Kış depresyonu uyku ihtiyacında ve yeme düzeninde artışla kendini gösterirken uzmanlar, kış depresyonunda erken müdahalenin önemine işaret etti. Uzmanlara göre kış depresyonu tedavisinde uyku saatlerinin sınırlandırılması, beslenme düzeninin oturtulması ve düzenli olarak gün ışığından yararlanılması büyük önem taşıyor..
Kış depresyonu belirtileri ve alınması gereken önlemleri anlatan Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Sermin Kesebi, kış depresyonunun sağlıklı kişilerde de görüldüğünün altını çizdi.
Kış depresyonunun sağlıklı olarak adlandırılan, herhangi bir psikiyatrik yakınma ve başvurusu olmayan bireylerde de görülebildiğini belirten Prof. Dr. Sermin Kesebir, “Sağlıklı kişilerin % 10-15’ i kışla gelen ışık ve ısı değişimlerine hassastır. Ailede benzer bir kümelenme riski arttırır. Bu durum kadınlarda daha sık izlenmektedir. “Adet döngüsü, uyku-uyanıklık döngüsü, beslenme döngüsü gibi döngüsel ritimlere hassasiyet artabilir” dedi.
Kış depresyonunun en belirgin belirtisinin uyku ve beslenme alışkanlıklarında değişiklik olduğunu kaydeden Prof. Dr. Sermin Kesebir, “Uyku ihtiyacında ve yeme davranışında bir artışla birliktedir. Buna enerji kaybı, halsizlik eşlik eder. Duygular melankolik tiptedir” dedi.
Kış depresyonunda ailesel yatkınlığın risk etkeni olduğunu belirten Prof. Dr. Sermin Kesebir, “Kadın olmak, adet dönemlerinde ve öncesinde duygu durumda ve buna bağlı yanıtlarda değişim olarak tanımlayabileceğimiz premenstrüel sendrom, uyku bozukluğu, göç başlıca risk etkenleridir” dedi.
Kış depresyonundan kurtulmanın yolları arasında fototerapi de yer alıyor. Kış depresyonunda tedavinin o sırada mevcut olan depresyonun tedavisi ve koruyucu tedavi olarak ikiye ayrılması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Sermin Kesebir, “Mevcut depresyonun tedavisinde, mevsimsel olmayan diğer depresyon tiplerinden farklı olarak fototerapi önemli bir tedavi seçeneğidir. Bu tedavide kişi, günün belli saatlerinde, belirli bir süre, kontrollü ışık salınımı yapan bir alet karşısında oturur. Koruyucu tedavi öncelikli olarak farmakolojik tedavidir” dedi.
Kış depresyonuna müdahalenin önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Sermin Kesebir, “Her hastalıkta olduğu gibi tedavisiz kalmak, hastalığın kronikleşmesi, belirtilerin şiddetinin ve süresinin artarak sürmesi anlamına gelir. Net kayıp, gündelik hayata mesleki, ailesel ve sosyal işlevsellikte azalma olarak yansır” uyarısında bulunarak tedavinin aksatılmaması gerektiğini söyledi.
Kış depresyonunu daha çabuk atlatmak ya da önlemek için birtakım tedbirler alınabileceğini belirten Prof. Dr. Sermin Kesebir, “Uyku saatlerini sınırlamak, beslenme düzenini oturtmak, düzenli fiziksel egzersiz ve düzenli olarak gün ışığına maruz kalmak hem mevcut depresyonun tedavisinde hem de yinelemenin önlenmesinde elzemdir” dedi.