Kırkpınar Başpehlivanı Cengizhan Şimşek'e memleketi Antalya'da coşkulu karşılama

661. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nde başpehlivanlığı kazanan Cengizhan Şimşek, memleketi Antalya'da coşkuyla karşılandı.

Şimşek, aynı güreşlerde ikinci olan başpehlivan Mustafa Taş ve baş altında üçüncü olarak başpehlivanlığa geçen Mustafa Doğan Özkaya, Antalya girişindeki Döşemealtı ilçesinde aileleri ve taraftarları tarafından karşılandı.

Burada kendisini bekleyenleri selamlayan Şimşek, sevgi gösterisinde bulunanlarla fotoğraf çektirdi.

Şimşek, ardından üstü açık otobüs ve araç konvoyuyla vatandaşları selamlayarak şehir turu attı.

Antalya Büyükşehir ​​​​​​​Belediye binası önünde gerçekleştirilen törende 2013 ve 2017 yıllarında altın kemeri kazanan, 661. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nde de üçüncülük elde eden İsmail Balaban da yer aldı.

Törende Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, tebrik ettiği başpehlivanlara altın taktı.

Böcek, burada yaptığı konuşmada, ata sporu güreşe 28 yıldır destek verdiğini söyledi.

Antalya'nın paça bağlayan 235 güreşçisi olduğunu ve Türkiye'de birinci sırada yer aldığını belirten Böcek, "Pehlivanları, çocuklarımı öpüyorum. Onlar benim manevi evlatlarım. Bundan sonra da aynı azimle devam edecekler. Mustafa Doğan kardeşim bu sene başpehlivan oldu. Onu da tebrik ediyorum. Türkiye'de örnek olmaya, ata sporuna gençlerimizi davet etmeye, öncülük yapmaya, vatandaşlara güreşi sevdirmeye devam edeceğiz." diye konuştu.

661. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nde altın kemeri kazanan Cengizhan Şimşek, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, altın kemeri tüm Antalya'ya armağan ettiğini söyledi.

Güreşlere gitmeden önce "Altın kemeri Antalya'ya getirme" sözü verdiklerini aktaran Şimşek, "Allah'a şükür sözümüzü tuttuk. Çok büyük bir duygu. Bu yıl ekibimizle birlikte çok iddialıydık. Sezon başından beri hep kürsüdeydik. Kırkpınar'da altın kemer bana nasip oldu. Değerli ustalarımla güreş yaptım. Onları yendim." değerlendirmesinde bulundu.

Başpehlivan Şimşek, eşek ile supleks hareketi yaptığı görüntülerle ilgili soru üzerine, şunları kaydetti:

"Hayvan sevgisi olan insanım. Çok hayvanım, atım, eşeğim, koyunum var. İşim bittiğinde hayvanlarımın başına gideceğim. Biz göçebe hayatı yaşadığımız için 7-8 gün eşeklerle süren yolculuklarımız oluyor. Dağda yatıyoruz. Çobanız, yiyeceğimiz, içeceğimiz, kepeneğimiz eşeğin üzerinde oluyor. Herhangi bir art niyet yok. Ailemle yemek yerken eşek yanıma geldi. Eniştem, 'Acaba kaldırabilir misin?' dedi. Ben de kaldırdım. Eşek bizim, ben bakıyorum. 2-3 eşeğimiz var."

- "Anne, kemeri alacağım ve senin boynuna asacağım, demiş"

Cengizhan Şimşek'in babası Mehmet Şimşek, dedesinin de eski pehlivanlardan olduğunu belirterek, oğlunun da küçüklüğünden beri güreşi sevdiğini söyledi.

Şimşek, "Oğlum, Kırkpınar'a gitmeden önce annesiyle görüştüğünde 'Anne, kemeri alacağım ve senin boynuna asacağım.' demiş." diye konuştu.

Güreşlere gittiğinde "İnşallah oğlum bu sene kürsü yapacak" dediğini aktaran Şimşek, "Oğlum kazıya kazıya kemeri aldı. Ancak Ali Gürbüz'ün 3. altın kemer senesiydi. Keşke alsaydı. Oğlum kadar ona da sevinecektim. Antalya'ya altın kemerin gelmesini istiyordum. İlk duam Ali Gürbüz'dü. 'Oğlum kürsü yapsın, Ali de altın kemer alsın.' demiştim. Ha oğlum altın kemer almış ha Ali almış. Ama Ali'ye değil oğluma nasipmiş." ifadelerini kullandı.