Kişisel gelişimin önemi!
Kişisel gelişim yolculuğu kendinizle, başkalarıyla ve dış dünya ile olan iletişiminizi daha yeni ve derin bir boyuta taşır. Hayatınıza yeni açılardan bakabilmenizi sağlar; netliğiniz, cesaretiniz ve özgüveniniz artar. Hayatınızdan tad almanızı, anlam bulmanızı; hayallerinizi hatırlamanızı ve onların peşinde gitmeniz için stratejiler geliştirmenizi sağlar. Sizi mutlu edecek ve başarılı olacağınız mesleği seçmenizi sağlar ve o yolda kararlı adımlarla yürürsünüz. İş ve özel hayatınızda etkinliğinizi ve memnuniyetinizi artırır. Hayatınızın sorumluluğunu almış, daha doyumlu ve kendini gerçekleştirmiş bireyler olursunuz.
Kişisel gelişim için yapmamız gereken 8 madde
Kişisel gelişim yolculuğumuzun olmazsa olmaz 8 anahtarı olduğuna inanıyorum.
1.Kendinizi tanıyın
Tüm çağlarda pek çok bilge, düşünür ve ozan bu konudan bahsetmiştir. Antik Yunan, Şaman, Mısır, tasavvuf ve Uzakdoğu felsefeleri "Kendini bilmek" konusunun fazlaca üstünde durmuşlardır. Konu çok derin olmakla birlikte burada iki alan üzerinde duracağız.
Bunlardan ilki değerler. Değerlerimiz bizim pusulamızdır. Sevgi, bağımsızlık, sadakat ve saygı söz konusu değerlere sadece birkaç örnek. Bu yolculuğa çıkarken sizin yanınıza aldığınız pusulanızda hangi değerler var? Bu değerlerin öncelik sıralaması sizin için nasıl? İşe bunları yazıp listeleyerek başlayın. Değerlerimiz bizi biz yapan ve yol ayrımlarındaki her an, bir seçim ve yol ayrımındayız, bize yolu gösterirler. Başkalarına göre doğru olan yolu değil, gidilmesinde fayda olan yolu değil, büyük bir kalabalığın gitmekte olduğu yolu da değil, bizim kendi doğru yolumuzu gösterirler.
Temel değerlerimizi yaşatmadığımız bir hayat doyum hissetmediğimiz ve eksik bir hayat olarak kendisini hissettirir. Onlar hayatımızda yoksa hiçbir an tam hissedemeyiz. Gelişimimize ve potansiyelimize giden yol, değerlerimizin bize yön çizdiği yoldur.
Kendimizi tanımakla ilgili olarak üzerinde çalışmamız gereken diğer alan ise, çıkmaz sokaklarımızdır. Yani korkularımız, önyargılarımız, asla tahammül edemediğimiz kişiler ve durumlar. Bir de hayatımızda farklı versiyonlarla hep tekrar eden istemediğimiz hikayeler. Bu bloke edilmiş yollarda, ortaya çıkarılmayı bekleyen bilgelik hazinelerimiz vardır. Oturup bunların listesini yapın ve kendinize sorun, bu durum hayatımda bana ne bedel ödetiyor? Bu durum bana neyi öğretmek için hayatımda? Göz ardı ettiğim gerçek ne olabilir?
2.Gelişim vizyonunuzu belirleyin
Nelerin üzerinde çalışmak istiyorsunuz? Onları neye dönüştürmek istiyorsunuz? Siz nasıl bir size dönüşmek istiyorsunuz? Yapabildiğiniz kadar bu alanların adını koyun. Çoğu zaman ne istemediğimizi kolay söyleyebiliyoruz ama ne istediğimizi çok da düşünmemiş olabiliyoruz. Bir yerden başlayın. Yolda her zaman tekrar gözden geçirmek mümkün. Örneğin, "Ben bu sene hayır diyebilme veya sınır çizebilme konusu üzerinde çalışmak istiyorum". Veya "romantik ilişkilerimde hayatıma hep benzer ama beni mutsuz eden kişileri alıyorum, hayatımda daha sağlıklı ilişkiler kurmak üzerinde çalışmak istiyorum." Veya "üzerinde yatırım yapmakta olduğum mevcut kariyerimle ilgili bir şeyler yanlış gidiyor. Sabahları yatağımdan kalkıp işime gitmek içimden gelmiyor. Kariyerimi ele alıp, başka türlü bir kariyer mümkün mü, bunun üzerinde çalışmak istiyorum" gibi.
