HABER

Küçük Buğra 668 müzik dehasından biri

Küçük Buğra 668 müzik dehasından biri

HATAY (İHA) - Hatay'ın İskenderun İlçesi'nde yaşayan 11 yaşındaki Buğra Çankır, dünyadaki 668 müzik dehasından biri olarak gösteriliyor. Başvurduğu konservatuarlarda herkesi kendine hayran bırakan Buğra, otistik olduğu için her seferinde ret cevabı alıyor. Türkiye'den umudunu kesen Çankır ailesi, Buğra'yı İngiltere kraliyet ailesinin düzenlediği müzik yarışmasına hazırlıyor.

Buğra Çankır, dünyada sadece 668 kişide görülen, Mozart ve J.S.Bach'ın da sahip olduğu doğadaki tüm sesleri nota diline deşifre edebilme yeteneğine sahip. 11 yaşındaki Buğra'nın makine mühendisi babası Kemal Çankır ile tarih öğretmeni annesi Necla Çankır, çaldıkları her kapıdan elleri boş dönüyor. İskenderun Demir Çelik Fabrikaları'na ait sitede oturan Çankır ailesi, Buğra'nın özel şartlarda eğitim alabilmesi için ellerinden geleni yapıyor fakat Türkiye'de Buğra'nın eğitim görebileceği kapasitede alt yapısı hazırlanmış bir eğitim kurumu olmadığından bu amaçlarına bir türlü ulaşamıyor. İskenderun Demirçelik İlköğretim Okulu'nda tarih öğretmenliği yapan anne Nejla Çankır, öğleye kadar öğrencilere ders veriyor, öğleden sonra ise aynı sınıfta oğlu Buğra ile birlikte derslere girerek Buğra'nın dersleri algılamasına yardımcı oluyor.
Bilgisayar kullanımında da oldukça iyi olan Buğra'nın Allah tarafından verilmiş engelleri olduğunu söyleyen baba Kemal Çankır, "Yıllardan beri bu engellerle uğraştık. Bir de sistemin engellerine takılınca hazmedemez hale geldik" dedi.

Buğra'daki özelliklerin 3 yaşındayken fark edildiğini belirten Kemal Çankır, "İstanbul'daki psikoloğu 'Çok hoş parça mırıldanıyor. Bir müzik öğretmenine danışalım' dedi. Birini bulduk, ancak Buğra istemedi. Bu kez org aldık ve Buğra birkaç parçayı nota bilmeden hemen çaldı. Hatay'a gelince, çalıştığım okuldaki müzik öğretmeniyle tanıştık. Buğra'ya ders vermeye başladı. Buğra'nın kulağının 'absolute pitch' olduğunu söyledi. Bu, Mozart ve J.S. Bach gibi ünlü müzisyenlerin, günümüzde Fazıl Say'ın sahip olduğu söylenen, milyonda bir rastlanan, doğadaki tüm sesleri nota diline deşifre edebilme yeteneği. Buğra her sesin karşılığını verebiliyor. Bu bir kuş sesi, dalga sesi, cam kırılması ya da çığlığınız olabilir. Bardağa vurup Buğra'ya 'Hangi nota?' diye sorduğunuzda, 'La diyez' diyebiliyor. Buğra'ya UCSF (California Üniversitesi, San Francisco) Genetik Araştırma Merkezi'nin dünya üzerindeki 'absolute pitch' özelliğini tespit etmek üzere hazırladığı testi uyguladık.

Aldığımız e-postada Buğra'nın bu testi geçen dünyadaki 668 kişiden biri olduğu yazılıydı. 2004'te Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuarı'na başvurduk ve sınavdan önceki kursa kayıt yaptırdık. Kursun ilk gününde solfej öğretmeni Buğra'nın yeteneğini hemen fark etti ve diğer öğretmenleri çağırdı. Pek çok öğretmenin teorik olarak kitaplarda okuduğu ve canlı bir örneğini görmediği 'absolute' bir öğrenci vardı karşılarında. Bir hafta Buğra'yı konuştular. Buğra yetenek sınavını kazandı, ancak seçme sınavından elendi" diye konuştu.

Türkiye'de oğlunu eğitebilme umudunu yitirdiğini ifade eden Çankır, "Bu nedenle yeni arayışlar içerisindeyiz aslında bizim istediğimiz çok fazla bir şey değil. Buğra'nın okuma hakkını alabilmesi ve bu yolda gidebildiği yere kadar gitmesini istiyoruz ve bu anlamda devletten yardım bekliyoruz" şeklinde konuştu.

Çankır, internetten başvuru yaptığı İngiltere kraliyet ailesinin eylül ayında düzenleyeceği müzik yarışmasına katılmak için çaba sarf ettiklerini belirterek, "İnşallah Buğra Avrupa'da kendini ispat edecek. İnanıyorum ki o yarışmada Buğra büyük beğeni toplayacak ve belki de Türkiye'de yakalayamadığımız şansı Avrupa'da yakalayacağız" dedi.

Anne Necla Çankır ise, "Buğra'ya birebir öğretmek gerekiyor. Kendi duyularıyla, deneyimleriyle öğrenemiyor. Ona 1 ay boyunca çiçek resmi çizdim. Sonunda ağzından 'çiçek' sözcüğü çıktı. İlk kez konuşuyordu. Sonra harfleri ve heceleri verdim. Böylece konuşmayı söktü" diye konuştu.

Gözyaşlarını tutamayan anne Necla Çankır, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Buğra'yı diğer oğlum Burak'tan hiç ayırmadım. Dizlerimin arasında ona okumayı öğrettim ve Buğra beni her defasında ödüllendirdi. Böyle bir evlada sahip olduğum için gurur duyuyorum. Biz devletten maddi olarak bir şey beklemiyoruz, tek isteğimiz Buğra'nın eğitimini gerektiği gibi alabilmesi. Buna onun da hakkı var, o da bir insan. Öyle inanıyorum ki Buğra bize Allah'ın bir hediyesi. Biz oğlumuzdaki olağanüstü bu yeteneği fark ettikten sonra böyle düşünmeye başladık."

En Çok Aranan Haberler