KOAH’ın başlıca belirtileri öksürük, balgam ve nefes darlığıdır, ancak hastalar başlangıçtaki öksürük, balgam gibi şikayetleri önemsemediklerinden ancak nefes darlığı geliştiğinde doktora gitme ihtiyacını duyarlar.
Bu nedenle KOAH tanısı genellikle 40 ya da 50 yaşından sonra konmaktadır.
KOAH’ın başlıca iki türü vardır.
KRONİK BRONŞİTLİ KOAH
İlk belirtileri öksürük ve balgamdır, ancak bu kişilerin çoğu sigara tiryakisi de oldukları için, öksürük ve balgamı hiç önemsemezler. Bunlara göre, sigara içen bir insanın öksürmesi ve zaman zaman balgam çıkarması son derecede olağandır. Öksürük ve balgam çıkarma şikayetleri özellikle kış aylarında ve sabahları daha fazladır. KOAH’ lılar solunum yolları enfeksiyonlarına karşı çok duyarlıdırlar.
KOAH’lıların doktora baş vurmasına neden olan esas şikayet öksürük ve balgama eklenen nefes darlığı ve hırıltılı solunumdur. Nefes darlığı önceleri sadece ağır eforlar sırasında ortaya çıkarken, giderek ilerleyici bir özellik gösterir ve nihayet en küçük hareketler bile nefes darlığına yol açmaya başlar. İleri dönemlerdeki hastalar odaları içinde yürürken, tıraş olurken, giyinip soyunurken, hatta yatakta dönerken bile nefes darlığı çekerler. İlerlemiş KOAH’lılarda dudak ve tırnaklarda morarma, boyun damarlarında dolgunluk, gözlerde kanlanma, bacaklarda şişlik (ödem) gibi belirtiler de görülür.
KOAH’lılarda kanlarındaki oksijen basıncının azalmış olmasına bağlı olarak sinirlilik, huzursuzluk, uykusuzluk, çarpıntı, baş ağrısı, ellerde titremeler ortaya çıkar. Dalgınlık, konuşma güçlüğü, uyuklama, kas seğirmeleri… gibi bulgular ise kanda karbondioksit basıncının artmış olduğunu gösteren belirtilerdir.
Kronik bronşitli KOAH’lılar genellikle fazla kilolu kişilerdir ve bunlarda sağ kalp yetersizliği sık rastlanan bir tablodur.
AMFİZEMLİ KOAH Bu hastaların esas şikayeti nefes darlığıdır. Zaman zaman öksürük ve hırıltı şikayetleri olabilir, fakat hiç balgam çıkarmazlar. Nefes darlığı ilerleyici bir özellik gösterir; önceleri ağır eforlarda ortaya çıkarken giderek en küçük hareketler bile hastayı nefes nefese bırakır. İleri dönemlerde, yemek yemek, traş olmak… gibi en basit eforlar bile yapılamaz olur.
Amfizemli KOAH’lıların çoğu uzun boylu, zayıf, göğüs kafesleri fıçı gibi şiş olan kişilerdir. Bu hastalar sırtüstü yatamazlar; sadece oturur durumda ve hafif öne eğilerek ve kollarıyla bir yerden destek alarak nefes alabilirler. Dudaklarını büzerek uzun uzun nefes vermeleri ve nefes alırken alt kaburga aralıklarının içeriye doğru çekilmesi tipik bulgularıdır.
Bazı hastalarda kanlarında antitipsin enzimi eksikliği vardır.
KOAH’IN TANISI
KOAH tanısında hastanın ayrıntılı olarak sorgulanması ve dikkatli muayenesi ile önemli ipuçları elde edilir. İlerlemiş KOAH’ ın tanısı çok kolay olsa da, erken evredeki hastaların tanınabilmesi için bazı incelemelerin yapılması gerekir.
-Akciğer röntgeni
-Akciğer tomografisi (bazı hastalarda)
-Solunum fonksiyon testleri
-Arter kanında oksijen ve karbondioksit basınçları ölçümü
-Kanda antitripsin ölçümü
-Balgam incelemeleri
-EKG
Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Göğüs Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi