Vücuda giren hastalık yapıcı mikrop ve virüsleri ortadan kaldırmak için savaşan bağışıklık sistemi, zaman zaman çeşitli faktörlerden etkilenerek zayıf duruma düşebilir ve buna bağlı olan bazı hastalıkların ağır veya tekrar tekrar yaşanmasına neden olabilir. Bağışıklık sisteminin güçlenmesinde yaşam tarzının etkili olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuba Örnek, “Bağışıklık sistemini baskılayan, zayıf düşüren faktörler; hatalı beslenme alışkanlıkları, hareketsiz yaşam, sigara, uyku düzensizliği ve stres. Bunların varlığı halen devam ederken bağışıklık güçlendiren takviyeler hiçbir işe yaramaz. Doğru kişiye doğru takviyeler, yaşam tarzınızda sağlıklı yaşama dair değişiklikler yapılandırıldığında bağışıklık gücünüzü katlar” açıklamasında bulundu.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuba Örnek, özellikle Coronavirus salgınına mağruz kaldığımız bu günlerde bağışıklık sistemimizi güçlü tutmanın önemine değinerek, bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için önerilerde bulundu.
Bağışıklık güçlendirici beslenme önce dengeli beslenme ile başlar. 4 besin grubundan yeterli derecede beslenilmeli. Bunlar; süt ve ürünleri, et grubu, sebze-meyve grubu ve tahıllardır. Bu gruplar içerisinde enfeksiyon ile baş etme konusunda çok başarılı besinler var. Özellikle rengarenk çeşitli sebze ve meyveler çeşitli antioksidan ve lif içerikleri nedeniyle kıymetli. Özellikle soğan, sarımsak, lahanagiller, turpgiller, brokoli, nar, portakal, avokado başta olmak üzere tüm sebze meyvelere beslenme programınızda çeşitli olmak üzere yer vermelisiniz. Sebze ve meyvelerin bağırsaklarımızdaki yararlı bakteriler olan probiyotiklerin çoğalmasına yardımcı olması özelliği de savunma sistemimize güç katar. Probiyotik sayımızı arttırmak için yoğurt, kefir, turşu, sirke gibi fermente ürünlerden faydalanacağımız gibi probiyotik-prebiyotik takviyelerden de doktor ve diyetisyeniniz uygun görürse kullanabilirsiniz.
Karbonhidrat olarak basit yani sofra şekeri ve şekerle yapılan yiyeceklere ihtiyacımız olmadığı gibi bağışıklık sistemimizi de baskılar. Dolayısıyla kompleks karbonhidrat yani rafine edilmemiş, kepekli, kabuklu tahıllar tercih etmeliyiz. Örneğin tam buğday ekmeği, yulaf ve bulgur.
Bağışıklık sisteminin salgıladığı antikorlar protein yapıdadır. Protein alımınızı yeterli düzeyde tutmalısınız. Et, tavuk, balık, hindi, yumurta, süt ürünleri, bakliyatlar protein içerir. Ayrıca bu grupta çinko minerali direncimizi arttırmamızda yardımcı olur.
Omega 3 yağ asitleri de bağışıklık sistemimizi güçlendirmede önemli rol oynar. Başta balık olmak üzere semizotu ve cevizde de bulunur. Balık tüketiminiz ızgara veya fırında olmalı. Haftada 3 porsiyon öneriyoruz. Tüketemiyorsanız balık yağı kapsüllerini doktor veya diyetisyeninize danışarak tüketebilirsiniz.
Zerdeçal son zamanlarda üzerinde en çok çalışma yapılan bitkilerden biri. Bağışıklık sistemini harekete geçirdiğini biliyoruz. Baharat olarak karabiberle birlikte çorbalarınızda kullanabilirsiniz. Zerdeçal, zencefil içeren şekersiz pastillerden de yararlanabilirsiniz.
Yağlı tohumlardan ceviz, fındık ve badem E vitamini, bitkisel yağ asidi ve çeşitli mineral içeriği bakımından faydalı. Yağ çeşidi olarak özellikle zeytinyağı, hindistan cevizi yağı, avokado yağları güçlü antioksidanlardır.
D vitamini düzeylerinizi arttırmak için güneşten yararlanın. Doktor önerisiyle gerekiyorsa takviyelerinizi kullanın.
Bol su tüketimi vücuttaki toksinlerden arınmak ve metabolizmayı canlandırmak için önemli.
Vücut direncinizi arttıracak örnek bitki çayı olarak; yeşil çay+ adaçayı+ 1 çay kaşığı doğal bal karıştırarak günde 2 fincan tüketebilirsiniz. Ihlamur, rezene, zencefil, kuşburnu çayları da önerilebilir.
Semizotu
Haşlanmış nohut / maş fasulyesi
Kuru domates
Kırmızı kapya biber
Haşlanmış karabuğday
Ceviz
Havuç
Kırmızı pancar
Nar taneleri
Limon/ sirke
Zeytinyağı