Kitap Fuarı'na Aysever'den Büyük Övgü

CNN Türk’te yayınlanan “Aykırı Sorular” programının sunucusu gazeteci-yazar Enver Aysever, konuk olduğu Kocaeli 5. Kitap Fuarı’nda, fuarı düzenleyen Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne övgüler yağdırdı. Aysever, “Türkiye’de bu çapta büyük bir kitap fuarı gerçekleştirmesinden dolayı Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ni kutluyorum. Fuarın kalıcı olup, kurumsallaşması adına da her yıl bu fuara katılmak için söz veriyorum” dedi.

Aysever, Kocaeli 5. Kitap Fuarı’nın son gününde okurlarıyla buluşarak, kitaplarını imzaladı. Aysever, imza günü öncesinde ise okurlarının yoğun ilgi gösterdiği “Aykırı Sorular” adlı bir söyleşi gerçekleştirdi. Sözlerine 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramını kutlayarak başlayan Aysever, “Bu güzel günü sizlerle kutladığım için çok mutluyum” dedi.

Fuara ikinci kez katıldığını söyleyen Aysever, Kocaeli Kitap Fuarı ile ilgili övgü dolu sözler söyledi. Belediyelerin siyasi duruşlarını bir kenara koyarak düşüncelerini açıklayan Aysever, “Türkiye’de bu çapta büyük fuarı yapmasından dolayı Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ni takdir ediyorum. Belediyeler böyle kültürel etkinlikler yapmak zorundadır. Bu kamusal sorumluluktur. Bunu yerine getirmeyen belediyeler de var. Ancak bu fuarın kalıcı olup, kurumsallaşması adına her sene bu fuara gelmeye söz veriyorum. Siz de gelin ve fuarı talep edin ki yaşatalım. Bu fuar önemli” dedi. Aysever daha sonra TV programıyla adını taşıyan “Aykırı Sorular” konulu söyleşine geçti.

çocukluğundan beri kitap fuarlarıyla ilgili önemli anılarını olduğunu söyleyen Aysever, “Ancak son dönemde kitap fuarlarında üfürükçüler, falcılar, yalan Osmanlı tarihçilerinin kitaplarını görüyoruz. Bir de kişisel gelişimciler var. Kişisel gelişim kitabı yazarak gelişeni görmedim. İnsan sadece edebiyat ve bilimle gelişir. Kişisel gelişimci, üfürükçü yazarları ve bilhassa yaşam koçlarını reddedin ve Sabahattin Ali, Cemal Süreyya, Sevgi Soysal yani edebiyat okuyun” dedi.

Aysever, söyleşinde Türkçenin önemine de değindi. Türkçenin dünyanın en iyi dillerinden biri olduğunu kaydeden Aysever, “Türkçe benim onurum, bayrağım ve namusumdur. Türkçe yoksa ben de yokum. Dil damaktaki tattır. Dilini bilmeyen dilsiz yazarları olan bir ülkeyiz. Bir ülkenin yazarı dilsizse o ülkede demokrasi olmaz. O yüzden Leyla Erbil, Tahsin Yücel okuyalım” şeklinde konuştu.

Yazar tarifini de yapan Aysever, “Yazar dil bilecek, rafine ve entelektüel olacak, hayata karşı bir duruşu olacak. Yani Yazar Melih Cevdet gibi olacak” şeklinde konuştu.

Günümüzde entelektüel sefalet çağı yaşandığını kaydeden Aysever, “Safiye Sultan gibi bir kitaptan tarih öğreniyoruz. THY grevi yapanlara karşı onlara destekleyeceğimize, “Bizi mağdur ettiniz” diyerek suçluyoruz. Çünkü entelektüel bir sefalet çağından geçiyoruz” diye konuştu.

Aysever söyleşisinde siyasi görüş ve endişelerini dile getirdi. Türkiye’nin Türk-Kürt sorununu taşıdığını ve son derece trajik bir dönem yaşandığını bildiren Aysever, “Ancak bu ülkeye Kürt-Türk sorunun yapamadığını mezhep çatışması yapabilir ki bu da ülkeyi çökertir. Ben bu dönemde en çok bundan endişeliyim. Orta Doğu’daki şia gerilimi de bunu arttırıyor. Türkiye’nin temel fay hattının Alevi-Sunni gerilimi olduğunu düşüyor ve endişeleniyorum” dedi.

Türkiye’de bir dönem Şeriatçılar İran’a, Komünistler Moskova’ya, Kürtler için ise “Ya sev ya terk” denerek kapıların gösterildiğini anlatan Aysever şöyle konuştu:

“Anadolu kimsenin babasının malı değildir. Burası hepimizin evi ve buradan başkaya gidecek de evimiz yok. Bu ülkede artık birbirimize kapı göstermekten vazgeçmemiz lazım.”

Aysever söyleşinin ardından Ezgi Kitabevi standına geçerek okurları için kitaplarını imzaladı. Yazar fuardan ayrılmadan önce ise Büyükşehir Belediyesi’nin sosyal sorumluluk projesi olan kitap toplama kampanyasına imzaladığı kitabını atarak destek verdi.