Küçük İbo: Çocuğum sahneye çıkmak isterse "Sütünü iç, yat" derim

Posta Gazetesi'nde Alev Gürsoy Cimin, bir dönemin ses getiren ismi 'Küçük İbo' ile keyifli bir röportaj yaptı.

Çocuk yıldızların revaçta olduğu bir dönemde hayatımıza girdin. Hatta İbrahim Tatlıses’in veliahtı olarak gösterildin...

1984’lüyüm. 1996’da, 12 yaşında çocuk yıldız oldum. Urfa’da rahmetli Kazancı Bedih’in sıra gecesi ekibindeydim. Sevimli çocuktum, o yaştaki bir çocuktan beklenmeyecek bir ses tonuna sahiptim. Urfa’da tanınmaya başladım. 1996’da İbrahim Tatlıses’in konseriyle hayatımın akışı değişti. Popülerliğim tavan yaptı.

Ailen ne diyordu bu duruma?

Yaşım küçük diye istemiyorlardı. Özellikle babam sanatçı olmamı hiç istemedi. Çünkü öğretmendi, korkuyordu oğlunun İstanbul’da kaybolmasından, ezilmesinden... Okumamı istiyordu. Ama dinlemedim, babamla ters düştüm. 12 yaşında İstanbul’a geldim.

Tek başına gelmedin herhalde?

Babamı mecbur bıraktım, beni getirdi ama zorla. Unkapanı Plakçılar Çarşısı’nda Akbaş Müzik’le anlaştık. Sesimi beğendiler, kaset yaptılar.

“İbrahim Tatlıses şarkı söyletti” dedin. Çocuk olmasaydın bu şansı verir miydi?

Çocukluğun avantajı vardı tabii. Mesela şimdi Aleyna Tilki gerçeği var. Çok başarılı, ben de seviyorum, dinliyorum. Yaşının verdiği o hazla, özgüvenle içinden geldiği gibi konuşuyor. Şirin geliyor insanlara. Ama belli bir yaştan sonra konuşmaları onu sıkıntıya sokabilir ya da sevimli gelmeyebilir.

Diziler, konserler derken şöhret bitti... Büyüyünce tahttan düştün. Sevimlilik mi gitti, yoksa sesin mi değişti?

Tahttan düştük ama neye göre? Popülerliğimiz düştü ama albümlerim çıkıyor, konserlerim devam ediyor. Sevenlerim diyor ki, “Seni ekranlarda görmek istiyoruz.” Program olmayınca çıkacak yer yok. Haber programlarına çıkamıyorsun. Sadece klip çekiyoruz. Sosyal medyada ayakta duruyoruz.

**TARTIŞMALAR BÜYÜYÜNCE AĞLADIM

**

O dönem çocuk sanatçı furyası vardı. Çok tartışıldınız. Yayından kaldırılan programlar, ekran karartma cezaları...

96’da ben çıktım, sonra diğer çocuk sanatçılar çıktı. Onur da başarılıydı. Günel de, Seniha da. Tabii tartışıldık, çünkü çocuğun okuması gerekirken içkili yerlerde şarkı söylüyor, konserlere çıkıyor. İçkili restoranda çekilmiş fotoğrafım gazetede çıkınca, dönemin Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Işılay Saygın olaya el attı. Tartışmalar büyüyünce Reha Muhtar’ın programına çıktım. Gerçekten benim için çok zordu. Ağladım.

Şimdi olsa çıkar mısın ya da senin çocuğun olsa, 12 yaşında sahneye çıkarır mısın?

Asla! “Sütünü iç, yat” diye yatağına atarım. Ama ben pişman mıyım, asla!

İyi para kazandın mı o dönemde?

Çok iyi kazandım. Ama daha iyi olabilirdi. Çünkü, İstanbul’un darbelerini yiyenlerden olduk o zamanlar. Kim ne dese inanıyorduk, sömürdü plakçılar.

Vefasızlık var mı sanat camiasında?

Şöhretsen, popülersen varsın, değilsen kimse yok etrafında, ailenden başka. Seni menfaatsiz sevenler azalıyor.

Oyunculuk da yapıyordun...

Hem de başrolde oynadım. Dizim vardı, ‘Küçük İbo’ydu adı. 13 bölümle başladık 83 bölüm sürdü. Çok sevildi. Oyunculuğu özlüyorum.
**HEDEFİM EVLİLİK

**

Gece kulüplerinde, çapkınlık turlarında görmüyoruz. Bekarsın da. Böyle tek başına mı devam edecek hayat?

Hedefimiz evlilik. Var mı aday diye sorarsan, yok. Ama niyet ettiğim için olacak, onu biliyorum.

O da sanatçı olsun ister misin?

Hayır, sanatçı olmasın.

Ev hanımı mı olsun?

Şartlama da yapmıyorum. Yüreğin istediği kişi olmalı. Ama yüreğimin istediği kişi sanat camiasındansa yapacak bir şey yok.

Ne mezunusun?

Lise mezunuyum. Üniversite terkim. Sakarya Üniversitesi’nde okurken askere gitmeye karar verdim. Sonra da devam etmedim.
**HÜLYA HANIM ŞİMDİ KUCAĞINA OTURTSA TUHAF OLUR

**

12 yaşında albümlerin satış rekorları kırmıştı. Şimdi nasıl satışlar?

Kötü, çünkü artık albümler satmıyor. Eşine dostuna, “Yeni şarkımı Youtube’dan dinle” diyorsun. İnternetten kaç kez görüntülendiğine bakıyoruz. Eskiden “Kaç satmış?” diyorduk.

Küçüklüğündeki ilgi var mı hâlâ?

Çocukken ilgi yansıtılıyordu. Şimdi koca adam olmuşuz, artık yanağımı sıkamıyorlar, kucaklarına oturtamıyorlar. “İbrahimciğim” diyor, gelip tokalaşıyorlar. Tabii, hâlâ sevimli sayılırım.

Kucak deyince aklıma geldi. Hülya Avşar Show’a katılıp, kucağına oturduğunda çok ses getirmiştin.

Sorma. Manşetler yıkıldı resmen. Herkese nasip olmaz! Ben oturdum şanslıyım. Bir sıfır öndeyim. Utandım hatırlayınca. Herkes, “İbrahim valla helal olsun Avşar kızının kucağına da oturdun. Bunu kimse yapamaz. Biz yanından geçemeyiz” dedi. Çocukluk böyle güzeldi. Hülya Hanım, doğal olarak şimdi beni kucağına oturtsa tuhaf olur. Her şeyimize dikkat ediyoruz, hata yapma şansınız yok.

Sesinin hâlâ güzel olduğunu düşünüyor musun?

Sesim gayet güzel. Olmasa kim sahneye, konsere çıkarır?