Konukoğlu, Agid’in Konuğu Oldu

SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, Anadolu Girişimci İşadamları Derneği’nin (AGİD) konuğu olarak Adana Hilton Otel’de ‘Ufku Zorlayanlar’ isimli paylaşımda bulundu.

Adana Vali Vekili Durmuş Gencer, Belediye Başkanı Vekili Zihni Aldırmaz, Yüreğir Belediye Başkanı Mahmut Çelikcan, Ticaret Borsası Başkanı Muammer Çalışkan, Anadolu Sanayici ve İşadamları Federasyonu Başkanı Ahmet Coşkun ve AGİD Başkanı Seyfettin Alpat ile 500 dolayında AGİD üyesinin katıldığı toplantı, SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu’nun görsellerle desteklenen özgeçmişinin ekranda izlenmesi ile başladı.

Gaziantep’in başarısına değinen Konukoğlu, “Gaziantep elbirliği ile bugünlere geldi. Her şeyi tartıştık ama tek ses olarak ortaya çıktık. Tek ses olursanız yapamayacağınız ve yaptıramayacağınız hiçbir şey olmaz” diyerek ortak akla vurgu yaptı.

PAYLAŞMANIN ÖNEMİ

Bu tür toplantıları, paylaşmaya vesile olarak gördüğüne dikkati çeken Konukoğlu, bilgi paylaşımını bir anlamda ‘Bilginin zekatı’ olarak tanımladı. ‘Paylaşmak, mutluluktur’ anlayışıyla hareket edilmesi ve herkesin kazancı oranında hayır işleri yapıp, zekat vermesi gerektiğini kaydeden Konukoğlu, şöyle devam etti:

“Bilgi paylaşılmadığı takdirde hiç kimse için değer ifade etmez. Ölenle birlikte toprak olur. Bundan dolayı herkes topluma yararlı olacağına inandığı bilgileri, toplumun çıkarı için paylaşmalı. Bilgi paylaşımı, bilginin zekatıdır. Zekat malın sigortasıdır. Nasıl ki, hamura katılan karbonat hamuru kabartırsa, zekat da varlığını artırır. Hayır işleri ve zekat dağıtımı bir anlamda öbür dünyaya EFT işlemidir. Siz EFT işlemiyle gönderdiğiniz parayı görmüyorsunuz ama o paranın yerine ulaştığından şüpheniz yok. İnanan insan, yaptığı iyiliklerin ve hayrın karşılığını mutlaka alacaktır. Zekatınızı tam verin, gününde verin, dürüstlükten ayrılmayın.”

SANİ KONUKOĞLU VAKFI

SANKO olarak sosyal sorumluluk hizmetlerini yürütmek amacıyla 1989 yılında Sani Konukoğlu Vakfı’nı kurduklarını kaydeden Konukoğlu, yapılan hizmetleri şöyle özetledi:

“Onlarca yıldır yaptığımız sosyal sorumluluk hizmetini, kurumsal kimliğe kavuşturduk. Bin 500’ün üzerinde üniversite öğrencisine burs veriyoruz. Burs alan öğrencilerden tek dileğimiz var. Ekonomik durumları iyi olduğunda, ailesinin geçimini sağladıktan sonra en azından bir öğrenciye burs vererek okumasını sağlamaktır. Bunu yapanların bize karşı hiçbir gönül borcu kalmaz ve ekonomik olanağı olmayan zeki öğrenciler, yükseköğrenim yapma fırsatı bulur.

Her yıl 35 bin aileye gıda yardımı yapıyoruz. 20 bin öğrenciye kırtasiye ve kıyafet yardımı gerçekleştiriyoruz. Şimdiye kadar birisi eğitim fakültesi, diğeri tekstil mühendisliği binası olmak üzere 18 okul yaptırıp Milli Eğitim’e devrettik, Gaziantep Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nin temelini attık, 4 okul yapmak için protokol imzaladık. 9 cami yaptırdık, onuncusu sırada. Herkes olanağı ölçüsüne toplumla paylaşırsa, o ülkede birlik ve dirlik olur.”

“Türkiye bugün dimdik ayaktaysa bunun bir nedeni de akrabalar arasında var olan yardımlaşma anlayışıdır. Milletimiz hiçbir şeyi olmasa da ekmeğini paylaşarak akrabalarının, komşularının sofra açmasını sağlar” diyen Konukoğlu, gelenek göreneklerin toplumsal dayanışmaya katkısını dile getirdi.

SANKO HOLDİNG

Temeli 1904 yılında atılan SANKO’nun tarihsel sürecine değinen Konukoğlu, 1994 yılında babası Sani Konukoğlu’nun vefatı sonrasında yönetim kurulu başkanlığı görevini üstlendiğini anımsattı.

Babasından tekstil sektöründe 7 bin çalışanla devraldıkları SANKO’yu, kardeşleriyle el ele vererek 12 sektörde yaklaşık 14 bin kişinin istihdam edildiği büyüklüğe eriştirdiklerini vurgulayan Konukoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Çıraklıktan başladığım çalışma hayatımda bu yıl yarım asrı, 50. yılı tamamlıyorum. Yıl sonunda SANKO Holding Yönetim Kurulu görevini kardeşime bırakıyorum. İnsanlar vakti geldiğinde, yeri geldiğinde gitmesini bilmeli. Sağlığında o masayı bırakmalı ki, kendisine ihtiyaç olduğunda sonradan gelenlere yol göstersin. Türkiye’de şirketlerin uzun ömürlü olmamasının bir nedeni de bu. Şirketlere bakıyoruz; 2. kuşaktan sonra sarsıntı başlıyor, 3. kuşakta sıkıntı büyüyor, hatta şirket bitiyor. Bundan dolayı görev değişimleri başta olmak üzere her aşama yazılı veya sözlü kurala bağlanmalı. SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanlığı’ndan ayrıldıktan sonra Sani Konukoğlu Vakfı ve SANKO Üniversitesi’nin yönetimini üstleneceğim. Sosyal ağırlıklı çalışmalara öncelik vereceğim.”

“TEKSTİL ÖNEMİNİ KAYBETMEZ”

Katılımcıların sorularını da yanıtlayan Konukoğlu, Türkiye’de tekstil sektörünün hiçbir zaman bitmeyeceğine işaret etti. Konukoğlu, “Tekstil ölüye de gerek, diriye de. Doğan da tekstil ürününe sarılıyor, ölen de. Pamuk üreticisi olduğumuzdan dolayı tekstil bizim için daha anlamlı. Tekstilin tarihsel sürecine baktığımızda bu sektördeki avantajımızı daha iyi görüyoruz. Hepinizin bildiği üzere bir zamanlar tekstil denilince İngiltere akla gelirdi. Daha sonra bayrağı Fransa devraldı. Ne zaman ki bu ülkelerin sömürgeleri ellerinden gitti, tekstil sektöründe de bittiler. Daha sonra tekstilde önderliği alan İtalya ve ardından Türkiye, başarıyla sektörde yer alıyor. Pamuk üreticisi olduğundan dolayı kolay kolay da bayrağı kimseye devretmezler. 2000’li yıllara girilirken herkeste Çin korkusu vardı. Hep söyledim, yine söylüyorum. Her Çinli bir tane fazla giysi giymeye başlarsa, ithalatçı olur demiştim, oldu da. Biz, Çin’e tekstil ürünü ihraç ediyoruz. Gün gelecek her ülkenin tekstili ancak kendine yeter olacak. Türkiye tekstilde marka olmuştur, daha da iyi olacaktır” dedi.

Bir soru üzerine, tarım arazilerinin miras yoluyla bölünmesinden dolayı verimli üretim yapılamadığını, sektörde tarım makineleri kullanımının yeterli olmadığını anlatan Konukoğlu, tarım arazilerinin bölünmemesi için düzenleme yapılmasını istedi.

İŞİN HİLESİ DÜRÜSTLÜKTÜR

“Rahmetli babam, ‘İşin hilesi, dürüstlüktür’ derdi. “Dürüst olan her zaman kazanır” diyen Konukoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

“Çok kazanmak isteyenin dürüst olması yeterli, dürüstlük dışında başka bir yöntemi denemesine gerek yoktur. Mutlu olmanın yolu, daha başarılı olanları örnek almak, sahip olduklarınıza sahip olamayanları görüp şükretmek ve zekat verip, hayır işleyerek toplumla paylaşmaktır. Paylaşmak, mutluluktur. Hiçbir zaman ‘geç kaldım’ demeyin. Bir işe başlamak için hiçbir zaman geç kalınmamıştır. Babam, ‘Başladığın gün, en erken gündür’ derdi.”