Köylülerin Zorlu Ot Yolculuğu

MESUT VAROL -Yüksekova ilçesinde köylüler, hayvanlarını beslemek için yazın dağların tepelerinde biçip biriktirdikleri ot yığınlarını, zorlu ve tehlikeli bir yolculuğun ardından kızaklarla köylerine indiriyor. Sabahın ilk ışıklarıyla yanlarına aldıkları kızaklarla dağlara doğru yürüyüşe geçen köylüler, kar kalınlığının yer yer 60 santimetreyi bulduğu bölgede, yaklaşık 2 saatte zirveye ulaşıyor. Burada bir süre dinlenen köylüler, daha sonra ot balyalarını kızaklara yükleyerek inişe geçiyor. Zaman zaman büyük tehlike atlatan köylüler, 3 saatlik hem meşakkatli hem de adrenalin yüklü yolculuğun sonunda ot yığınlarını düzlük alana indirmeyi başarıyor. Köylüler, daha sonra ot balyalarının yüklü olduğu kızakları, atların arkasına bağlayarak köye ulaştırıyor. Yürekli köyü muhtarı Celal Başçı, AA muhabirine, dağlardaki otun, köye ulaştırılmasının adrenalin yüklü bir serüven olduğunu söyledi. Yaz aylarında dağların yüksek kesimlerinde biçtikleri otları, kışın hayvanları için indirmek zorunda kaldıklarını belirten Başçı, "Araç yüksek dağlara çıkamadığı için mecburen otları indirmek için kış aylarını bekliyoruz. Otu indiremezsek hem hayvanlarımız aç kalır hem de maddi sıkıntıya düşeriz. Kızaklarla ot indirme, ezelden beri süren bir gelenek. Zaten hayvanlarımızı beslemek için başka çaremiz yok" dedi. -En büyük korkumuz çığ" Başçı, son derece zor bir iş yaptıklarını, yolculuğun, tehlikeli olduğunu ifade ederek, "Dağlarda metrelerce kar var ve tamamen çığ bölgesi. Adeta tehlike saçıyor. En büyük korkumuz çığ. Çığın ne zaman düşeceğini tahmin edebiliyoruz. Bu nedenle en ufak bir yağışta köylülerimizi alana yaklaştırmıyoruz" diye konuştu. -Her kızağa 40 ile 50 ot balyası Başçı, otları yükledikleri kızakların ceviz ağacından yapıldığını, yapısı nedeniyle karda kaymayı kolaylaştırdığını dile getirerek, her kızağa 40 ile 50 ot balyası yüklediklerini anlattı. Geçimlerini hayvancılıkla sağladıklarını aktaran Başçı, köyde 3 bin küçükbaş, 300 de büyük baş hayvanın bulunduğunu anlattı. Köylülerden Feyyaz Başçı da zorlu ot yolculuğu için sabah erken saatte yola çıktıklarını belirterek, "En büyük korkumuz çığ altında kalmak. Ancak bu işi de yapmaya mecburuz" ifadelerini kullandı.