SAMSUN (İHA) - Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nedim Karaismailoğlu, gelişen tıbbi teknoloji ve metotlara rağmen vatandaşların hala şifayı tıp dışında aramasını eleştirdi.
Prof. Dr. Nedim Karaismailoğlu, özellikle ortopedi alanında halkın kırık çıkıkçılara gittiğini, bu işle meşgul vasıfsız insanların propaganda yoluyla haksız kazanç elde ettiği gibi gerçekten kırığı olan hastaları da sakat bıraktığını belirtti. Prof. Dr. Karaismailoğlu, "Vücudunda kırık olmayan hastalara yanlış propagandalar yaptırıp, gerçekten kırık olanları ise sakat bırakıyorlar" dedi.
Bilinçsiz insanların herhangi bir kaza sonucu kırıkçı çıkıkçının yolunu tuttuğunu, kırıkçı çıkıkçıların, "Senin elinde çıkık var" deyip kişinin eline sargı yaptığını ifade eden Prof. Dr. Karaismailoğlu, "El iyileşiyor. Hasta, 'Elim çıkmıştı, sardı 15 günde iyileşti. Hiçbir problemim kalmadı. Doktor olsa 3-4 ay çıkığı bile alçıya alıyor. İnsana azap yaşatıyor' diyor. Kırık çıkıkçının yanlış bir şekilde propagandasını yapıyor. Halbuki; kırıkçı çıkıkçıya gidenlerin yüzde 95'inin eli ya da başka bir uzvu
çıkık ya da kırık değil. Yumuşak doku zedelenmesi, kemikte birşey yok, tabii ki sarınca iyileşir, sarmasa da iyileşir. Zaten kırıkçı çıkıkçıda tedavi olanların ve bir uzvu gerçekten kırık veya çıkık olanların yüzde 5'i nihayetinde bize geliyor ama iş işten çoktan geçmiş oluyor" diye konuştu.
"İLK 24 SAAT ÇOK ÖNEMLİ"
Hastaların, kırıkçı çıkıkçıların "Senin elinde ya da ayağında çıkık var" sözlerine aldanmamasının önemini vurgularken, "Elde veya ayakta tek başına çıkık olması imkansız, mutlaka birkaç da kırık vardır" diyen Karaismailoğlu, gerçek kırıklarda kırık çıkıkçıların tam tedavi yapamadığını vurguladı.
Kırıkta, ilk 24 saatte yapılacak müdahalenin önemine işaret eden Prof. Dr. Karaismailoğlu, özellikle erişkin hastalarda kırıkların sarmakla tedavi olması gibi bir düşünceye kapılmanın yanlışlığına değindi. Karaismailoğlu, "Erişkinlerin kemikleri serttir ve kaymalar çok fazladır. Bunları yerine getirmek çok zor. Ben de sararım ama kaynamaz. O nedenle bunların yeterli tedavi olması lazım. Genellikle erişkin kırıkların çoğu cerrahi istiyor ve anestezi altında yerine konması gerekiyor" şeklinde konuştu.
Kırıkların, yeterli ve düzgün sarılması, sarılırken alttaki dokuların korunması gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
"Aksi halde o bölgedeki damar ve sinirler harap oluyor. Geri dönüşü imkansız sakatlıklar ortaya çıkıyor. Bunlarda ilk 24 saat ve bu süre içindeki tedavi çok önemli. 24 saat içinde çare kırıkçı çıkıkçıda aranırsa geri dönüşü yok. Kırık yan kaynar. Yan kaynama çok problem değil, hasta bize geldiğinde düzeltiriz olur ama sinir, damar zarar görmüşse o zaman iş kötü. Görüntü kurtarılır ama sakat kalınır. Bir yeri kırılanın ilk 24 saat içinde tek şansı var ve bu şansını ehil ellerde kullanmalı. Sonraki
aşamalarda eskiye dönmek zor. Daha sonra yaşanacak hayat boyu pişmanlık faydasızdır."