Az sonra okuyacağınız işkence yöntemleri kanınızı donduracak, belki de okumayı bırakmak zorunda kalacaksınız.
İşte tarihin karanlık yüzünü gözler önüne seren ölümden beter işkence yöntemleri...
Çukur:
Suçlu, fıçı veya önceden hazırlanan çukurun içine konur, tıkabasa yemek yedirilirdi. Dışkısını yapamayan kurban, fıçı veya çukurun içine dışkısını yapmaya başlayarak zamanla çürümeye başlardı.
Kazığa oturtma:
15nci yüzyılda Romanya
da uygulanan bir teknik. Kazıklı Voyvoda tekniği olarak da bilinen bu yöntemde suçluyu ucu sivri bir kazığa turtuyorlar.
Yahuda kazığı:
En dehşet verici tekniklerden bir tanesi. Suçlunun anüsü veya kadınsa eğer vajinası piramid şekilli bir üçgen taburenin üzerine gelecek şekilde yerleştiriliyor.
Yahuda kazığı:
Suçlu yukarıdan aşağıya baskı yapacak bir şekilde iplerle bağlanıyor. Çıplak olan suçlunun ayaklarına da ağırlık bağlanıyor. Sonuç acı çekerek ve birkaç gün sürünerek ölüm!
Tabut işkencesi:
Suçlu insan vücudu şeklinde yapılmış metal bir kafes içine yerleştiriliyor. Bu kafes de bir ağaca veya duvara asılıyor.
Tabut işkencesi:
Suçlu eğer kiloluysa dar bir kafese, zayıfsa da geniş bir kafese konuyor. Kafes özellikle güneşin altına denk gelecek bir şekilde konumlandırılıyor. Kuşlar ve akbabalar suçluların etine saldırıyor. Zaman zaman çevredekiler taş da fırlatıyor.
Askılı işkence aleti:
En acı verici tekniklerden biri. Tahta çerçeveler üzerine sabitlenmiş ipler suçlunun kollarına ve bacaklarına takılıyor. Alete eklenmiş kolu çevirdiğinizde suçlunun kemikleri büyük bir sesle ve acı çektirerek kırılıyor. Bazı organlar da vücuttan anında kopuyor.
Göğüs kerpeteni:
Kadınlar üzerinde uygulanan bir teknik. Acı vermek için tasarlanmış bu işkence aleti, kadınların göğüslerini anında vücutlarından koparıyor.
Göğüs kerpeteni:
Ve kan kaybından öldürüyor. Genellikle zina ve kürtaj suçlarında kullanılıyor.
Kemik kıran tekerlek:
Catherine tekerleği olarak da bilinen bu yöntemde suçlunun kol ve bacakları tahta bir tekerlek üzerine bağlanıyor. Tekerlek döndükçe işkenceci demir bir sopayla suçluya vuruyor. Darbenin etkisiyle kol ve bacak gibi organlar parçalanıyor.
Testere işkencesi:
En yaygın tekniklerden biri. Evlerde bile kolayca kurulabilen bu yöntemde suçlu kafası yere gelecek şekilde ayaklarından bağlanıyor. Böylece beyne kan basıncı artıyor. Bütün kan beyne akınca suçlu bacaklarının arasından kesilmeye başlanıyor. Zina, hırsızlık ve cinayet suçlarında kullanılıyor.
Kafa presi:
En çok kullanılan tekniklerden bir diğeri kafa presi tekniği. Suçlunun çenesi düz bir zemine konuyor ve kafasının üzerinden demir bir kemer geçiriliyor.
Kafa presi:
Yavaş yavaş sıkıştırılan suçlunun önce dişleri kırılıyor ardından da bütün kafa eziliyor. Bu teknik suçluları itiraf ettirmek için de sıkça kullanılıyordu.
Burun işkencesi:
Yün bir ipliğin çeşitli yerlerine düğüm atıyorlar, düğümlerin aralıkları eşit olacak. İpliği suçlunun burnundan sokup, ucunu ağzından alıyorlar. İpliğin bir ucu ağızda, diğer ucu burunda... İki ucunu tutup ani hareketlerle çekiyorlar.