3.Ritüelleriniz olsun
Sizi kendinize ve merkezinize bağlayan size uygun ritüelinizi bulun ve bunu mümkünse her gününüzün içine dahil edin. Merkezimiz, hepimizin birbirimizle ve kendimizle bağlantıda olduğumuz yerdir. Burası kendimizi kendimizde bulduğumuz ve kendimizi başkalarıyla olan bağlantılarımızda bulduğumuz hayat ağıdır. Burası birliğin ve bağlantının yeridir. Burası bizi her yerle, her şeyle ve herkesle bağlayan özdür. Bu özle yani merkezimizle bağlantı kurmak hepimiz için farklı farklı yollarla mümkündür. Kimimiz için yalnız bir yürüyüş, sessizlikte bir oturuş, kimimiz için spor, kimimiz için doğa veya kimimiz için bir sanatı icra etmek olabilir. Veya inancımıza göre ibadetler de buna dahildir.
Merkezinize bağlandığınız yol her nasıl ise, sizi her güne hazırlayacak, adeta her gün yeniden şarj edecek, kim olduğunuzu, bu hayatta sizin için nelerin değerli olduğunu hatırlamanızı sağlayacak yoldur. Ritüelinizi sürdürdükçe güçlenirsiniz, netleşirsiniz, hedefleriniz için cesaretiniz artar, sezgileriniz artar ve ilişkileriniz daha sağlıklı olur. Burada disiplin önemlidir. Mümkünse her gün yapabileceğiniz bir ritüeliniz olsun.
4.Bedeninize iyi bakın
Kişisel gelişiminiz için yapmanız gereken 4. şey bedeninize iyi bakmaktır. Çünkü bedeniniz sizin evinizdir. Bu dünyada her zaman sizinle olan yuvanızdır. O yuvaya ne kadar iyi bakarsanız o da size o kadar iyi bakar. İyi beslenme ve hareket o yuvanın bakımı için kritiktir.
Bu konuda on binlerce yazı, kitap ve ekol var. Maalesef ki çoğunun odak noktası iyi beslenmek yerine kilo vermek üzerine size dışarıdan dikte edilen yöntemler. Oysa bu konuda en sihirli formül, içeriye yani kendinize dönüp bedeninizin neye ihtiyacı olduğunu dinleme becerisini kazanmak. Çünkü o size ne zaman ne yemeye ihtiyacınız olduğunu ve ne zaman ne kadar harekete ihtiyacınız olduğunu söyleyecektir. Onu dinlemekten vazgeçmeyip ısrarla devam ettikçe ve onu dinleme pratiğinizi geliştirdikçe, o sadece sizi çok iyi hissettirmekle ve ruhsal gücünüzü artırmakla kalmayacak, aynı zamanda en sağlıklı görünüşünüze de kavuşturacaktır.
Bedenle ilgili bir diğer önemli konu da beden fizyolojisidir. Bedeninizin o anki duruş hali, otomatik olarak düşüncelerinizi ve duygularınızı etkilemeye başlar. Açık mısın kapalı mı, korkuyor musun cesur mu, keyifli misin keyifsiz mi, miskin misin enerjik mi; buna bedeninin fizyolojisi karar verir. Şu anda bu yazıyı okurken beden duruşunuz nasıl? Bu duruş size ne hissettiriyor? Duruşunuzun farkındalığı kendinize dair çok fazla bilgi verecektir. Bu duruş sizin çok fazla ziyaret ettiğiniz bir duruş mu, size ne katıyor veya ne bedel ödetiyor? Siz nasıl olmasını seçiyorsunuz? Bu soruları gün içinde kendinize sorun ve ona göre beden duruşunuzu kendiniz seçin.
5.Duygularınızın farkında olun ve onları yargılamayın
Son yıllarda bir pozitif olumlama furyası çıkmış durumda ve malesef biraz yanlış anlaşılıyor ve yanlış kullanılıyor. Evet bardağın dolu tarafına bakmak harika bir perspektif, bunu koruyun. Diğer taraftan bu perspektife rağmen hissettiğiniz duygular her neyse onları bastırmayın, gizlemeyin veya yok saymayın. İyi ya da kötü duygu diye bir şey yoktur.
