Körfez İlçelerindeki Çöplüklerde Yangın Eksik Olmuyor

Balıkesir’in Edremit, Burhaniye ve Havran ilçeleri katı atık alanlarındaki çöplüklerde devamlı yangın çıkması çevrecilerin tepkilerine sebep oluyor.Balıkesir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Amirliği ekiplerini süratle müdahale ettiği çöplük yangınları içten içe günlerce yanıyor. Onlarca ton su harcanırken hava kirliliğine neden oluyor. Burhaniye’de, Edremit Altınoluk’ta ve Havran’da ki çöplüklerde ufak çaplı da olsa bir ay içinde defalarca yangın çıkıyor. Altınoluk’ta geçtiğimiz hafta çıkan yangın ormanlık alana sıçramadan söndürülürken ekiplerin mücadelesi bir haftanın üzerinde sürüyor.Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan, “Kıyı Balıkesir’in ihtiyacı olan modern çöp depolama ve ayrıştırma tesisi, tüm kıyı ilçelerinin ortaklaşa kullanabileceği en uygun alana, vakit geçirilmeksizin inşa edilmelidir. Bu çağda, artık “çöp” yoktur, sadece “atık” vardır. Atıklar ise, kaynakların kıt olduğu dünyada, geri dönüştürülmesi gereken iktisadi değerlerdir. Bu hem ülkemize ve hem de insanlığa karşı önemli bir görevdir. Organik atıkları kompost yapmak, kağıt ve kartonları, petleri ve tenekeleri dönüştürmek mümkündür. Atıkların azaltılması, yeniden kullanılması ve dönüştürülmesi için gerekli çok yönlü çalışmalar sürdürülmeli, atıklar kaynağında ayrıştırılarak toplanmalıdır” dedi.Doğan şunları söyledi:“Yetkilileri bir sene önce uyardık Altınoluk’ta yine yangın çıktı. Ancak eski çöp alanları denetlenmediği, ulaşımı engellenmediği ve en önemlisi de rehabilite edilip “çöplük” olmaktan çıkartılmadığı için, ne yazık ki kaçak olarak kullanılmaya devam ediliyor. Vatandaşlar götürüp eskisini ve atığını boşaltıyor, inşaatçılar malzeme atıklarını atıyor ve hatta beldede budama yapılan park ve bahçelerinden çıkanları dahi Belediye araçları getirip buraya boşaltıyor. Eski dönemden kalan plastik ve petlerin üzerine yığılan dallar, ağaçlar ve eski eşyalarla, yangına elverişli bir ortam hazırlanıyor. Sonunda yoldan geçenlerin attığı bir izmaritin veya çöp toplayanların yaktığı bir ateşin, kuvvetli bir rüzgarla birleşerek yangına neden olması kaçınılmaz hale geliyor. Belki de birileri kasıtla tutuşturuyor bu alanı. Sadece üstten tutuşmuyor bu malzeme, plastikler içten içe günlerce kötü dumanlar saçarak yanmaya devam ediyor. O nedenle de su söndürmeye yetmiyor yangını, toprakla boğmak gerekiyor. Çıkan dumanlarla bizler de zehir soluyoruz. Bahçemizde, balkonumuzda oturamıyoruz. Yangın hem tüm canlıları ve hem de halkın kültürel değerlerini tehdit ediyor. Buralarda daha önceden yığılmış olan ve tamamı plastikler ile pet şişelerden oluşan devasa bir kütle yanmıyor sadece. Zeytinler ve çam ağaçları da yanıyor. Bizler de zehir soluyoruz. Tedbir alınmalı”.