Çarmıha germe:
Mahkûm anadan doğma soyulur, kollar ve bacaklar açık, bir çarmıh üzerine sımsıkı bağlanır, omuz başları, butları ve kaba etleri bıçakla oyularak buralara gayet iri yağ mumları dikilir ve yakılır, çarmıh üzerindeki mahkûmla beraber bir devenin üzerine konularak şehirde dolaştırılır, teşhir edilir.
Çarmıha germe:
Mahkûmun canı pek olup ölmezse akşamüzeri asılırdı.
Sandal işkencesi:
Bu eşine az rastlanır ve iğrenç işkence biçimi eski zamanlardan kalma ve o zamanlarda bile nadiren uygulanmış gibi görünüyor. Plutakhos, İran tiranı Artakserkses'in Mithridates'i bu yolla öldürdüğünü anlatır. Tarihçinin anlattığına göre, en az on yedi gün can çekişmiş. Uygulanan işkence şöyle: Aynı ölçü ve biçimde iki sandal alındı. Kurban, başı ve ayakları yanlardan çıkacak biçimde, birine sırtüstü yatırıldı. Sonra ikinci sandal ters çevrilip bunun üstüne örtüldü. Ayakları ve başı dışarıda kalan suçlunun gövdesi bu şekilde kapatıldı. Sonra yiyecek verildi ve reddederse kurbana verilenleri kabul edinceye kadar iğne batırıldı. İkinci aşama bal ve sütü karıştırıp ağzına doldurmak ve yüzüne sıvamaktı. Bu halde güneşin altına bırakıldı, saatler, günler geçti. Ve böcekleri ısırmalarından mahkûm çılgına döndü.
Anüse kızgın demir:
25 Ocak 1327'de tahta çıkan III. Edward, Gloucestershire'daki Berkeley Şatosu'nda hapsedildi. Kaçmaya kalktıysa da yine yakalandı ve 21 Eylül 1327'de, anüsüne kızgın bir ocak demiri sokularak öldürüldü. Oldukça dehşet verici öldürme yöntemi, kralı, homoseksüelliği için cezalandırmak ve ‘suçu' gizlemek için yapıldığı sanılıyor.
Göz kapağı kesme:
Moğol İmparatoru Cengiz Han, mezarını hiç kimselerin bulamayacağı bir yere yaptırmak için iki bin kişi görevlendirmiş. Mezar bittikten sonra bu görevlileri çöle sürüp hepsinin göz kapaklarını kestirmiş, sırtüstü yere bağlatmış. Güneşin bağrında göz kapakları olmayınca gözler patlayıp akıyor. Yani öylesine azametli bir sır mevzuuu. Bu ölümlerin ardından bu görevlileri çöle getiren yüzlerce görevlinin de başı kesiliyor.
Deri yüzme:
Suçlu kişini derisi yüzülür, derisiz bir şekilde denize atılırdı.
Deve derisi:
Suçlu elleri bağlı bir şekilde güneşin altına yatırılır ve saçları kazınırdı. Saçları kazındıktan sonra kafasına deve veya keçi derisi geçirilir, yavaşça eriyerek suçlunun kafasına yapışırdı. Daha sonrasında saçlar dışarı çıkamayarak, içeri doğru çıkmaya başlardı ve kafatasına geri dönüp beyne ulaşmasıyla suçlu kişi ölürdü.
Fare işkencesi:
Suçlu olan kişi çıplak bir şekilde ortası delik olan bir sandalyeye oturtulur ve kase alttan yavaş yavaş ısıtılırdı. Sıcak ortamlarda hareketlenen fare, çıkacak bir yer bulamadığı için makat deliğinden kemirmeye başlayarak iç organlara doğru girerdi.
Hadım etme:
Osmanlı zamanında tecavüzcüler hadım edilirdi. Kanunname'nin 26. emrinde " kız ya da oğlan kaçırıp tecavüz edenin cinsel organı kesile…” ibaresi yer almaktaydı.
Diş ve tırnak sökme...
Penis deliğine domuz kılı sokma
Kurbanı tuz içinde bekletme:
Kurban günlerce ıslak tuz doldurulmuş bir çukur içinde beklitilir ve sonrasında birden soğuk suya atılırdı. Hücrelerin birdenbire şişmesi ile şok etkisi yaratılırdı.
(ListeList.com)