Kolon Kanserinde erken teşhis önemli

Çalıkuşu, yaptığı açıklamada, kolon kanserinin tarama testleri ile kolaylıkla tespit edilebilen ve poliplerin çıkarılması ile de önemli oranda önlenebilen bir hastalık olduğunu ifade etti. Çalıkuşu, "Erken tanı konulduğunda başarı oranında çok ciddi bir artış gözleniyor. Örneğin ABD’de her yıl yaklaşık olarak 30 bin kişinin hayatı erken teşhis sayesinde kurtulabiliyor. Ancak ülkemizde hastaların sadece 5’te 1’ine erken evrede tanı konulabiliyor" dedi.

Kanserle ilgili bilinçlendirme çalışmalarının önemini vurgulayan Çalıkuşu, "Dünyada her yıl 1 milyon, Türkiye’de ise yaklaşık 6 bin kişi kolon kanserine yakalanıyor. Kolon kanseri ülkemizde erkeklerde akciğer, prostat ve mesane kanserinden sonra dördüncü sırada yer alıyor. Kadınlarda ise meme kanserinden sonra görülen ikinci kanser türü" diye konuştu.

Erken teşhis için 50 yaşından sonra kolonoskopi ve kan testi yaptırılması gerektiğine dikkat çeken Çalıkuşu, şunları kaydetti:

"Erkeklerde daha sık görülen kolon kanserine yakalananların yarısı hayatını kaybediyor. Hastalık özellikle 50 yaş sonrasında kendini gösteriyor. Kolon kanseri herhangi bir yaşta ortaya çıkabileceği gibi hastaların yüzde 90’dan fazlası 40 yaş üzerinde. Hastalığın en sık görüldüğü yaş ortalaması ise 60’lı yaşlar. Bu hastalıktan korunmak için özellikle bu yaşlarda yaptırılacak tarama testlerinin hayat kurtarıcı niteliği mevcut. 50 yaşından itibaren toplumdaki herkesin bir kez kolonoskopi ve daha sonra her yıl dışkıda kan testi yaptırması gerekiyor."

Kanser öncüsü polipin oluşma riskinin yaş ilerledikçe arttığını söyleyen Çalıkuşu, "Kalın bağırsak kanserlerinin yüzde 80’den fazlası, bağırsakta yer alan ’polip’ isimli yapılardan kaynaklanmakta. Polipler, bağırsağın iç yüzünde oluşuyor ve bağırsağın içine doğru uzanıyor. Kalın bağırsakta polip bulunma olasılığı yaş ilerledikçe artıyor. 50 yaş üzerindekilerin yüzde 25-30’unda, 70 yaş üzerindekilerin de yaklaşık yarısında polip görülüyor. 50 yaşından itibaren yapılan tarama testleri ile bağırsaktaki kanser öncüsü polipler tespit edilerek alınabiliyor. Düzenli sağlık taramaları yapıldığında toplumda kolon kanseri görülme oranında ciddi bir azalma yaşanıyor" şeklinde konuştu.

Kanser riskinin ihmal edilmemesi gerektiğinin altını çizen Çalıkuşu, şöyle devam etti:

"Alkol ve sigara kullanımı, birçok kanser türünde olduğu gibi kolon kanserinde de riski artıran faktörler arasında. Toplum, 4 Şubat Dünya Kanser Günü’nde kanser konusunda daha çok bilinçlenebilmeli. Kansere karşı erken tanı kadar zararlı alışkanlıkları azaltmak da önemli. Sağlıklı yaşam, tüm hastalıklarda olduğu gibi kansere karşı da faydalı. Bu yüzden toplum olarak kanser riskine karşı alınabilecek önlemleri ihmal etmememiz gerekiyor."