YEMEK

Kinoa, Chia Gibi Türkiye İkliminde Yetişmeyen Besinler Bizim İçin Gerçekten Yararlı Mı?

Dünyamız enlem ve boylamlar gibi farklı coğrafik dilimlere, faunalara ve bölgelere sahiptir. Doğal ortam canlılığını bu habitattan alır.

Kinoa, Chia Gibi Türkiye İkliminde Yetişmeyen Besinler Bizim İçin Gerçekten Yararlı Mı?

İklimler, yağışlar, rüzgarlar, hava durumu, toprak yapısı, deniz seviyesinden yüksekliği, bitki örtüsü ve hayvan popülasyonu o coğrafya ile bütündürler. Her biri o bütünselliği sağlayan bir lego parçasıdır. Bu ortamdaki bütün canlılar yaşamlarını bu coğrafik özelliklere sahip olarak sürdürürler. Her bir canlının genlerinde bulundukları coğrafyanın özellikleri vardır. Canlıların beslenmesinde de yine aynı coğrafyanın karakteristik gen haritası vardır. Doğal gıdalar ile beslenen özellikle insanların metabolizmalarında bu coğrafik floranın imzası vardır.

Coğrafik Gıdalar ve Coğrafik Beslenme

İnsanlar sağlıklı yaşamlarını, bulundukları topraklardaki gıdalar ile beslenmelerine borçludurlar. Hastalıklarıda sağlıklarıda bu coğrafyadaki denge içinde binlerce yıldan beri süzüle süzüle gelmiştir. Bu gıdalar başka coğrafyadakiler ile benzerlikler taşısalar da kendine ait bir kimlik taşırlar.
Genetik yapılarında o coğrafyaya ait genetik formüller vardır. Bu gıdalar o bölgedeki insanlara da aynı yapıyı taşırlar. İnsanların mikron derecesindeki bağırsak floralarıda yine o coğrafik karaktere sahiptirler.

Food-Map-of-South-America

Artık çok iyi biliyoruz ki bağırsaklarımızda 100 trilyon sayıda bulunan probiyotikler bağışıklık sisteminin temelini oluşturuyorlar.
İnsanın parmak izi gibi benzersizliğini de taşıyan bağırsak florası kişiye aittir ve onu resmeder. Aynı zamanda bulunduğu coğrafyadan üretilenler ile beslenen insanlar başka coğrafyadaki insanlar ile çok farklı bağırsak floralarına da sahiptirler. İnsan vücudunda bu anlamda doğal bir denge oluşmuştur. Dünyanın her bölgesinde farklı farklı doğal dengeler vardır.
Bunu çok sık seyahat edenler çok iyi bilir ve anlar.

Dünyanın Bir Ucundan Gelenler

Kıtalar ve okyanuslar ötesinden gelen ,son günlerde moda olan kinoa ile chia tohumu ve diğer bir çok gıdaların bizim metabolizmamıza yabancı olduklarından dolayı bioyararlılıkları yoktur.
Sağlık ve beslenme odaklı olgularla bize pazarlanan bu gıdalar değil, bu topraklardaki gıdaların bize uyumluluğu ve bıoyararlılığı vardır. Metabolizmamızda ağzımızdan her gireni tanıyan bakterilerimiz bize yabancı olanları ayırt ederler. Tanımadıkları, çözümleyemedikleri her türlü maddeyi sindirmemekte ve bütün güçleri ile dışarı atmak için çaba sarfetmektedirler.
Lif veya başka içerik açısından bakıldığında bizim mercimeğimiz, bizim fasulyemiz, bizim nohutumuz kadar bize hem lif hem de besleyicilik açısından daha fazla yararlanımı olan yoktur.
Kapitalizmin ana karakteri olan kar hırsı ile dünyanın bir ucunda bulunanları diğer ucunda bulunanlara satma işlevi taşır. Ticaret için çok farklı coğrafyalarda olmuş olsa da tad ve adlara yükledikleri abartılı anlamlar ile dünyanın diğer ucundaki insanların satın alma isteği arttırılır. Bazen antik bazen tarihsel bazen masalsı ve bazen abartılı efsanevi anlamlarla bu istek ajite edilir. Merak ile başlayan sonra o büyülü olarak sunulan gıdaları okyanuslar ve kıtalar aşarak ulaşılan bir sevince dönüştürülmüştür. Günümüzde çok popüler olan sağlık iddiaları ile pekiştirilip tüketicilere sunulmaktadır. Dünyanın bir ucundakine ulaşan insanların mutluluğu sosyolojik olarak incelendiğinde ortaya acaip bir sosyal tatmin çıkacaktır. Bu fiziksel ve kimyasal bir ihtiyaç olmanın ötesinde şartlandırmalar ile koşullanan bir dürtüdür.

F1.large

Coğrafik Mikro Canlılar

Makro veya mikro ölçüdede olsalar bütün canlı organizmalar bulundukları faunanın canlılarıdır. Besin maddesi olduklarında metabolizmaları bu yönde etkilerler. Yaşamın şifrelerine verdikleri destek ve katkı bu anlamda somuttur. İnsan beslenmesinde bıoyararlılık ancak ve ancak ait olduğu coğrafyadakiler ile bütünsellik taşır. Dünyanın bir ucundan gelenler sadece fantezidirler.
Onların karşılığı olan ve bıoyararlılığı daha üstün olan ancak ve ancak bulundukları coğrafyada yetişendir, üretilendir. Bir eksik bir fazla ama mutlaka içeriklerinde aynı benzerlikleri taşıyanların sırf kapitalizmin bildiğimiz algı transmasyonu sonucu tüketilmesinin hiç bir anlamı yoktur. Kendi kendine yetebilen kendi topraklarında sağlıklı beslenmenin her şeyini bulabildikleri halde hala farklı gıdaları tüketmek için kazançlarını harcayan toplumlar karakteristik olarak küresel esir durumundadırlar.

Coğrafik Probiyotikler

Artık çok iyi biliyoruz ki insan bağırsaklarında 100 trilyon mikro canlılar var. Bağışıklık sistemi denilen bu merkez bu probiyotik bakteriler ile işlemekte ve güçlenmektedir.
Hastalık yapan mikroplara karşı savaş veren bu probiyotikler bizi hayata bağlayan stratejik mikro canlılardır. Yine gıdalarda olduğu gibi farklı coğrafyalardan gelen probiyotiklerde de bulundukları coğrafyanın izleri vardır. Probiyotiklerin en önemli kritik sorunu bağırsak duvarına tutunabilmeleri ve hep birlikte simbiyotik yani uyumlu ortak yaşam sürdürebilmeleridir.
Adları aynı da olsa probiyotiklerin karakteri itibariyle ayrı olmaları sağlık açısından önemli rol oynar. Dünyanın bir ucundan gelen probiyotik bakteriler insana ait coğrafya farklı ise uyumsuzluk ortaya çıkar. Bağırsaklara tutunamazlar varolan bağırsak florasına uyum gösteremezler.
Probiyoriklerinizin memleketini sorun. Akrabalıklarını araştırın.

En Çok Aranan Haberler