MUŞ'un merkeze bağlı Bostankent Köyü'nde yaşayan Ali Rıza Eldemir'in 'kot taşlama' olarak bilinen silikosizin 47'nci kurbanı olması, aynı hastalıktan ölümlerini bekleyen 9 köylüsünü endişelendirdi.
Muş'tan İstanbul'a 2000 yılında iş bulma umuduyla giden 27 yaşındaki Ali Rıza Eldemir, kot taşlama atölyesine girdi. Esenyurt ve Gaziosmanpaşa Küçükköy’deki farklı atölyelerde 2005 yılına kadar kot kumlayan Eldemir, kaçak atölyeler kapanınca köyüne döndü. 2009 yılında silikozise yakalandığını öğrenen Eldemir, son bir yıldır köyünde oksijen tüpüne bağlı şekilde yaşayordu.
Evli ve çocuğu olmayan Ali Rıza Eldemir, şikayetlerinin artması üzerine İstanbul Yedikule Göğüs Hastalıkları Hastanesi'ne kaldırıldı ve 11 Ekim günü hayatını kaybetti. Bostankent köyüne getirilen Ali Rıza Eldemir'in cenazesi, dün (12 Ekim) gözyaşları arasında toprağa verilirken, aynı hastalıktan yatanların endişelerini artırdı.
AYNI AİLEDEN 4 KİŞİ SİLİKOZİS Bostankent'in silikosiz hastaları Resul Boz (21), Mehmet Eser (23), Cengiz Parlak (23), İrfan Gültekin (26), Medeni Tekin (26), Ömer Sevinç (27), Nuri Tekin (28), Ali Rıza Tekin (31), Mehmet Emin Tekin (38) arkadaşları Ali Rıza Eldemir'in mezarı başında dua ettiler. Köyde yaşayan ve amca çocukları olan Tekin ailesinin 4 bireyi ise mezar başınrda diğer arkadaşlarıyla birlikte "Biz de bu yolun yolcusuyuz. Ölümü bekliyoruz. Yapacağımız başka şey yok" dediler..
"BEN NASIL OLSA ÖLECEĞİM AİLEMİN GELECEĞİNDEN ENDİŞE EDİYORUM" 2002-2006 yılları arasında kot taşlamada çalıştığını belirten Mehmet Eser, köyde aynı hastalıktan yakınanların olduğunu vurduladı. Mağdur durumda olduklarını bildiren Mehmet Eser, "Bizlere maaş bağlanması için hastalığın yüzde 15'e seviyeye ulaşmış olması yolunda rapor almak gerekiyor. Zaten yüzde 15'e ulaşan hasta ölüyor. Solunum güçlüğü çekiyorum. Bu yüzden solunum tüpüne bağlı yaşıyorum. Evliyim bir çocuğum var. Babam çoban, başka gelirim yok. Ben nasıl olsa öleceğim ailemin geleceğinden endişe ediyorum. Devlet bizlere el uzatsın" dedi.
"ŞİMDİ BEN DE ÖLÜMÜ BEKLEYEN BİR ADAYIM" Arkadaşlaşının mezarı başında konuşan Cengiz Parlak ise kot taşlamada 6 yıl çalıştığına işaret etti. Çalışırken bu işin bu kadar ölümcül olduğunu bilmediklerini ifade eden Parlak, yetkililerin uyarıda bulunmadığını ileri sürdü. Cengiz Parlak, "Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının yanı sıra belediyeler de bu atölyelerin çalışmasına göz yumuyor. Bizde yoksulduk, cahildik ve köyde işimiz yoktu. İstanbul'a çalışmak için bir arkadaşımız gitti onun tavsiyesi üzerine bizlerde gidip çalıştık. Şimdi bende ölümü bekleyen bir adayım" diye konuştu.
Öte yandan ölen Ali Rıza Eldemir'in kuzeni Osman Eldemir, bir canı toprağa verdiklerini başka canları toprağa vermek istemediklerini belirtti. Osman Eldemir, "Hastalara sahip çıkılsın" dedi.
KOT TAŞMALA NEDİR? Taşlama, kotların beyazlatılması, eskitilmiş görünümü verilmesi için, kumun, kuru hava kompresörleriyle kotların yüzeyine tutularak aşındırılması işlemidir. Çalışanlar, solunan tozların akciğere girmesiyle silikozis hastalığına yakalanıyor. Akciğer kan ve lenf damarlarında çekilmeler ve şekil bozukluklarının oluşmasına neden olan hastalığın tedavisi yok.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz