAN FAZLA SURİYELİ VAR Kilis'in 90 bin nüfuslu bir kent olduğunu ancak son 4 yılda iç savaştan kaçan 110 bin Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yaptığını belirten Vali Tapsız şöyle konuştu: "Kilis 90 bin nüfuslu Türkiye'nin en küçük illerinden birisi. Öyle olmasına rağmen Kilis misafirperver hoşgörüsüyle yaklaşık 4 yıldır 110 bin Suriyeliye ev sahipliği yapıyor. Ülkemize sığınanların 40 bini kamplarda 70 bini şehir merkezinde 110 bin Suriyeli 4 yıldır burada yaşıyor. Asayiş yönünden baktığımızda Suriyelilerin karıştığı olay sayısı yüzde 10 civarında. Bunlar da daha çok kendi içlerinde yaptığı kavgalar. Bu asayişin aslında gayet iyi ve düzenli olduğunu gösteriyor. Biz valilik olarak kolluk güçlerimizle iyi işbirliği ile halkın güveni için tedbir alıyoruz. Dışarıdan görüldüğü ve yansıtıldığı gibi olağanüstü bir durum yaşamıyoruz. Sınırın karşısındaki bombardımanlar oradaki çatışmalar elbette insanımızı rahatsız ediyor, etkiliyor. Fakat insanlarımızda ciddi anlamda bir tedirginlik söz konusu değil." SINIR DAHA GÜVENLİ OLACAK Vali Tapsız, Bakanlar Kurulu'nun Suriye sınırının fiziki güvenlik yönünden iyileştirilmesine yönelik karar aldığını ve bu doğrultuda çalışmaların çok önceden başlatıldığını da dile getirerek şunları dedi: "Bakanlar Kurulu; SFGS adı verilen Sınır Fiziki Güvenlik Sistemi projesini hayata geçirdi. Yani 911 kilometrelik Suriye sınırında lüzum görülen yerlerden başlayarak uygulanacak proje entegre bir sistemi içeriyor. Valilikler olarak biz daha önce bu yönde çalışmalara başlamıştık. Şimdi bu proje doğrultusunda çalışmalar tüm sınırda bir bütün olarak ele alınacak. Teknoloji en üst düzeyde kullanılarak, kameralar, aydınlatma sistemleri, güvenlik yolları, modüler beton sistem, gözetleme kuleleri, kapsamlı insansız hava araçları, zeplinlerle gibi her türlü sistem ve teknoloji en üst düzeyde kullanılarak sınır güvenli hale getirilecek. Yeni oluşturulacak sistem dışında da sadece Kilis'te 80 kilometre hendek kazdık, tel örgü, beton duvar ve aydınlatma yaptık. Aydınlatmayı sınır hattımızda bitirdik denilebilir, bu uygulamaya ilk başlayan illerin başında biz geliyoruz. Geçen yıl Amerika-Meksika sınırında inceleme yaptım. Sınırın nasıl korunduğunu gözlemledim. Bu sınırda da alınan önlemlerin çok olağanüstü önlem ve tedbir anlamında olmadığını gördüm. Bizim yeni yapacağımız bu sistem belki oradan daha iyi olacak ve onlardan daha iyi sistem ve teknolojiyi kullanmış olacağız." ÖZEL GÜVENLİK BÖLGESİ UYGULAMASI DEVAM EDECEK Geçen hafta 5 gün süreyle 2 noktada alınan Özel Güvenlik Bölgesi uygulaması kararının bugün sona ereceğini hatırlatan Vali Tapsız, uygulamanın süreceğinin mesajını vererek şöyle devam etti: "Biz bu uygulama kararını özellikle kendi vatandaşlarımızı düşünerek aldık. Vatandaşımızın can ve mal güvenliğini sağlama endişesi var. Suriye tarafından gelebilecek her türlü risk ve tehditlere karşı önlem ve tedbir olarak bu kararı aldık. Özel Güvenlik Bölgesi denilen alana giriş ve çıkışlar kolluk güçlerinin kontrolü altında sağlanıyor ve belirli kısıtlamalar az da olsa yapılabiliyor. Biz bunu hudut birliklerimizin talepleri doğrultusunda yaptık. Yine hudut birliklerinin komutanı olan Gaziantep Zırhlı Tugay Komutanıyla durumu tekrar değerlendirdik ve onlar talepte bulunacaklar. Bu uygulama yine sınırlı şekilde biraz daha uzatılacak. Bugün