İSTANBUL (İHA) - Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, "Biz 3 yıllık dönemde kur rejiminden asla taviz vermedik, bundan sonraki dönemlerde de kesinlikle kimse bizden taviz beklemesin" dedi.
Babacan, Merkez Bankası tarafından İstanbul'da düzenlenen "Enflasyon Hedeflemesi: Uygulama ve Olası Sorunlar" konulu uluslararası konferansın açılışında konuştu. Merkez Bankası'nın ortaya koyduğu hedeflerin hiç bir sapma olmaksınız gerçekleştini ve pek çok göstergede, hedeflenen daha iyi noktalara ulaşıldığını belirten Babacan, "Türkiye'nin AB katılım sürecine girmiş olması son yıllarda yaşanan önemli bir gelişme. 3 Ekim 2005 tarihinden itibaren Türkiye artık ayrı bir kategoride, ayrı bir grupta değer görmeye başladı. Bu süre içinde pek çok reformlar gerçekleştirildi. Hem siyasi reformlar, hem ekonomik reformlar demokratikleşme alanında, insan hakları, özgürlük ve hukuk alanında Türkiye hızla çok iyi, farklı bir noktaya geldi. Ekonomik alanda yaptığımız yapısal reformlar Türkiye ekonomisinin kalıcı olarak çok daha farklı bir döneme girmesini sağladı. Siyasi reformlar ve ekonomik reformlar bu süre içinde birbirlerini destekleyen bir nitelikte çalıştı" dedi.
Ali Babacan, siyasi ve ekonomik reformlar alanını birbirinden ayırmanın güç olduğunu belirterek, "Ne 17 Aralık'ta ne de 3 Ekim'de AB, ekonomik krizle boğuşan bir çalkantıdan diğerine sürüklenen bir ülkenin katılım sürecine girmesine çok da sıcak bakmayabilirdi. Yine siyasi reformlar gerçekleşmeseydi AB sürecinde somut adımlar olmasaydı ekonomimizdeki ön görülebilirlik, istikrar ve bunların getirdiği kazanımlar sağlanamayabilirdi. Her ikisini eş zamanlı olarak başarıyla götürüyor olmak Türkiye'nin bu son 3 yılda elde ettiği tablonun arkasındaki en önemli faktörlerden biri" dedi.
Kur rejimi konusuna değinen Babacan, "Türkiye'de serbest bir kur rejimi var. Piyasada serbest oluşan bir kur var. Önceki dönemlerde Türkiye'nin adını koyabileceği kur rejimi yoktu. Biz 3 yıllık dönemde kur rejiminden asla taviz vermedik, bundan sonraki dönemlerde de kesinlikle kimse bizden taviz beklemesin. İçeride ve dışarıda olabilecek her türlü beklenmeye gelişmelere karşı kur rejimimiz çok önemli bir sigorta vazifesi görüyor. Tüm tabloyu gözardı edip tek bir parametre üzerinde durup "herşey kalsa da kur rejimi şu noktadan şu noktaya gitseydi farklı bir şeyler olurdu" diye yorumlar yapmak abestir.
Makro ekonomik göstergeler bir bütün. Eğer bu süre içerisinde tüm göstergeler, tüm gelişmeler Türkiye'nin iyi bir döneme, istikrarlı bir döneme girmesini oluşturacak bir zemin hazırlamışsa demek ki Türkiye'de bir şeyler artık doğru yapılıyor. Artık kurdan medet umma dönemi geçti" açıklamasında bulundu.
Devlet Bakanı Babacan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Herkes bu yeni ortama ayak uydurmak zorunda. Biz siyasetçiler olarak hep umut vermek havasına girebiliriz. Siyasetçilerde böyle bir eğilim olabilir. Ancak bu hükümet farklı bir hükümet ve bizim şimdiye kadar izlediğimiz çizgi çok açık. Biz gerçekleri olduğu gibi, bütün açıklığıyla ortaya koymak zorundayız. Bazıları bundan mutlu olur, bazıları mutsuz olabilir. Gerçekleri ileriye doğru, gerçek niyetleri açık seçik ortaya koymadıktan sonra dürüst davaranmış olmayız".