YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Kütahya'da çeyiz sandıklarının gözdesi iğne oyaları kayıt altına alınıyor

Geçmişi iki asır öncesine dayanan el işlerinden 120'sinin replikaları, usta öğreticiler tarafından hazırlanarak, Frig Çevre ve Medeniyet Tanıtım Merkezi'nde sergilenmeye başlandı - Kütahya Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Elif Telli: - "İğne oyalarımızı, sadece kına gecelerinde, danelerde (yazma) kullanılan aksesuar olmasın diye bazı ev aksesuarı ürünler ile süs eşyalarına da uyguladık. Çiniyle kullandığımız iğne oyalarımız da oldu"

RAMAZAN DOĞAN - Kütahya'nın kültürel değerlerinden olan ve genellikle gelinlik kızların çeyizlerini süsleyen iğne oyaları kadınların elinde yeniden hayat buluyor.

Kentin kadim kültürünü araştırarak kayıt altına alan Kütahya Olgunlaşma Enstitüsü, bu kez yaklaşık 200 yıllık geçmişe sahip iğne oyalarıyla ilgili çalışma yaptı.

Enstitüde görevli 7 usta öğreticiden oluşan ekip, yaklaşık 2,5 yıl süren çalışma ile 120 iğne oyasının replikalarını hazırladı. Bu oyalardan bazılarının "Canan", "Zengin taktı fakir baktı", "Tefebaşı", "Torun gülü", "Ihlamur", "Gönül çelen", "Meclis kuruldu", "Ebegümeci", "Kestane çiçeği", "Malak sattıran" gibi isimleri bulunuyor.

Kadın usta öğreticiler, genellikle başörtüsü ve yazmalara takılan iğne oyalarını ev aksesuarı ve çeşitli süs eşyalarına da uyguladı.

İğne oyaları, Kütahya-Eskişehir kara yolunun 32. kilometresindeki Frig Çevre ve Medeniyet Tanıtım Merkezi'nde sergilenerek ziyaretçilere tanıtılıyor.

Kütahya Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Elif Telli, AA muhabirine, kurum olarak kentin kültürüne katkı sunmaya devam ettiklerini söyledi.

İğne oyalarının, Kütahya'nın önemli bir değeri olduğunu vurgulayan Telli, şöyle konuştu:

"Enstitü olarak kentin kadim kültürünü tanıtmak üzere hemen her yıl bir tema üzerinde çalışıyoruz. Yaklaşık 2,5 yıl önce de iğne oyaları için il merkezimiz ve ilçelerimizde araştırmalarımıza başladık. Tabir yerindeyse kadınlarımızın çeyiz sandıklarına kadar bakarak iğne oyalarımızı ortaya çıkardık. Sonrasında bu oyalarımızın replikalarını yaptık. Çalışmayı yaparken iğne oyalarımızı sadece kına gecelerinde, danelerde (yazma) kullanılan aksesuar olmasın diye bazı ev aksesuarı ürünler ile süs eşyalarına da uyguladık. Çiniyle kullandığımız bazı iğne oyalarımız da oldu. Bunları daha da çeşitlendirmeyi planlıyoruz."

Telli, iğne oyalarına coğrafi işaret tescil belgesi alabilmek için Türk Patent ve Marka Kurumuna yaptıkları başvurunun yakın zamanda sonuçlanmasını beklediklerini ifade etti.

- 10 günde yapılanı da var 6 ay süreni de

El sanatları atölyesi usta öğreticilerinden Rabia Candan ise geçmişte genellikle kök boyalarla hazırlanan iplerle ve kısıtlı renklerle iğne oyası yapıldığını, günümüzde ise birçok rengi bulunan iplerle çalışarak rengarenk modeller ürettiklerini belirtti.

İğne oyalarının yapım aşaması hakkında bilgi veren Candan, "Dane kenarları için yaptığımız iğne oyalarımızı has ipek iplerle işliyoruz. Bu iğne oyalarımızın model ve desenlerine göre yapım süreleri oluyor. Bazı iğne oyalarımız 10 günde yapılabiliyorken, bazılarının ise yapımı 6 ay kadar sürebiliyor." dedi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler