HABER

'Korkuyorum'

Batman'da gazeteciyken beş arkadaşı ve dayısı Hizbullahça öldürülen BDP'li Yıldız "Onların tahliyesiyle korku döndü" diyor.

'Korkuyorum'

Radikal'in haberinde, BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız, Hizbullah cinayetlerinin en yoğun yaşandığı günlerde, bu örgütün kalesi sayılan Batman’da Yeni Ülke gazetesinin muhabiri olarak çalıştı.

[

****](https://www.mynet.com/hizbullahin-kacis-plani-110100550957?utm_source=mynet&utm_medium=www&utm_campaign=home_haber_image)

[

****](https://www.mynet.com/hizbulabbas-baglasan-durmaz-110100550844)

[

](https://www.mynet.com/imza-vermeyen-saniklar-tutuklanacak-110100550929)

[

](https://www.mynet.com/kayip-hizbullahcilarin-evine-baskin-110100550909)

Hizbullah’ın hedefindeki Yıldız, beş arkadaşını kaybetti. Kendisi ise İstanbul’a kaçarak canını kurtardı. Ancak, Yıldız’ı şehirden kaçıran dayısı Sabri Daş, Hizbullah vahşetinden kurtulamadı. Yıldız, “Şu anda ben de dahil bütün kent, o günlerin tekrarlanacağının tedirginliğini yaşıyoruz” diyor.

‘Örgütleniyorlar’

BDP’li Yıldız, Batman’da örgütün o yıllarda İslami hassasiyeti olan kesim arasında taban bulduğunu belirterek, “Batman’da bir süredir bu tabanın, ciddi şekilde örgütlendiğini biliyoruz. Bence Kürtleri tekrar çatıştırmak için serbest bırakıldılar” dedi.

Tahliyelerle bölgede tedirginliğin başladığını söyleyen Yıldız, “Babalarını, kocalarını, akrabalarını, arkadaşlarını yitiren bizler, aynı günlerin tedirginliğini yaşıyoruz. Çünkü yakınlarımızın katili olan insanlar bir yargılama sonuçlanmadan sokağa dönüyor. Umarım aynı şeyler tekrarlanmaz. Şu anda insanların kafasında, ‘Devletin gözetiminde katiller bırakıldı’ düşüncesi var. Bizdeki yansıması bu” diye konuştu.

Hizbullah’ın infaz imzası

“O günleri kelimelerle anlatmak çok zor” diyen Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: “Evinden çıkan takip ediliyor. Arkasından yaklaşıp, enseden Takarof marka silahla vurularak öldürüyor ve yürüyerek gidiyorlardı. Bu imza gibi olmuştu. Akşama bir iki saat kala Batman’da sokakta kimse kalmazdı. Hastalıklı bir ruh hali vardı Batman’da. Hiçbirimiz normal değildik. Kimse bir saat sonra hayatta kalıp kalamayacağını bilemiyordu. Yürürken sürekli sağına, soluna, arkasına bakan, bunu bir tik haline getiren insanlarla doluydu sokaklar. Ben halen farkında olmadan bunu yaptığımı hissederim.”

Bu cinayetlerin başladığı 1991 yılında Yeni Ülke gazetesinin Batman muhabiri olarak çalıştığını söyleyen Bengi Yıldız, çalışma arkadaşları Cengiz Altun, Yahya Orhan, Hafız Akdemir, gazetenin dağıtıcısı ve dayısı Sabri Daş’ı Hizbullah cinayetlerinde kaybettiğini söyleyerek o günleri şöyle anlattı:

“Çalışma arkadaşlarımız yanımızda öldürülüyordu. Cengiz Altun ile birlikte Hizbullah’ın çok aktif olduğu bir endüstri meslek lisesine giderek, haber yaptık. Birlikte son haberimiz oldu.

Ayrıldıktan hemen sonra öldüğünün haberi geldi. Arkasından Yahya Orhan.. Bu konularda yaptığı bir iki haberin ardından cesedi bulundu. Gazete dağıtımcısı, arabasıyla birlikte yakıldı.

Benim için en trajiği dayımın öldürülmesi. Çünkü, dayımın öldürülmesinin benimle de ilgisi olabileceğini düşünüyorum. Batman’da cezaevinde altı ay kaldım ve tahliye oldum. Peşime düştüklerini fark ettim. Bir hafta boyunca sürekli mahalle, ev değiştirdim. Batman’dan çıkışın yollarını ararken, dayım beni bir gece Diyarbakır’a kaçırdı.

‘Dayımın ölümü’

Ben Diyarbakır’dan İstanbul’a giderek canımı kurtardım. Ama iki gün sonra dayım sokak ortasında aynı şekilde öldürüldü. Hep kendi kendime sorarım, ‘Dayım beni götürdüğü anlaşıldığı için mi öldürüldü?’ diye. Kendimi hep suçlu hissederim.”

En Çok Aranan Haberler