Tüm duygular yaşamaya izin verildiklerinde değişirler, evrilirler ve içlerinde şifa taşırlar. Duygularınızın farklında olmak ve onlara izin vermek kişisel gelişim yolculuğunda çok önemli adımlardan biridir. Örneğin içinizden ağlamak geldiğinde bu duyguyu bastırmak yerine ona izin vermek sizi zayıf kılmaz, aksine dayanıklılığınızı artırır. Gözyaşlarınızı bastırmak ise uzun dönemde depresyon, anksiyete ve çeşitli bağımlılıklara sebep olabilir.
6.Gelişiminizin önünde duran savunma duvarlarınızı indirin
Kırılma, utanma, incinme korkusu gibi duygularla kurduğunuz savunma duvarları hayatınızı deneyimlemenizi ve gelişiminizi engelleyen en büyük faktörlerden biridir. Bu yüksek duvarlarla niyetiniz kendinizi korumaya çalışmaktır ama aslında yaptığınız muhteşemliğinizi de onların arkasında gizlemek olur. Oysaki o duvarların arkasında deneyimlenmeyi bekleyen sonsuz olasılıklar mevcuttur. Orası ilişiklerinizin daha güçlü ve gerçek olduğu bir yerdir. Orada siz de daha güçlü ve gerçek olursunuz. Gerçek anlamda canlı hayat o yüksek duvarların arkasındadır.
7.Aksiyona geçin, adım atın
Kişisel gelişiminiz için yapmanız gereken 7. şey aksiyona geçmektir. Yapma veya uygulama alanı bizim laboratuvar alanımız, deney alanımızdır. Kişisel gelişim birkaç kitap okumak veya eğitime gitmekle gerçekleşemiyor. Bunlar sadece ilk kıvılcımlar. “Çok okuyan değil çok gezen bilir” atasözünde de anlatıldığı gibi; gelişim alanlarımızı bilmek harika bir başlangıçtır, diğer taratan onları bilmek bizi yüzde yüz geliştirmez.
Onlarca kişisel gelişim kitabı okuyup, işin teorisini bilip hala aynı döngülerin içinde yaşayan çok fazla insan var. Bu sebeple de gelişim alanlarımızla ilgili adım atmamız, onların üzerine gitmemiz şart. Hata yapmaktan korkmadan küçük deneyler yaparak ve yaptıklarınızın sizin ve dış dünyanın üzerindeki etkilerini gözlemleyerek öğrenme sürecinizi derinleştirin ve bu yeni farkındalıklarınızla yine yeni adımlar atın. Derinleşip ilerleyerek sürecinizin akmasına izin verin.
8.Fark ettiklerinizi ve öğrendiklerinizi gün yüzüne çıkarın
Kişisel gelişim sürecinizi ne kadar somut yaşarsanız o kadar etkili olur. Bunun için en etkili yollardan bir tanesi yazmaktır. Kendinizi geliştirmeyi seçtiğiniz konularınızı yazdığınız bir defteriniz olsun. Belli periyotlarla ki ben her günü tavsiye ederim., tıpkı “kaptanın seyir defteri gibi”, buraya duygularınızı, düşüncelerinizi, öğrendiklerinizi, yaptıklarınızı ve yaptıklarınızın etkilerini yazın. Kelimeler kâğıda döküldükçe farkındalığınız artar ve gelişirsiniz. Bu defter sizi yolda tutar.
Fark ettiklerinizi ve öğrendiklerinizi gün yüzüne çıkarmanın bir diğer yolu da, üzerinde çalışmak istediğiniz alanlarla ilgili sohbet edeceğiniz bir dostunuzu mentorunuz olarak seçmenizdir. Veya bir kişisel gelişim koçu ile de çalışabilirsiniz. Bu yolculuğa birinin şahitliğinde çıkmak gelişim sürecinizi çok daha kolaylaştıracaktır.
Kişisel gelişiminiz için her zaman bizi arayabilirsiniz
Kariyer ve Yönetici Koçu Yeşim Yerli
Website: http://youlabcoaching.com/tr/
Facebook: facebook.com/YesimYerli-YouLab-KoçlukDanışmanlık
Instagram: instagram.com/yesimyrl