Kocaeli Üniversitesi'nin, İznik'teki Deyabetli Çocuklar Kampı Sona Erdi

İZMİT Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin bir önceki dekanı olan ve yıllardan bu yana diyabetli çocuklarla yakından ilgilenen Çocuk Endokrin ve Diyabet Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Şükrü Hatun'un çabalarıyla ilki 1997'de yine İznik'te yapılan bu kamplardan, şimdiye kadar yurdun dört yanından davet edilen 1200 diyabet hastası çocuk yararlandı.
Daha çok erişkinlerin hastalığı olarak bilinmekle birlikte küçük yaşlardan itibaren çocuklarda da görülen ve kan şekerini düzenleyen insülin hormonunun kalıcı eksikliğine bağlı hastalık olan diyabet, çocukların tanı aldıkları günden itibaren günde 4 kez kan şekerlerini ölçmek ve buna göre insülin enjeksiyonu yapmak zorunda olduğu bir rahatsızlık. Diyabetli çocukların uzun dönemli izlenimde ve sağlıklı yaşam sürmelerinde diyabet eğitimi en önemli etkiye sahip. Diyabet tanısı konan çocuklara hastaneye yattıklarında temel bilgiler verilmekle birlikte, diyabetli çocukların doktor, hemşire, diyetisyenler ve deneyimli diyabetlilerle birlikte yaşamasına dayanan diyabetli çocuk kampları da çok etkili bir eğitim imkanı sağlıyor.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinoloji ve Diyabet Bilim Dalı tarafından ilki 1997’den İznik’te düzenlenen eğitim kamplarına şimdiye kadar 1200 diyabetli çocuk katıldı ve bu çocuklar kamp sayesinde diyabetle arkadaş olarak yaşamlarını sürdürme şansı buldu. Bu yıl da 26 Temmuz- 1 Ağustos 2014 tarihlerinde İznik DSİ Eğitim Tesisleri’nde Prof.Dr. Şükrü Hatun ve Uzm.Dr. Gülcan Seymen Karabulut’un liderliğide yapılan yapılan kampa Kocaeli, Sakarya, Bursa, İstanbul, Afyon, Ankara, Balıkesir, Konya, Eskişehir ve Çanakkale illerinden 10-18 yaş arasında 74 çocuk ve onlara liderlik eden 10 deneyimli diyabetli olmak üzere 84 diyabetli çocuk genç katıldı.
Prof.Dr. Şükrü Hatun, kampta çocukların yanı sıra çocuk endokrin ve çocuk asistanları, çocuk ruh sağlığı hekimi, diyetisyen, hemşire, tıp ve hemşirelik öğrencisi ve psikologdan oluşan 24 kişilik kamp ekibin bulunduğunu belirterek şunları söyledi:
"24 kişilik bu ekip günün 24 saatini çocuklarla geçiriyor. Diyabetli çocuklar 6-8 kişilik gruplara ayrılarak deneyimli diyabetli abi ve ablalarının liderliğinde akran eğitimi modeli ile eğitiliyor. Bunun yanında günde 2 saat uzmanlar eşliğinde küçük gruplar halinde diyabet eğitimi yapılıyor. Çocukların diyabet bakım becerilerinin geliştirmelerinin yanı sıra esas yaşam güçlerinin arttığı ve bazı çocukların ilk kez kalçalarına ve karınlarına insülin yapmayı ve beslenme planlanmasında karbonhidrat sayımını kampta öğrendikleri görülüyor. Kampın adında yer alan 'Arkadaşım Diyabet' tanımlamasının çocukların diyabetle arkadaş olmalarını sağlama felsefesine dayanmakta ve kampın esas olarak çocukların diyabetle arkadaş olarak diyabetle barışık bir yaşam sürmelerine katkıda bulunuyor. Kampa katılan bir çok çocuk kendilerinin yalnız olmadığını hissettiklerini ve 30-35 yıl 'Tip 1' diyabetle sağlıklı bir şekilde yaşayan büyüklerini görünce geleceğe daha umutlu baktıklarını ifade eiyorlar."
"DİYABETE ARKANIZI DÖNMEYİN"
Dün sona eren kampın son gününde, her yıl olduğu gibi, Marmara Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı öğretim üyesi ve lise çağlarından beri 'Tip 1' diyabetli olan Doç.Dr. Oğuzhan Deyneli, 'Diyabetle Yaşam' başlıklı ve kendi yaşamını anlattığı bir konuşma yaptı. Konuşmasında diyabete yüzlerini dönme ve gerekenleri yapmanın önemini vurguladı. Doç.Dr. Deyneli, "Diyabetin arkanızı ona döndüğünüzde canavarlaşan bir hastalık olduğunu unutmayın" diyerek uyarıda bulundu.
TRABZONSPORLU BASKETBOLCU ALPER DE KATILDI
Kampın son gününde Trabzonspor basketbol takımında oynayan ve 6 yıldır 'Tip 1' diyabetli olarak başarıyla basketbol yaşamını sürdüren Alper Saruhan da, çocuklara konuşma yaptı. Alper Saruhan, televizyonlardaki ‘Survivor’ programlarındaki yaşamın değil diyabetli çocukların hayatının esas ‘Survival’ sıfatını hak ettiğini, kendi yaşamının diyabetli olarak başarılı bir sporcu olunabileceğini gösterdiğini anlattı. Saruhan, "Hedeflere ulaşmada diyabetin bir engel olmadığını, diyabeti bir eziklik olarak yaşamamaları gerektiğini, diyabetle arkadaş olarak tüm zorlukların aşılabileceğini" anlattı. Konuşmasının sonunda bu yıl Avrupa Kupası’nda final maçında giydiği formayı çocuklardan birisine armağan etti. Kamp, 31 Temmuz gecesi İznik Gölü üzerine 'Dilek Balonları'nın uçurulması ile son erdi.