Küba'daki hükümet karşıtı gösterilerde bir kişi hayatını kaybetti

Son günlerde Küba'yı sarsan hükümet karşıtı gösterilerde bir kişi hayatını kaybetti.

36 yaşındaki Diubis Laurencio Tejeda, Pazartesi günü başkent Havana'nın kenar semtlerinden birinde göstericilerle polis arasında çıkan çatışmada öldü.

İçişleri Bakanlığı, Tejeda'nın bir kamu kurumuna saldıran grup içinde yer aldığını ve bazı göstericilerin gözaltına alındığını açıkladı.

Görgü tanıkları ise protesto için sokağa çıkanlara güvenlik güçlerinin saldırdığını söylüyor.

Ülkede nadir görülen hükümet karşıtı gösteriler 11 Temmuz'da başlamış, binlerce kişi gıda ve ilaç sıkıntısını, zamları ve hükümetin Covid-19 salgınına yönelik politikalarını protesto etmişti. Küba'da bu türden izinsiz gösteriler yasa dışı.

Devlet Başkanı Miguel Díaz-Canel, göstericileri "karşı devrimci" ilan etti. Hükümet, protestoları ve Küba'daki sorunları ABD'nin politikalarına ve ekonomik yaptırımlarına bağladı.

Tejeda'nın ölümü konusunda henüz resmi açıklama yapılmadı. Devlet medyası, La Guinera mahallesindeki "kargaşada" yer aldığını, burada bir grubun kamu binasına saldırdığını, başka yararlananlar olduğunu ve bunlar arasında güvenlik güçlerinin de olduğunu aktardı.

İçişleri Bakanlığının Salı günü yaptığı açıklamada göstericiler çevreye zarar vermek, ateşe vermek, polise ve sivillere saldırmakla suçlandı.

Görgü tanıkları ise mahallede kendiliğinden başlayan gösteride güvenlik güçlerinin barışçıl protestoculara saldırdığını söylüyor.

Salı günü çok sayıda polisin görev yaptığı, 100'den fazla kişinin gözaltına alındığı, ailelerinin yakınlarıyla ilgili haber almaya çalıştığı belirtiliyor.

AFP'ye konuşan bir kadın, evinde kelepçelenip dayak atılarak gözaltına alınan 21 yaşındaki oğlunun akıbetini sormak için Havana'da polis karakoluna gittiğini, "Mahallede genç, yaşlı birçok kişinin gözaltına alındığını" söyledi.

Telefonda BBC'ye konuşan Carlos Alberto da gösteriye katıldıktan sonra kız arkadaşının evinde saklandığını belirterek, "Aynı şey benim de başıma gelecek diye korkuyorum. Sadece özgürlük istiyoruz; onlar da bu tavırlarıyla bir diktatörlük olduklarını gösteriyor" dedi.

Protestolar nasıl başladı?

Pazar günü Havana'nın güney batısındaki San Antonio de los Baños kentinde başlayan gösteriler kısa sürede tüm ülkeye yayıldı.

Göstericilerin polis araçlarını ters çevirdiğini, dövizle satış yapan kamu işletmesi dükkanların yağmalandığını gösteren görüntüler sosyal medyada paylaşıldı.

Birçok Kübalı temel ihtiyaçlarını ancak bu dükkanlardan karşılayabiliyor, ancak fiyatlar oldukça yüksek.

Yorumcular, gösterilerin ekonomik ve sağlık alanında yaşanan birçok sorundan kaynaklandığını, Covid salgını ve hükümetin aldığı ekonomik önlemlerin Küba'da yaşamı zorlaştırdığını ifade ediyor.

Ülkede internet karartmaları uygulandığına dair haberler var. Küba Aralık 2018'de mobil internet erişimini açtı, ancak internet hükümet kontrolünde.

İnternet karartmalarını takip eden NetBlocks, internet sunucusu Etecsa'nın WhatsApp ve Facebook dahil olmak üzere bazı platformlara erişimin Pazartesi günü sınırlandığını açıkladı.

Gözaltına alınanlar arasında İspanyol ABC gazetesi muhabiri Kübalı gazeteci Camila Acosta da bulunuyor.

İspanya Dışişleri bakanı Jose Manuel Albares, Salı günü paylaştığı Twitter mesajında Acosta'nın derhal serbest bırakılması ve Küba'nın "özgür ve barışçıl gösteri yapma" hakkına saygı duyması çağrısı yaptı.