Komutanları, personelini fişlemek için çocukları kullanmış

28 Şubat post modern darbe sürecinde, komutanların, personelini fişlemek için kendi çocuklarını kullandığı ortaya çıktı. Komutanların, çocuklarını personelinin evine göndererek, “evde namaz kılınıyor mu, seccade var mı, duvarlarda dini resim, hadis asılı mı, televizyonda hangi kanalları seyrediyorlar? diye öğrendikleri belirtildi.

Komutanların çocukları aracılığıyla fişlenenlerden biri de Abdülcelal Başkaya. Astsubay başçavuşken, eşi başörtülü, kendisi namaz kıldığı için ordudan atılan Başkaya, “Aynı lojmanda kaldığım komutanım, çocuklarını evime gönderiyordu. Eşimin, benim namaz kılıp kılmadığını öğrenmek için. Bir gün çocuğun babasına rapor verdiğini kulaklarımla duydum.” dedi.

28 Şubat post-modern darbe sürecinde birçok asker, sivil, binlerce kişi 'irticacı, namaz kılıyor, eşi başörtülü, kefil olmuş' diyerek, basit disiplin suçlarıyla hukuksuz olarak ordudan atıldı, mesleklerinden uzaklaştırıldı. Bunlardan biri de Astsubay başçavuşken ordudan atılan Abdülcelal Başkaya.
1980'de Polatlı Topçu ve Füze Okulu'ndaki eğitimin ardından astsubay olarak göreve başlayan Başkaya, 17 yıl TSK'da hizmet ettiğini söyledi. 1994'de Muş Malazgirt'te namaz kıldığı, eşi başörtülü olduğu için sürekli takip edildiğini kaydeden Başkaya, “Kuvvet komutanımız olan Korgeneral Necati Özgen Paşa, adımı birliğe iletmiş. Takip edilerek, baskı altında tutulmam emredilmiş.” diye ifade etti.

Hiç disiplin cezası almayan Başkaya, ordudan atılmasına bir anlam veremediğini belirterek, “Disiplinsizlik gerekçe göstererek, çok sevdiğim askerlik mesleğinden ihraç edenler, kendileriyle çelişiyor. Madem ben disiplinsiz bir askerdim, neden bana 3 tane askeri birliğin vekaletini verdiler.” diye konuştu.

"ÖZGEN PAŞA İSTEMİŞ"

Malazgirt'te çarşıya yürüyerek gittiği için 5 gün oda hapsi verildiğini kaydeden Başkaya, şöyle dedi: “Alay komutanım Muharrem Karaduman, neden ceza verdiğimi merak ediyor musun? dedi. 'Ceza vermek istiyordunuz o yüzden' dedim. Komutan, bana, 'Kolordu Komutanı Necati Özgen Paşa istedi, sana ceza verdik.'' dedi.

"ÇOCUKLARLA BİZİ FİŞLETİYORLARDI"

Lojmanda kalırken, aynı binada oturdukları komşusu olan komutanın, çocuklarını evine göndererek kendilerini fişlettiğini anlatan Başkaya, şöyle konuştu: “Komşumuz olan komutan, çocuklarını sık sık bizim eve gönderiyordu. Amaçları eşimin, benim namaz kılıp kılmadığımızı öğrenmek. Çocuğun babasına (komutanımıza) bizim evle, yaptıklarımızla ilgili rapor verdiğini kulaklarımla duydum.” Evine gelen misafirlerin zile bastığı zaman kapıyı kendilerinden önce komşusu olan komutanın açtığını belirten Başkaya, “Evimizde bile takip ediliyorduk. Kim geliyor gidiyor izliyorlardı. Bu uygulamayı hangi kanuna dayanarak yaptılar?”

"PTT'DEN TELEFONLARIMI DİNLEMİŞLER"

Sivil olduğu bir gün, küçük bir çocuğun yanına gelerek, 'Abdülcelal astsubay sen misin?' diye sorduğunu aktaran Başkaya, “Çocuğu PTT müdürü göndermiş. Telefonlarımın dinlenmesi için komutanlarım talimat vermiş. Bunları çocuk bana anlattı. Şaşırdım kaldım.” diye ifade etti.