Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TUSAD) tarafından düzenlenen 33. Ulusal Solunum Kongresi'ne katılan uzmanlar, Türkiye'de öldürücü hastalıklar sıralamasında üçüncü sıraya yerleşen ve sigarayla ilintili olan Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH)'nın tedavi edilebilir olduğunu vurguladı. AstraZeneca Türkiye, ülkedeki KOAH hastalarının sosyal yaşamını araştırmak üzere “KOAH’la Yaşam (COPD Life)” ve “Sunrise” adlı gözleme dayalı iki araştırma yaptı. "KOAH’la Yaşam", ağırlıklı olarak hastaların günlük yaşam verilerine odaklanırken Sunrise ise tedavide gün içi semptom değişkenliğini ele aldı. Kongrede değerlendirilen çalışmalar, KOAH hastalarının herkes kadar yaşamın içinde olduğunu teyit etti. 23 il ve 41 merkezde 497 kişi üzerinde yapılan KOAH’la Yaşam araştırmasına göre hastaların yüzde 91’i, düzenli olarak evden dışarıyı çıkıyor. 3’te 2’sinden fazlasının, faal bir sosyal yaşamı var. Yüzde 59’u ise 65 yaş altında.
Kongrede konuşan İstanbul Üniversitesi (İÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı'ndan Prof. Dr. Nurhayat Yıldırım, "KOAH, tedavi edilebilir bir hastalıktır. Gerek hekim gerekse toplumun önyargısız yaklaşımıyla her gün daha çok hasta, hayatını aktif biçimde sürdürebilecektir." dedi. KOAH hastalarının tercihlerini de değerlendiren Yıldırım, “Araştırma sonuçlarına göre hastaların yüzde 82’si, tedavi süreçlerinde ilk olarak semptomlarının azalmasını, yüzde 70’i ise daha fazla hareket etmeyi tercih ediyor. Yüzde 61’i semptomların daha hızlı iyileşmesini, yüzde 59’u günlük işlerini daha iyi yapmayı istiyor. Bu talepleri karşılayan ve kolay kullanımlı tedavi olanaklarıyla KOAH hastaları daha kaliteli bir yaşam geçirebiliyor.” dedi. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı'ndan Doç. Dr. Aylin Noyan ise hekimlerin, önyargılardan bağımsız hareket etmesi gerektiğini belirterek, "Veriler gösteriyor ki daha düşük eğitimli ve ileri yaşlı hastalar da tedavilerine en az yüzde 82 oranında tam uyum gösteriyor. Hasta uyumu, hekimin kişiyi hastalığı hakkında bilgilendirmesiyle artıyor." şeklinde konuştu. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı'ndan Prof. Dr. Can Öztürk de erken teşhisle birçok hastanın, yaşam kalitesini yitirmeden hayata aktif biçimde katılabildiğini belirtti. Öztürk, "Hekim, hemşire ve hastanın işbirliği, KOAH tedavisini daha etkin kılacaktır." dedi. Hastanın sigara içmesi veya tedaviye uymaması halinde bile her zaman tedavi edilme hakkı olduğuna dikkat çeken İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı'ndan Prof. Dr. Zeki Öngen ise, "KOAH ile birlikte hastalarda ciddi kardiyovasküler problemler de yaşanabiliyor. Multidisipliner bir anlayışla tedavi edilmesi gereken bu hastalık hakkında, hastaların kapsamlı şekilde bilgilendirilmesi hayati önem taşıyor." diye konuştu.
KRONİK OBSTRÜKTİF AKCİĞER HASTALIĞI (KOAH)
KOAH, akciğerin zararlı gaz ve partiküllere karşı anormal enflamatuar cevabı sonucu ortaya çıkan, tıkayıcı ve ilerleyici bir akciğer hastalığıdır. Türk Toraks Derneği verilerine göre dünyada ciddi bir ölüm sebebi olan bu hastalık yüzünden her yıl yaklaşık 2,5 milyon kişi yaşamını yitirmektedir. 2020 yılında küresel yük açısından beşinci sıraya yerleşeceği tahmin edilmektedir. Türkiye'de, kesin veriler olmamakla birlikte yaklaşık 2,5 ile 3 milyon KOAH hastası olduğu tahmin edilmektedir.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz