USTACA GÖRDÜ (ALİ ECE)
Fransa Ligue 1’de puan olarak ilk 3’ün çok gerisinde kalmalarına neden olan yerleşim hatalarından ilkini yaptıklarında Talisca cezayı kesti, Babel klasını konuşturdu. Talisca sadece harika şut atmaktan ibaret bir oyuncu değil. Brezilyalı yeteneğin ofansif oyun vizyonu da çok geniş. Talisca, Babel’i ne kadar ustaca gördüyse Babel de kaleci Lopes’in nereye atlayıp nereyi boş bıraktığını o kadar ustaca gördü.
İLK YARI KİLİTLEDİ
Beşiktaş golü atar atmaz Lyon yine 4’ü de komple forvet olan driplingci-şutör-pasör hücumcularıyla baskı kurmaya çalıştı. Önce Marcelo’nun kritik hamleleri sonra da Atiba-Oğuzhan liderliğinde Beşiktaş’ın tempoyu kendi lehine ayarlamaya başlamasıyla ilk yarım saati Beşiktaş 1-0 önde geçti. İlk yarının son 15’inde Şenol Güneş’ten gelen 4-Mitroviç-4-Babel hamlesi ise Lyon’u tamamen kilitledi. Ligue 1’in maç başına PSG ve Monaco’dan bile çok şut atan takımı Lyon ilk 45’i tek bir isabetli şutla tamamlayabildi.
TIMARHANE FUTBOLU
Lyon, Roma ve PSG’ye bile 3 ayrı maçta duran toptan gol atmış bir takım. Böyle takıma bu kadar duran top fırsatı verirsen önce golü yersin sonra da demoralize olup saçmasapan hatayla 2.yi yersin! Bu son 10 dakikadaki tımarhane futbolu Fransa ve Türkiye ligleri arasındaki fizik ve tempo farkının da sonucu. Bir de Oğuzhan’ın oyundan çıkmasının da sonucu gibi.
KABUL EDEMİYORUM (AHMET ÇAKAR)
İnanılır gibi değil... 75 dakika her yönüyle mükemmel oynayan, pozisyon bulan, çok iyi kapanan, hiç hata yapmayan Beşiktaş, son 15 dakikada maçı verdi... Kabul edemiyorum! İlk devreye bakıyoruz, maçın mutlak hakimi Beşiktaş... Lyon iyi bir takım ama sahada tel tel dökülüyor.
TAM BİR MAESTRO
Beşiktaş pozisyonlar buluyor, derken Talisca ile Babel'in önceden çalışılmış, bir serbest vuruş uygulamasında Beşiktaş'ın golü geliyor. Rakibin etkili silahları, Valbuena olsun, Fekir olsun, Lacazette olsun, kafayı kaldıramadılar. Marcelo, defansta tam bir maestro gibiydi.
FABRI'Yİ ANLAMADIM
"En kötü berabere biter" diyorduk ki sahneye Fabri çıktı. Sahalarda ender rastlanan bir golü Lyon'a hediye etti. Bir geri pasında topa vurup, uzaklaştırıp ya da taca atacağına üstelik üç Lyonlu kendisine baskı uygularken, topla debelendi, herhalde ne yaptığını kendisi de bilmiyordu. Morel topu kaptı ve boş kaleye attı. İddia ediyorum bu gole Lyon bile inanmamıştır. 40 yıldır futbolun içindeyim, toplasanız böyle bir golü birkaç kere gördüm. Fabri, niye böyle yaptı, ne yapmak istedi hiç anlayamadım.
BÖYLE HAKEMİ BULMAK...
Sonuçta; maç Beşiktaş'ın galibiyetiyle bitebilirdi ama son 15 dakika o kahreden son 15 dakika belki de turu götürdü. Beşiktaş galibiyetle dönseydi turun yüzde 80 sahibiydi. Ama şimdi belki de Beşiktaş'ın tur şansı yüzde 50'ler civarında. Ama acı olan şu; yenen ikinci gol kabul edilmesi, hazmedilmesi, kolay olmayan bir gol. Üstelik Çarşı grubunun bir elemanı gibi maç yöneten İspanyol hakemi de bir daha bulmak kolay değil.
AKIL TUTULMASI (ATİLLA GÖKÇE)
Bir maçı 70 dakika önde götürüp iki dakikada geriye düşerseniz bunun adı ne olabilir? Adını siz koyun. Görünmez kaza, felaket, akıl tutulması... Her neyse! Lyon’daki maçın yarım saatten daha fazla bir gecikmeyle başlaması değişik sorulara yol açtı. Acaba bir kumpasa gelip 24 saatlik ertelemeyle Dortmund gibi ayarı mı bozulacaktı Beşiktaş’ın? Güney tribünündeki kanı kaynayan Lyon taraftarlarının sahaya inmesi, sanki şampiyonluk kutlaması yapar gibi şenliği (!) erken başlatmaları bir provokasyon muydu? Neyse ki stat görevlileri de, güvenlik güçleri de soğukkanlı davranıp taşkınları tribüne döndürmeyi başardı.
KABUSA DÖNÜŞTÜ
Ama tatlı başlayan rüya 83 ve 85’de kâbusa dönüştü... Önce bir duran top, Necip ve Tosiç’in ağır kaldığı an Tolisso darbeyi indirdi. İki dakika sonra topu oyuna sokarken çalım sevdasına kapılan Fabri’nin akıl almaz hatasını gördük. Morel o topu çalıp galibiyet golünü atıverdi.
ABARTMA YORUMLAR
Beşiktaş, kura çekiminden beri Lyon üzerine yoğunlaşan “abartma” yorumlardan hiç etkilenmemişti. Çok golcü bir rakiple karşılaşacaklarını hesaplayan (!) Şenol Güneş, savunma tedbirlerini “sıkı”laştırmış, bu arada Quaresma’nın yokluğunda en akılcı alternatifleri devreye sokmuştu.
TALİHSİZ GECE
İstanbul’da kazanacaksa dünkü skor hiç de önemli değil... Ama çark öyle tersine döndü ki şimdi her türlü beraberlik Fransızlardan yana... Çok talihsiz bir gece yaşadık. Şenol Hoca’nın taktiğine de çocukların enerjisine de yazık oldu.
ÖRDEĞE ÇEVİRDİ (BİLAL MEŞE)
Beşiktaş’ın Lyon eşleşmesinden sonra yapılan negatif yorumları anımsayın lütfen... Neymiş, Kartal’ın işi zormuş! Valla ilk yarıdaki Beşiktaş, mükemmel ötesi bir futbol ortaya koydu. Babel’le öne geçti, sayısız fırsatı cömertçe harcadı. Beşiktaş’ın bu yarıdaki baskısı Lyon’u şaşkın ördeğe çevirdi, elini-ayağına dolaştırdı. Dememiz o ki, Beşiktaş ligimizin lokomotifidir, dış hatlarda ise ülkemizin gururudur. Yenilmesine karşın, rövanşta Lyon’un ipini çekecek güce de sahiptir.
ADETA ÇÖKTÜK
Skor avantajı bizim takımlarda maalesef kötü bir alışkanlık yaratıyor. Savunmaya çekiliyorlar. Bunun önüne bir türlü geçemiyoruz. Güneş ne yapsın? Nitekim, bu geri çekiliş, Lyon’u ikinci yarıda ayağa kaldıran en büyük faktör idi. Lyon her türlü riski aldı, baskı yaptı. Güneş; Tolgay ve Necip hamleleriyle oyundan düşen orta sahayı güçlendirdi. Güçlendirdi güçlenmesine de pek işe yaramadı maalesef... 83 ve 84’te inanılmaz iki gol yedik, gözlerimize inanamadık, adeta çöktük.
AHH FABRI AH
Ahhh Fabri iyisin hoşsun ama niye fantaziye kaçıyorsun? Tolisso’un o golüne nasıl zemin hazırlarsın? Bu iki gol nedeniyle birilerini ipe çekecek halimiz yok... İddia ediyorum, Lyon asla elenmeyecek takım değil... Ama böyle basit goller yemezseniz! Rövanşta Beşiktaş kantarda ağır basan taraf olacaktır, bundan bir milim kuşkumuz yok. Top artık oyuncularda... Yani tur tamamen onların ayaklarına-beyinlerine bağlı.
PAHALIYA MAL OLDU (METİN TEKİN)
Lyon'un ilk yarıdan farklı olarak oyunu ele alışı ve maalesef ikinci goldeki Fabri hatası. İki kere topu uzaklaştırma şansı varken ve oyunun ruhu tam savunma anlayışını gösterirken, topa sahip olarak oyuna sokma isteği çok pahalıya mal oldu Beşiktaş'a. Yalnız şu bir gerçek ki; ikinci yarıda çok farklı bir Lyon oyunu vardı. Ha burada bizim de topla savunmadan çıkamayışımız, topu önde tutamamamız Lyon'un atak devamlılığını ve bununla beraber yoğun baskısını getirdi.
EKSİKTİ DİYEMEYİZ
Özellikle Quaresma'nın olmayışı ki oyun planını gördükten sonra bunu çok daha rahat söylüyoruz, çok gerekli değildi.
Tamamen deplasman mantığında oynadığımız oyunda 'Quaresma eksikti' diyemeyiz. Galibiyet veya beraberlikle İstanbul'a dönebilseydik başka şeyler konuşacaktık ama artık şimdi en azından 1-0 kazanmak zorundayız. İşte bu İstanbul'daki oyunu ve oyun anlayışını çok daha farklı yerlere çekecek mi yoksa yine kontrollü oyunun devamında mı arayacağız skoru? Bu çok belirleyici olacak .
MARCELO'NUN YERİ...
