Kulak yolunuza salgılanan bu maddenin aslında böceklerin ve bakterilerin iç kulağa ulaşmasını engellediğini, mantarı önlediğini söylemiş; üstelik kulak çubuğu ile her temizlemeye kalktığınızda kulağınızı daha da tıkadığınız konusunda sizi uyarmıştık. Ama alışkanlık bu, alışmışın ne kadar beter olduğuyla ilgili atasözümüz bile var! Her banyodan sonra yine eliniz banyo dolabına gidiyor, o çubuklar görücüye çıkıyor değil mi?
Ve eminiz ki her temizlikten sonra pamuğun üzerinde biriken kire dikkatlice bakma gibi bir alışkanlığınız da var (Bu kire pisliğe mutlaka bakma davranışının sebebini de psikologlar açıkladığı anda sizlerle paylaşacağız). Madem bahsettiğimiz bu iki alışkanlığınızı bırakamıyorsunuz, bari baktığınız şeyin sağlığınızla ilgili neler söylediğini anlayın istiyoruz. Kulak kirleri insandan insana farklı renklerde ve yapılarda olurlar. Tüm çeşitlerin de sağlığınızla ilgili ayrı anlamı var.
Bu tip kulak kirleri genelde çocuklarda görülür ve son derece normaldir. Ancak yaş ilerledikçe rengi de, yapısı da değişmeye başlar. Birer yetişkin olarak kulak kiriniz halâ soluk sarı ve yumuşak yapılıysa kulak yolunuz yeterince iyi korunmuyor demektir.
En sık karşılaşılan iki kulak kiri tipinden ilki budur. Islak ve yapışkan yapı kulak içinin iyi yağlandığını; bu sayede mantardan, bakteriden ve bu tür belalaların sonucu kuruluk ve kaşıntıdan korunduğunuzu gösterir.
En çok karşılaşılan diğer kulak kiri çeşidimiz de bu... Eğer kulağınızdan pamuğa bu tip kirler yapışıyorsa normalden daha az terliyorsunuz demektir. Çekinik genlerle ilgili olan bu durum illaki sağlıksız olduğunuz anlamına gelmez, tabii unutmayın; terlemek vücudun toksinleri dışarı atma yöntemlerinden biridir ve aslında siz bu yöntemden mahrum kalıyorsunuz!
Kulak kiriniz ne kadar koyuysa, vücudunuz o kadar ter ve koku üretiyor demektir. Meraklanmayın, sizin için tamamen sağlıkı. Deodorant kullanmayı ihmal etmediğiniz sürece çevreniz için de sorun yok ;)
Hemen soralım; neden bu aralar çok streslisiniz?
Vücudumuz stres altında daha fazla kulak kiri üretir; aynı daha fazla terlemesi gibi! Stresli zamanlarda kulak kirinin ortaya çıkma hızı, doğal yollarla kulaktan atılma hızını aşar; bu yüzden kirler kulak yolunda birikmeye, sıkışmaya, katılaşmaya, koyulaşmaya başlar. Bu durumun uzun sürmesi halinde geçici işitme kayıpları yaşayabilirsiniz!
Aynı koyu renkli kulak kirlerinde olduğu gibi, burada da stres faktörü bir numaralı sebep... Ancak bu kadar koyu renkli olduğuna, neredeyse siyah renge vardığına bakmayın; yukarıdaki maddeden daha fazla korkutucu bir şey yok.
Kulak kirinin bu renge ulaşması, o kirin sadece uzun süredir kulağınızın içinde sıkışıp kalmış olduğunu gösterir. Çünkü kulak kiri oksijenle tepkimeye girerek renk değiştirir; ne kadar koyu renkliyse o kadar uzun süredir kulağınızın içindeki oksijenle haşır neşir olmuştur.
Koyu renkli kulak kirinin yer yer kan izlerine benzer renkler taşıması normaldir... ANCAK; normal renklerde kulak kirinizin üzerinde kan lekeleri görüyorsanız acilen bir kulak burun boğaz doktoruna başvurmalısınız, kulak zarınızın yırtılmış ya da delinmiş olması güçlü ihtimal!
Ara sıra kulak kirinizin dışarıya akması, sabah uyandığınızda yastığınızda izler bulmanız gayet normal. Bu, vücudumuzun kulak kirinden doğal kurtulma yöntemi. Gel gelelim bu akıntı gün içinde sık sık gerçekleşiyorsa, üstüne üstlük kan ve iltihap izleri taşıyorsa kulak zarınızla ilgili ciddi bir rahatsızlığınız var demektir. Acilen doktora!
Eğer kulak kiriniz yapışkan ve ıslaksa, genelde sarı, koyu sarı renkte olmasına rağmen son zamanlarda gri renkte çıkıyorsa hiç korkmayın! Kulağınız, son zamanlarda girip çıktığınız tozlu ortamlardan, o tozların yaratabileceği kulak hastalıklarından sizi harika koruyor demek. (Gördüğünüz gibi kulak kirinizden son zamanlarda nasıl ortamlarda bulunduğunuz bile anlaşılıyor ;) )
Ama gri rengin yanı sıra bir de kuruysa, üstelik bu kiri çıkardıktan sonra kulağınızın içi kaşınmaya başlıyorsa Ekzematid hastalığından muzdarip olabilirsiniz. Meraklanmayın, tedavisi doktorunuzda.
Kaynaklar: Netdoctor.co.uk, Littlethings.com, Webmd.com