Köylülerin Taş Ocağı İsyanı

Bursa'nın İznik ilçesine bağlı Derbent ve Mecidiye köyleri sakinleri, Değirmenkaya mevkiinde faaliyete başlayan taş ocağının kapatılması için yürüdü.Doğa ve Çevreyi Koruma Derneği (DOĞA-DER) üyelerinin de destek verdiği yürüyüşte, köylüler sloganlar atarak maden ocağının bulunduğu Değirmenkaya mevkiine yürüdü. Taş ocağı önünde toplanan köylüler, burada basın açıklaması yaptı. Jandarmanın taş ocağı önünde geniş güvenlik tedbiri alması dikkati çekti. Taş ocağının bulunduğu bölgede temiz su kaynağı olduğunu ve ocağın hem suya, hem de tarım arazilerine büyük zarar vereceğini belirten köylüler, tepkileri dile getirdi. Köy halkı adına basın açıklaması yapan Mümin Ergül, "Değirmenkaya bölgesi mesire yeri ve kan çiçeklerinin üreme yeridir. Dünyada çok nadir bulunan köyümüzde adına festivaller düzenlenen kan çiçekleri bu bölgede bulunmaktadır. Ocakla birlikte bu çiçeklerin çoğaltılması mümkün olmayacak. Taş ocağının patlatmalı üretim yapacağından dolayı çok değerli ve bölgede tek olan su kaynağının zarar görme ihtimali çok yüksek. DSİ yetkililerinin yaptıkları koordinat belirlemesinde taş ocağı şantiyesi ile su kaynağı arasındaki mesafenin 450 metre civarında olduğu söylenmiştir. Asıl tehlike, su kaynağının ölçülemeyen Değirmenkaya taşının altında bulunduğu ve sıfır noktasına yakın olmasıdır. Dolayısıyla köyün içme suyu ile birlikte barajın beslenme suyu büyük ölçüde zarar görecek, belki su kaynağı tamamen yok olacak. Su kaynaklarına sahip çıkmamız gerekiyor. Aynı zamanda birinci derece tarım alanı kapsamında bulunan Derbent ve Mecidiye köylerinde ekilebilir araziler tahrip olacak. Ayrıca taş ocağıyla ilgili köy halkı hiçbir şekilde bilgilendirilmemiştir. Büyükşehir Belediye Başkanımız Recep Altepe bu konuyla yakın ilgilendi. Yapılan yanlışların düzeleceğine inancımız tamdır. Bizler mücadelemize devam edeceğiz. Köyümüzü, suyumuzu ve tarım arazilerimizi korumak için ellimizden geleni yapmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.Kalabalığın dağılmasından sonra kısa bir açıklama yapan taş ocağının ortağı Zekeriya Mançolu ise "Yaptığımız her şey mevzuata uygundur. Biz hukuksuz herhangi bir şey yapmıyoruz. Bütün izinlerimizi aldık. Basın açıklamasında belirtildiği gibi köyün suları kirleneceği doğru değildir. Bazı çevreci gruplar bunlardan rant elde etmek istiyor" dedi.Basın açıklamasının ardından köylüler olaysız bir şekilde dağıldı.