HABER

Koca: Mutasyonun etkili olduğunu görüyoruz, bulaşıcılığın arttığını söyleyebiliriz

Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısının ardından basın toplantısı yapan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, koronavirüs kısıtlamalarına ilişkin 1 Mart'ta başlayacak olan kademeli normalleşmeye dair açıklamalarda bulundu. "Salgın yönetiminde yerinde karar dönemine geçileceğini" belirten Koca, bundan böyle "salgının sosyal hayata etkileriyle mücadeleye de odaklanacağız" dedi.

Koca: Mutasyonun etkili olduğunu görüyoruz, bulaşıcılığın arttığını söyleyebiliriz

Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısının ardından basın toplantısı yapan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Salgın yönetiminde yerinde karar dönemine geçileceğini" belirterek,bundan böyle "salgının sosyal hayata etkileriyle mücadeleye de odaklanacağız" dedi.

Bilim Kurulu önerilerini Pazartesi günü Kabine'ye sunacağını belirten Koca, 1 Mart'ta kademeli normalleşmeye geçiş takviminin de öneriler tartışıldıktan sonra, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılacağını söyledi.

Koca, "Vaka sayılarının arttığını, mutasyonun etkili olduğunu görüyoruz. Bulaşıcılığın arttığını çok rahat söyleyebiliriz" diye konuştu.

İllerin risk durumunun "düşük riskli", "orta riskli", "yüksek riskli" ve "çok yüksek riskli" olarak sınıflandırılacağını belirten Koca, "yerinde karar dönemi ile birlikte güvenlik krumlarının denetimleri artıracağını" kaydetti.

Bugüne kadar aşılama çalışmalarında 1,5 milyonu ikinci doz olmak üzere, yaklaşık 8 milyon doz aşı yapıldığını ifade eden Bakan, "Tedarik ve planlama sorunumuz yok; birinci doz aşısını olan tüm vatandaşların ikinci doz aşısı güvence altındadır" diye konuştu.

"Sistematik olarak aşı programını uygulamış olsak da, nüfusumuza oranla kat etmemiz gereken çok yol var" diyen Koca, tüm nüfusun yüzde 60'ı aşılanmadan güvende olunmayacağını belirtti.

Bakan Koca şöyle devam etti: "Aşı programı adaletle ve şeffaf şekilde yürütülmektedir. Zaman zaman azalma ya da artış olması, lojistik gerekçelerle bilinçli olarak kararlaştırılmaktadır."

"Yerinde karar dönemine geçeceğimizi duyurmuştuk. Vaka sayılarıyla birlikte pozitif test oranı, yoğun bakım doluluk oranı gibi faktörler de risk durumuna etki etmektedir. İllerimizin risk düzeylerini 4 grupta ilan edeceğiz. Buna göre farklı iş kollarının faaliyet serbestliği konusunda çalışmaları Kabine'ye arz edeceğim. Kararları Cumhurbaşkanı'mız açıklayacaktır."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 19 Şubat'taki kabine toplantısının ardından, koronavirüs kısıtlamalarında, 1 Mart itibarıyla kademeli normalleşmeye geçileceğini açıklamıştı.

Buna göre, iller vaka sayılarının nüfuslarına oranı doğrultusunda dört ayrı kategoriye ayrılacak.

İllerin kategorisi nasıl belirlenecek?

  • Yüz binde 10'un altında vaka görülen iller "düşük riskli",
  • Yüz binde 11-35 arası vaka olan iller "orta riskli",
  • Yüz binde 36-100 arası vakası bulunan iller "yüksek riskli",
  • Yüz binde 100'ün üstünde vaka seyri görülen iller ise "çok yüksek riskli" olarak belirlenecek.

Düşük riskli iller "mavi", orta risk "sarı", yüksek risk "turuncu", çok yüksek risk "kırmızı" ile gösterilecek.


'Ticari sır ifşa ediliyor, Türkiye aşıyı çok daha ucuza satın aldı'

Bakan Koca, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Salı günü Meclis'teki grup toplantısında dile getirdiği "ücretsiz bir milyon doz aşı" iddiasına da cevap verdi.

Kılıçdaroğlu, "Gümrük beyanına göre bir milyon doz aşı için ücret alınmıyor. Yani 12 milyon dolarlık aşı ücretsiz verilmiş. Ücretsiz olarak ithal edilen bir milyon doz aşı Devlet Malzeme Ofisi'ne her dozu 12 dolardan fatura edildi mi, edilmedi mi?" diye sormuştu.

Sağlık Bakanı, bu iddiayla ilgili olarak "Dünyada aşı savaşının yapıldığı bir dönemi yaşıyoruz. Ülkeler arasında ticari sır olarak kalması gereken bilgilerin ifşa edildiğini görüyoruz" dedi.

Koca şu ifadeleri kullandı:

"Ücret ve benzeri noktalarda bunun ticari sır olarak kalması sözleşmeye konuyor. Biz aşıyı dünyadaki bütün ülkelerin aldığı fiyattan en ucuza alan ülkeyiz demiştik. Bu iddiamın hala arkasındayım. Ülkeler arasında karşılıklı sözleşmeyle de korunması gereken bir durumdu. Bu aşı sadece Türkiye'ye satılmıyor. Birçok devletin aldığı fiyattan daha ucuza alan Türkiye'dir."

"Burada deniyor ki, 'Üretici firma 1 milyon doz aşı üretti ve bunu Türkiye'ye bedel almadan bağışladı. Ama distribütörü olan firma ise devlete fatura etti. Üretici firmanın bağışlamış olduğu aşıyı üretici firma fatura ederek devletten 12 milyon dolar para aldı.' İddia bu. Aşı savaşının olduğu bir dünyada üretici firma bir ülkeye aşıyı bedava bağışlar mı? Bunun akılla izahı var mı?"

"Firmaya sorduk, firmanın bize cevabı: 'Siz bizden teminat istediğiniz için biz teminat sağlayamamıştık. Nakit akışı sağlayabilmek için, bizi temsil eden firmaya bunu bedelsiz olarak verdik. Ama biz sizden ücretini olduğu gibi aldık.' Bunu üretici firma söylüyor. Hani bağışlamışlardı Türkiye Cumhuriyeti'ne? Bütün vergileri dahil olmak üzere beyanı ve ödemesi de ayrıca yapılmış. Bizim de verdiğimiz parayı firma 'Aldım' diyor."

"Aracı firmaya ekstra ücret ödemedik. Pazarlığı Sinovac ile yaptık. Vatandaşın zihni neden bulandırılıyor?"

"Devletler arası sırrı niye ortaya döküyoruz? Muhalefet partisi lideri telefon açıp bana sorabilirdi. Yok mu böyle bir iletişim anlayışı? Vatandaşa veremeyeceğimiz hiçbir hesabımız yok. Vatandaşımız müsterih olsun."

En Çok Aranan Haberler