Tüketiciler Birliği Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Dinç, kontör, telefonla ya da kapıdan satış gibi yöntemlerle yapılan dolandırıcılıkların kaynağının, tüketicilerin kişisel bilgilerinin firmalarla paylaşılması ya da satılması olduğunu düşündüklerini söyledi.
Dinç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, her gün binlerce kişinin, telefonla arayıp, "hesabınızı PKK ele geçirdi, eşinizi terör örgütü kaçırdı, savcılıktan arıyoruz" gibi ifadeler kullanan ya da tansiyon aleti, fizik tedavi cihazı gibi ürünleri değerinden 5-10 kat fazla fiyata kapıdan satan kişilerce dolandırıldığını ifade etti.
Özellikle kapıdan satış yapan kişilerin yasa ve yönetmeliklerdeki boşlukları kullanarak, her gün yeni yöntemler deneyerek tüketicileri dolandırmaya devam ettiklerini ifade eden Dinç, "Tüketiciler Birliği olarak, yaklaşık 10 yıldan beri bu tür dolandırıcılık olaylarını, vatandaşları bilgilendirerek önlemeye çalışıyoruz. Ayrıca bu konuda mağduriyet yaşayan vatandaşları İl ve İlçe Tüketici Sorunları Hakem Heyeti'ne yönlendiriyoruz" dedi.
-Satış sonrası "sözleşme" de bırakılmıyor-
Özellikle kapıdan satış yapanların, satış yapılan kişinin hemen Tüketici Sorunları Hakem Heyeti'ne başvuramaması için artık satış sonrasında evlere "sözleşme" bile bırakmamaya başladığını vurgulayan Dinç, "İnsanları türlü şekillerde ikna edip imza attırıyorlar, daha sonra da eve borç bildirimi ya da haciz evrakı gönderiyorlar. Ortada ürün dışında, satıcı firmayla ilgili fatura ya da fiş gibi herhangi bir belge bulunmadığı için kişi bu parayı ödemek durumunda kalıyor. Oysa kapıdan satışlarda, daha sonra firmanın borç tahsili için göndereceği evrak eline ulaşan kişi, hiç bir ödeme yapmadan, İl ya da İlçe Tüketici Sorunları Hakem Heyeti'ne söz konusu evrak ve nüfus cüzdanı ile başvurursa, satış iptal kararı verilerek dolandırılmaktan kolayca kurtulabilir" diye konuştu.
-Dolandırıldıklarını kimseye söyleyemiyorlar-
Dinç, bu şekilde dolandırılan pek çok kişinin, çevresine karşı mahcup olmamak için dolandırıldığını kimseye söyleyemediğini, parayı ödeyip kurtulma yolunu seçtiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu tür olayların maalesef önü alınamıyor. Asıl olan bu dolandırıcılığın kaynağını kurutmaktır. Kontör ya da kapıdan satış gibi dolandırıcılıkların kaynağının, tüketicilerin kişisel bilgilerinin firmalarla paylaşılması ya da menfaat karşılığı satılması olduğunu düşünüyoruz. Çünkü bu tür dolandırıcılar, kullanacakları yönteme uygun kişileri seçerek nokta atışı yapıyor. Örneğin benim telefonum hatlı, bu nedenle beni kontör dolandırıcıları kesinlikle aramıyor. Banka hesabı, kredi kartı, telefon ve diğer harcama limitleri gibi kişisel bilgilerin ifşa edilmesi, anayasal suçtur. Dolandırıcıların kişisel bilgilere ulaşmaları işlerini fazlasıyla kolaylaştırmakta, tüketiciyi açık hedef haline getirmektedir. Bu bilgilerin kimler ya da hangi kurumlar tarafından kimlere satıldığı, hangi firmalarla paylaşıldığı araştırılmalı, suçlular tespit edilerek cezalandırılmalı, bu bilgilerin muhafazası çok sıkı şekilde denetim altına alınmalıdır."
Bu tür suçlarla mücadelede adli mercilerin ağır kaldığını belirten Dinç, "Özellikle teknoloji kullanılarak yapılan dolandırıcılıklarda savcılıkların, binlerce insanın dolandırılmasını beklemeden hızlı hareket etmesi gerekiyor. Vatandaşların daha bilinçli olması, savcılığın da zamanında gereken önlemleri almasıyla, halen çok yaygın olan bu tür dolandırıcılık olayları minimum seviyeye inecektir" dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz