Center for Economics and Business Research’e (CEBR) göre Çin, 2028 yılında dünyanın en büyük ekonomisi haline gelebilir. Bu tarih, öngörülenden beş yıl daha erken. Hindistan ise 2030 yılında dünyanın üçüncü en büyük ekonomisi olacak.
Birçok Avrupa ülkesi koronavirüs nedeniyle kapanırken, Çin salgının vurduğu ilk ülke olmasına rağmen aldığı hızlı ve katı önlemlerle salgını kontrol altına alabildi. Bu sayede ülke ekonomik resesyondan kaçındı.
BBC News haberine göre, CEBR’in her yıl Noel’in ertesi günü ekonomik lig tablosu yayınlıyor. Çin’de 95.000 koronavirüs vakası ve 4.700’ün üzerinde ölüm yaşandı. ABD’de ise 19 milyon vaka ve 332.000 Covid ilişkili ölüm yaşandı. Sonuç olarak ABD ekonomisi salgından son derece kötü etkilendi.
ABD’deki mali teşvik paketlerine rağmen son zamanlarda yaşanan anlaşmazlıklar ve Trump’un ekonomik yardım tasarısı yasalaştırmadaki başarısızlığı yeni yılda 14 milyon insanı işsizlik yardımından yoksun bırakabilir.
ABD’de ekonomik rahatlama tasarısı 900 milyar dolar değerindeydi ve aylar süren tartışmalar sonrası kongre tarafından onaylanmıştı. Ancak Trump bu tasarıyı imzalamayı reddetmişti ve tasarıdaki 600 dolar yerine 2.000 dolar yardım vermek istediğini söylemişti, ancak kongredeki Cumhuriyetçiler değişikliği kabul etmedi.
CEBR raporuna göre ABD ekonomisi 2022’den 2024’e kadar yılda yaklaşık %1.9’luk bir sıçrama yaşayacak ve bu rakam sonrasında %1.6’ya düşecek.
Öte yandan, Çin’in ekonomik büyümesinin 2025’e kadar %5.7 olacağı ve 2026 ile 2030 yılları arasında da büyüme oranının %4.5 olacağı öngörülüyor.
Çin, yalnızca katı salgın önlemlerinin faydasını görmekle kalmadı; aynı zamanda politikalarını daha da sertleştirdi ve belirli sektörleri hedefine koydu.
CEBR Başkan Yardımcısı Douglas McWilliams, BBC News’e yaptığı açıklamada Çin’in bazı alanlarda merkezi kontrole sahip olmaya çalışıyor gibi göründüğünü; ancak diğer alanlarda serbest piyasa ekonomisine sahip olduğunu söyleyerek “Özellikle de ilerlemesine yardımcı olan teknoloji gibi alanlarda serbest piyasa ekonomisine sahip” dedi.
Ancak finansal açıdan Çin’in nüfus büyüklüğü göz önüne alındığında dünyanın en büyük ekonomisi haline gelse dahi, ortalama bir Çinlinin ortalama bir Amerikalıdan daha fakir kalacağı düşünülüyor.