kararını verip belirli bir süre daha uzatmayı düşünüyoruz." SINIRDA 31 ÜLKEDEN 400 KİŞİ YAKALANDI Kilis'te güvenlik güçlerinin IŞİD'e katılmak isteyen yabancı savaşçılara yönelik yoğun mücadele içerisinde de olduğunu dile getiren Kilis Valisi Süleyman Tapsız, son 2 yıl içerisinde 31 ülkeden 400 civarında kişinin yakalandığını söyledi. Sınırın karşısında IŞİD'in varlığının en çok Türkiye'yi rahatsız ettiğini dile getiren Vali Tapsız şöyle dedi: "Kamuoyunda Türkiye'nin DEAŞ'i desteklediği veya göz yumduğu şeklinde bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Sadece ilimizdeki durumu anlatmak gerekirse, 2 yıllık süreç içerisinde sınırımızdan DEAŞ'a katılmaya çalışan veya oradan dönen Türkiye haricinde 30 farklı ülke vatandaşı 400'ün üzerinde kişi yakalandı. Bu sınırımızda aldığımız önlemlerin en üst seviyede olduğunu gösteriyor. Yakalanan bu insanlarla ilgili hemen adli işlem başlatılıyor ve daha sonra sınır dışı ediliyor. Türk vatandaşlarla ilgili de adli işlem hukuki boyutta yapılması gereken yapılıyor, tutuklamalar oluyor ve yargılanıyor, alması gereken cezayı alıyor. Türkiye bu konudan en çok rahatsız olan ülke. Karşımızda otorite boşluğundan, DEAŞ'ten bir terör örgütü olmasından en fazla rahatsız olan biziz. Çünkü her türlü tehdide açık konumda oluyorsunuz. Bizim mücadele etmememiz, gevşek davranmamız gibi bir şey söz konusu değil, tersine 400 civarı insan yakalanmış ilgili işlemler yapılmış. Bu noktada biraz da algı oluşturulmaya çalışıyor diye düşünüyoruz. Sınırda biz yaşıyoruz, askerler can siperane görev yapıyor ve böyle bir duruma müsaade etmemiz söz konusu bile değil." GÜVENLİ BÖLGE KİLİS'İN KARŞISINDA OLUŞTURULDU Vali Süleyman Tapsız, Öncüpınar Sınır Kapısı'nın karşısındaki Esselame Sınır Kapısı ve çevresinde sivil toplum örgütleri ve yardım kuruluşlarınca 7 kamp yapıldığını söyledi. Bu kamplarda yaşayan 60 bin Suriyelinin ihtiyaçlarının Türkiye'den karşılandığını anlatan Tapsız, uygulamayı son günlerde tartışılan güvenli bölge uygulamasına benzeterek şöyle konuştu: "Biliyorsunuz sınırımızda güvenli bölge oluşturulmaya çalışıyor. Öncüpınar Sınır Kapısı'nın karşısında Suriye'nin Esselame Sınır Kapısı var. Burası Suriye'deki olayların başlamasından itibaren sürekli muhaliflerin kontrolünde. Biz burada sivil toplum kuruluşlarını teşvik ettik ve Suriye tarafında şu ana kadar 7 kamp kuruldu. Bu kampların çoğunluğu konteyner kent. Mevcut çadır kentler de imkanlar oluştukça konteyner kente dönüştürülüyor. Biz de bunları teşvik ediyoruz. Şu anda oradaki kamplarda 60 bine yakın insan kalıyor. Bu bizi büyük oranda rahatlatıyor. Olacak kitlesel göçü önlüyoruz, illegal geçişler sağlanmayarak insanlar orada kalıyor. Bu insanlar da orada imkan varsa Türkiye'ye gelmeyi arzu etmiyor. Orada evleri, arazileri var ekip, biçmeyi, kontrol için orada kalmayı tercih ediyor. İmkan sağlanırsa orada kalmayı ve Türkiye'ye gelmeyi tercih etmiyor. Biz bu uygulamayı küçük alanda sağlamış olduk. Güvenli bölge genişletilince orada bu tür kamplar belki kurulabilecek ve Türkiye'ye kitlesel göçün önüne geçilmiş olacak. Buradan da Kızılay kanalıyla oradaki kamplara her türlü insani yardımı yapıyoruz." Vali Tapsız, son günlerde kamuoyunun merak ettiği Kilis'te hayatın normal şekilde sürdüğünü ve insanların olağanüstü bir tedirginlik yaşamasının söz konusu olmadığını da sözlerine ekledi.