KOVİD-19 HASTALARI YAŞADIKLARINI ANLATIYOR - "Beni en çok endişelendiren FMF hastası küçük oğlumun pozitif olma ihtimaliydi"

MANİSA (AA) - MUSTAFA MURAT KAYGUSUZER/AHMET BAYRAM - Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) hastalığı geçiren Soma Devlet Hastanesi Göğüs Hastalıkları Servisi Sorumlu Hemşiresi Sevcan Torun ile Manisa Merkezefendi Devlet Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Öznur Tavşan, hasta oldukları dönemde yaşadıklarını anlattı.

Kovid-19 tedavi sürecinin 5 gününü hastanede, 20 gününü evde geçiren 2 çocuk annesi 41 yaşındaki hemşire Sevcan Torun, Soma Devlet Hastanesindeki mesaisine başladı.

Sevcan Torun, AA muhabirine, ilk belirtileri 17 Aralık sabahı mesaideyken hissetmeye başladığını, testinin pozitif sonuçlanması üzerine evde izolasyona alındığını ifade etti.

Kendisinde virüs tespit edilince ailesine de test yapıldığını, 20 yaşındaki oğlu Altan ile polis olan eşi Aydın'ın da hastalığa yakalandığını öğrendiklerini belirten Sevcan Torun, "Eşimle ikimiz, mesleklerimiz dolayısıyla risk grubundayız. 1 yıldır yoğun bir mesai harcıyoruz. 'Bir gün bizi de bulur mu?' diyorduk ve sonunda buldu bizi." dedi.

Torun, hastalığını öğrendiği anda aklına ilk olarak ailevi Akdeniz ateşi (FMF) hastası 12 yaşındaki küçük oğlu Erberk'in geldiğini belirterek, şöyle konuştu:

"Beni en çok endişelendiren FMF hastası küçük oğlumun pozitif olma ihtimaliydi. Eşim ve büyük oğlum da pozitif çıktı. Neyseki küçük oğlum Erberk’in sonucu negatif çıktı. Aile dostlarımız onu almak için eve geldiler ama o gitmek, bizi bırakmak istemedi. 15 gün boyunca küçücük bir odanın içinde kaldı. Bizim için bu çok kötüydü. Kapısına yemeğini bıraktık, kapısından aldık. Onu korumaya çalıştık ve şükür ona bulaşmadı. Bizi en çok sevindiren o oldu."

Karantinasının 8. gününde durumunun kötüleştiğini dile getiren Torun, hemen hastaneye kaldırıldığını, yapılan tetkiklerde akciğerlerinde Kovid-19'a bağlı tutulum tespit edildiğini söyledi.

Hastaneye kaldırıldığında meslektaşlarının "Zatürre başlangıcı var." dediğini aktaran Torun, "Böyle denince, meslektaşlarımızdan yitirdiklerimizi düşündüm. 'Acaba ben de ölür müyüm?' diye düşündüm ama kendi canımdan önce aklıma evlatlarım geldi..." ifadelerini kullandı.

​​​​​​​Torun, tedavisinin kalan sürecini hastanede tamamladığını ve karantina sürecini bitirdikten sonra görevine döndüğüne aktararak, "Her gün işten eve geldiğimizde çocuklarımıza şüphe ile sarılıyoruz. Ben biraz ağır geçirdim. Şükürler olsun geçti. Yaşamayan bilemez." diye konuştu.

​​​​​​​- "Şu ana kadar geçirdiğim en ağır enfeksiyondu"

Manisa Merkezefendi Devlet Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Öznur Tavşan ise teşhis konulunca evde karantinaya alındığını ve tavsiye edilen ilaçları kullanarak hastalığı atlattığını belirtti.

Kovid-19'u en başta her yıl geçirilen viral bir enfeksiyon gibi algıladığını belirten Tavşan, "Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki şu ana kadar geçirdiğin en ağır enfeksiyondu. Aşırı halsizlik, aşırı terleme, sırt ve eklem ağrıları, iştahsızlık vardı. Tat ve koku kaybım olmadı, diğer şikayetlerim vardı." dedi.

Tavşan, tedirgin bir hastalık dönemi geçirdiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Beni en çok korkutan 'Acaba yarın nefes darlığım gelişecek mi?' Akciğer tutulumum olmadı ama bunum stresi çok etkiledi. Yarın ne olacağım endişesi hastalık geçene kadar gerçekten bir anksiyete yaratıyor. Ayrıca yakınlarıma ve çocuklarıma bulaştırdım mı endişesi moral olarak çok kötü etkiliyor."