HABER

'Kızım olmadan asla'

Kazakistan vatandaşı İnna Miller, 1999’da tanışıp evlendiği Ankaralı mimar kocası Ömer Selim Vanlı’dan olan kızları D. için hukuk mücadelesi veriyor.

'Kızım olmadan asla'

Hürriyet gazetesinin haberine göre, Kazakistan vatandaşı İnna Miller, 1999’da ülkesinde tanışarak evlendiği, merhum Ankaralı mimar Şevki Vanlı’nın kendisi gibi mimar olan oğlu Ömer Selim Vanlı’yla Türkiye’ye geldi. Miller, 2000’de D. adını verdikleri kızını dünyaya getirdikten bir süre sonra, eşinden şiddet gördüğünü iddia ederek 2002’de kızları D.’yle Kazakistan’a döndü. Miller ve kızı D., Türkiye’ye sadece ziyaret amaçlı gelip gitmeye başladı. Miller’ın avukatı Nuri Köse’nin iddiasına göre, 2007’de İnna Miller, kızıyla Kazakistan’dayken, Ömer Selim Vanlı sahte belgeler kullanarak boşandı ve mahkeme kararıyla kızları D.’nin velayetini aldı.

YUNANİSTAN’A YÜRÜYEREK GEÇTİLER

Haziran 2011’de anne-kız, yine Türkiye’ye geldi. Ülkelerine dönecekleri gün Selim Vanlı, Miller’a, boşandıklarını ve mahkemenin velayeti kendisine verdiğini açıkladı. Vanlı, çocuğun yurtdışına çıkışını engellemek için aynı gün “tedbir” kararı da çıkardı. İstanbul Atatür Havalimanı’ndan kızı D. ile çıkışına izin verilmeyen Miller, önce Edirne’ye gitti. Burada insan tacirleriyle anlaşarak Meriç Nehri’ni geçen Miller ve kızı, Yunanistan’a yürüyerek girdi. Sınırda Yunan polisine yakalanan anne ve kızı, birkaç gün tutulduktan sonra Kazakistan Büyükelçiliği’ne teslim edildi. Burada küçük D.’ye verilen geçici evrakla, anne kız Kazakistan’a gitti.

INTERPOL ANNENİN PEŞİNDE

Ancak mücadeleyi bırakmayan Selim Vanlı, kızlarının annesi ve eski eşi İnna Miller hakkında, çocuk kaçırmaktan suç duyurusunda bulundu. Miller hakkındaki kamu davası, Ankara 5’inci Sulh Ceza Mahkemesi’nde sürüyor. Son duruşmada mahkeme, Miller’ın Interpol aracılığı ile yakalanması için karar çıkardı. İnna Miller’ın avukatı Nuri Köse ise Vanlı hakkında, resmi evrakta sahtecilik, yalan beyanda bulunmak, suç uydurma ve iftira iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Miller, velayetin değiştirilmesi için de dava açtı.

SAAT 11.00’DE ANKARA’DA SAAT 14.31’DE İSTANBUL’DA

Ömer Selim Vanlı ile davalarında, İnna Miller’ın avukatı şu çelişkilere dikkat çekti:
“Kayıtlara göre, müvekkilim Miller’a, Ankara Oran’daki adreste tebligat yapılan 27 Eylül 2006’da, İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan 14.31’de çıkış yaptığı görülmektedir. Aynı tarihte saat 11.00’de evinde kendisine tebligat yapıldığı görülmektedir. Bu saatler arasında müvekkilimin 2 ayrı şehirde olması imkânsızdır. Vekâletnamedeki imza ile tebligattaki imzalara bakıldığında, çıplak gözle dahi kendisine ait olmadığı anlaşılmaktadır.

BİR GÜNDE ÇIKAN TEBLİĞ

“Tebligat tarihleri, bir davanın normal işleyiş sürecinden çok kısa sürelerde işlem yapıldığını göstermektedir. Davacı, dilekçesini 25 Eylül 2006’da ibraz etmiş, 26 Eylül’de mahkeme kaleminden tebliği almış, 27 Eylül’de davalıya dava dilekçesinin tebliğ edildiği belirtilmiştir. Bu da normalin dışında vakaların geliştiğini göstermektedir. Pol-Net kayıtlarına göre D.’nin 2002 yılından beri annesiyle birlikte giriş-çıkış yaptığı belgelenmektedir. Bu kayıtlar çocuğun annesiyle yaşadığını göstermektedir.”

VANLI’NIN GEREKÇELERİ

Mimar Ömer Selim Vanlı, avukatı aracılığıyla mahkemeye sunduğu dilekçesinde, özetle şu iddialarda bulundu: “... Davalı eş, ilişkilerini maddi karşılıklar üzerine oturtmaya çalışmış, davacı yanında yaşamayı, istediği standartlarda ev ve otomobil alınmasına, müşterek çocuk D.’nin Türkiye’de istediği yerde tatile gitmesine bağlamış, müvekkilin sağladığı oldukça yüksek yaşam standardını bile yeterli bulmamıştır... Müşterek çocuk D. şu anda Kazakistan’da sağlıksız koşullarda bir anaokuluna devam etmekte, aile düzeni, ilgi olmadan yaşamakta, hatta küçük bir çocuğun beslenme düzenine uygun olmayan hazır gıdalar tüketerek yaşamaktadır. Müvekkilim sık sık Kazakistan’a giderek kızları D. ile güzel vakit geçirmeye özel çaba göstermektedir. Kazakistan’da eğitim kalitesiz olup Türkiye dahil hiçbir dünya ülkesinde denklik alamamaktadır... Küçük D.’nin geleceği yaşam kalitesi ve mutluluğu velayetinin müvekkil babada kalmasına bağlıdır.”

Kendisine e-mail yoluyla ulaşılan Vanlı, şu mesajı gönderdi: “Bu çok ciddi çok da hassas bir konu. Bir taraftan büyük bir hukuki mücadele veriyorum. Şu anda Astana Havaalanı’ndayım ve Türkiye’ye dönüyorum.”

En Çok Aranan Haberler