Alternatiflerinin de Marcelo'nun yerini tutacağını söylemek çok zor. İlk yarıda olduğu gibi bu zaafı birlikte savunarak kapatabiliriz. Ve tabii ilk maçta, yokluğunu çok da hissetmedik dediğimiz Quaresma'nın ikinci maçta belki de en büyük kozumuz olacağı ve ona çok ihtiyacımız olacağıdır. Ama Marcelo'ya tutarken, Aboubakar'a da giderken çok ihtiyacı olacaktır Beşiktaş'ın..
İŞGAL ETTİLER (FATİH DOĞAN)
Lyon'un holiganları, tepelerinde iki ses bombası patlayınca racon kesip, Türklere saldırdılar.. Güvenlik yetersiz kalınca Lyonlular sahayı işgal etti. Siyah tişörtlü 200 kadar holigan az kalsın bir çuval inciri berbat edecekti. UEFA inisiyatif aldı, ateşle baruta dönüşmeden tribünleri sahaya birlikte çıkardığı ve çemberin ortasında kucaklaşan oyuncularla ırkçılığa darbe vurdu
UEFA CESURDU
Maçın hakemi de UEFA delegasyonu kadar cesurdu. Adil yönetimiyle muhteşeme yakın bir performans gösterdi. Beşiktaş zor geçmesi beklenen deplasmanda yeni bir destan yazabilirdi. Güneş sağda Gökhan, solda Adriano dörtlüsünü bozmadan Mitrovic'i bu ekibin içinde konuşlandırdı. Görevi Fekir ve onun Lacazette ile bağını kesmekti; başardı.
TERS YÜZ OLDU
Babel'in golüyle 83 dakika Beşiktaş'ın stratejisi tuttu. Mitrovic- Necip değişikliği verimsiz oldu. Biri küçük, biri Fabri'nin büyük hatasıyla geri sayıma girilmişken 3 dakikada zafer ters yüz oldu. 2. yarı Jallet ve Cornet değişlikleri yapılırken gözler Aboubakar'ı aradı. 1-0 öndeyken 2-1 geriye düşmek kötü sonuç ama 2-1 telafi edilebilir iyi bir sonuç..
EN İYİ TAKIM (OKTAY DERELİOĞLU)
Beşiktaş dün akşamki performansıyla son zamanlarda Avrupa'da izlediğim en iyi Türk takımıydı. Lyon gibi bir takım karşısında baskı ile oyuna başlamak ve önde topu kapma mücadelesi Beşiktaş'ın ne kadar cesaretli bir oyun anlayışı olduğunu gösterdi. Gol çok erken geldi. Akabinde pozisyonlar bulan taraf yine Beşiktaş'tı. Haftalardan beri verimli olamayan Oğuzhan maçın en iyilerindendi. Babel'in attığı golün yanı sıra defansta ve ofansta katkısı çok fazlaydı..
RÖVANŞ ZOR OLACAK
Beşiktaş anlamsızca geriye çekildi. Ardından da ikinci yarıda art arda gelen gollerle sahadan 2 gol yedi. Şenol Güneş ikinci yarıda ilk yarıdaki oyun anlayşını sürdürseydi her şey farklı olabilirdi. Lyon forvetleri bu sezon Marcelo ve Mitrovic karşısında zorlandığı kadar hiç sıkıntı yaşamamıştır belki de. Beşiktaş turu deplasmarad bitirebilirdi ama olmadı. Şunu da unutmayalım; Lyon deplasmanlarda etkili oynayan ve boş alanları iyi değerlendiren bir takım.
Bu da dövanş öncesi küçük bir uyarı..
ÇİRKİN TEZGAH (MURAT ÖZBOSTAN)
Maça gelene kadar her türlü provokasyonu ve ayak oyunlarını sahneye koymaya başlayan Fransızlar, dünkü karşılaşmada da ortamı germek için çirkin tezgahlarını kurmuşlardı... Karşılaşmayı yüksek riskli ilan etmelerine rağmen sahadaki güvenlik önlemleri aklın ve mantığın öngördüğü ölçülerin çok altındaydı. Üstüne 20 bin Türk taraftarın geleceğini bile bile… Yapılan tahriklerin ardından çıkan kavgalar ve taraftarların korkuyla sahaya inmesi nedeniyle mücadele 45 dakika geç başladı.
UYANIK OLUNMALI
Şimdi Beşiktaş yönetimini uyarıyorum… Bu Lyon Kulübü yarın UEFA'nın kapısında soluğu alır ve İstanbul'daki maçın seyircisiz oynanması için her şeyi yapar… Çok dikkatli olmalıyız. Futbol Federasyonu da uyanık olmalı..
DAHA DİKKATLİ OLMALI
Beşiktaşlı futbolcular nedense böyle kritik maçlarda hep inanılmaz hatalara imza atıyorlar.... Lyon'dan, yapılan çok bariz savunma hataları ile Marcelo ve maçı kaybederek dönen Beşiktaş için Vodafone Arena'da çok daha dikkatli ve umutlu olması gereken bir 90 dakika daha var…
SPORDA SON 24 SAATTE NELER OLDU?