İstanbul Üniversitesi Deniz Bilimleri ve İşletmeciliği Enstitüsünden oşinograf Prof. Dr. Cem Gazioğlu, yaptığı açıklamada, iki yıl önce gerçekleştirilen Türk Arktik Bilimsel Seferi kapsamında Antarktika'ya giderek mikroplastik örneklemesi üzerine çalışma yaptıklarını söyledi.
Çalışmaları Prof. Dr. Nuray Çağlar, Doç. Dr. Abdullah Aksu ve Burak Karacık ile yürüttüklerini dile getiren Gazioğlu, toplanan numunelerde mikroplastik bulduklarını belirtti.
Gazioğlu, 5 mikrometrenin altındaki örnekleri mikroplastik olarak adlandırdıklarını ifade ederek "Örneklerimizin yüzde 70'inde mikroplastiğe rastlamamız bizi çok şaşırttı. Daha da kötüsü örneklerimizin yüzde 40'ında fiber parçaları da gördük. Bu da bizim için bir sürpriz oldu. Bu mikroplastikten çıkıyor, deniz çöpüne giriyor çünkü fiber artık deniz çöpü sınıflamasına giriyor. Bu yüzdeler, çok yüksek yüzdeler. Antarktika için bizi şaşırtan yüzdeler." açıklamasını yaptı.
Buldukları örneklerin kozmetiklerin de içinde yer aldığı kişisel bakım ürünlerinde bulunan genç mikroplastik olduğuna dikkati çeken Gazioğlu, "Antarktika'ya plastiklerin parçalana parçalana gelmesini beklerken genç, birincil mikroplastik bulmamız bizi çok şaşırttı." dedi.
Antarktika'ya yapılan kruvaziyer seferleri nedeniyle mikroplastiklerin bölgeye gittiğini düşündüklerini söyleyen Gazioğlu, kruvaziyerlerin kontrol edilmesi gerektiğini anlattı.
MİKROPLASTİKLERE ARTIK HER YERDE RASTLANIYOR
Türkiye'de de mikroplastik örneklerinin mevcut olduğuna işaret eden Gazioğlu, buzullarda bu örneklerin daha rahat bulunmasının nedeninin bölgenin yapısının bozulmamış olmasından kaynaklandığını aktardı. Gazioğlu, şöyle konuştu:
"Buzullarda mikroplastiği yakaladıysak Türkiye'de de yakalayabiliriz ama bunun için kuzey kutbu gibi korunaklı yerlere ihtiyaç var, insana minimum maruz kalan yerlere bakmak lazım. Biz bugüne kadar gerekli tedbirleri alırsak bir şekilde plastikten sakınabileceğimizi düşünüyorduk ama geldiğimiz nokta itibarıyla kendimizi koruyabileceğimiz sınırları geçti. İnsanlık artık çok yüksek miktarda mikroplastiğe maruz kalıyor. Plastiğin, mikroplastik parçacıklar aracılığıyla beslenme zincirimize katılması bizim için büyük bir tehlike. Bizim dedelerimiz plastik bilmeden hayata gözlerini yumdu. Bizim babalarımız bunlarla karşılaştı, biz ise maruz kalıyoruz. İlk plastik doğada henüz yok olmadı, hala parçalanıyor. Artık dünyanın döngüsü içerisinde plastik tolere edilemez hale geldi. Her yıl üretilen plastik miktarı artıyor."
"BİLİM İNSANLARININ ÇALIŞMALARI DSETEKLENMELİ"
Plastiğin insan hayatında birçok alanda kullanıldığını bildiren Gazioğlu, plastik yerine alternatif üretimin önemini vurguladı. Gazioğlu, bilim insanlarının bu konuda yürüttüğü çalışmaların desteklenmesi gerektiğini söyledi.
Avrupa'da plastiğin yerine başka bir malzeme konularak yasaklandığını anımsatan Gazioğlu, "Yasak demekle olmuyor, yerine alternatifinin konması gerekiyor." dedi.
Gazioğlu, Antarktika'da yaptıkları çalışmanın uluslararası "Polar Research" dergisine yayınlanmak üzere gönderildiğini kaydetti.
Kaynak: AA