Boyu 50-60 santimetreye kadar uzayabilen kuzu kulağının yapraklarında oksalik asit, potasyum okzalat gibi maddeler bulunur. Diğer taraftan köklerinde ise antrakinon, tanen bileşikleriyle birlikte reçine, şeker, nişasta besin değerleri yer alır. Demir ve fosfor mineralleri ile A, B, C vitaminleri açısından da bir hayli zengindir. Halk arasında oğlak kulağı, ekşi kulak, ebem ekşisi, turşu otu, ekşilik adlarıyla da bilinir.
Kuzu kulağı nerede yetişir; orman, tarla, çayır gibi mekanlarda sıkça karşılaştığımız otsu bir bitki olan kuzu kulağı, kumlu topraklarda ve nemli alanlarda daha çok görülür.
Miktar: 25 gram
Kalori (kcal): 9
Yağ (g): 0.08
Karbonhidrat (g): 1.5
Protein (g): 0.5
Vitamin ve mineral açısından oldukça zengin bir bitki olan kuzu kulağı, bağırsak sağlığını desteklemekten iskorbüt hastalığıyla mücadeleye, diş ağrısından şişkinliğe kadar birçok alanda fayda sağlar. Bu faydalarından haşlayarak, kaynar suya ilave ederek ya da ezilmiş bir şekilde tüketerek yararlanmak mümkün.
Özellikle çocuklarda ve yaşlı insanlarda düşürmesi oldukça güç olan ateş sorununa karşı doğal bir çözümdür. 1 litre kaynar suyun içerisine 50 gram kadar kuzu kulağı ilave edilmesiyle hazırlanan karışımın gün içerisinde belirli aralıklarla 4 fincan içilmesi, şikayetlerin büyük kısmını ortadan kaldırır.
Kuzu kulağının suyla birlikte kaynatılmasıyla hazırlanan karışım ciltte ortaya çıkan sivilce, akne gibi problemlerden kolaylıkla kurtulmaya yardımcı olur. Bunun için hazırlanan bu karışımın günde 3 bardak tüketilmesi yeterlidir.
Kuzu kulağı, sindirim sistemindeki sorunlara bağlı olarak ortaya çıkan kabızlığın ortadan kalkmasına yardımcı olur. Her sabah aç karnına tüketilen kuzu kulağı, hafif müshil etkisiyle kabızlık sorununu ortadan kaldırır ve bağırsakları rahatlatır.
Kuzu kulağı tohumu, anne sütünün artmasını destekler. Bunun için bitkinin yeşil renkteki tohumları kaynatılarak düzenli ve aşırıya kaçmayacak şekilde tüketilebilir. Ancak yine de konu hakkında doktor onayı alınması gerekir.
Böbreklerin, düzenli bir şekilde çalışmaması yaşam standartlarının ciddi anlamda düşmesine sebep olur. Bu sebeple böbrek sağlığını korumak için düzenli su tüketimine dikkat edemeyenler diyet listelerine kuzu kulağını dahil edebilirler. Kuzu kulağının düzenli tüketimiyle böbrekler daha aktif çalışır ve böbrek tembelliği yüzünden ortaya çıkması muhtemel birçok hastalığa karşı koruma sağlanmış olur.
Gerek besinlerden gerekse dış etmenlerden kaynaklı olarak kana bulaşan toksin maddeler, doğal yollarla temizlenmediği takdirde orta vadede bazı sağlık problemlerine yol açabilir. Kanı temizlemek adına faydalanılabilecek bitkisel ürünlerden biri olan kuzu kulağının tüketimiyle kandaki toksin maddelerin bedenden arındırılması sağlanırken, ileride kanın pıhtılaşması sebebiyle meydana gelebilecek rahatsızlıklar da önlenmiş olur.
Kuzu kulağının C vitamini bakımından zengin içeriği bedenin daha dinç kalmasını sağlar. Bu sayede grip gibi soğuğa bağlı gelişen hastalıklardan daha kolay kurtulmanın mümkün olmasının yanı sıra bu tip hastalıklara karşı bağışıklığın da artması, hastalık ile karşılaşma ihtimalini azaltır.
Kuzu kulağının sapını kaynatıp içmek, vücutta geçmek bilmeyen kaşıntılardan kurtulmayı sağlar. Böylelikle kaşıma sonucu ortaya çıkma ihtimali bulunan yaralarla karşılaşma ihtimali ortadan kalkar, dolaylı yoldan cilt sağlığı da korunmuş olur.
Kuzu kulağı bitkisi susuzluk hissini ortadan kaldırır, özellikle yaz aylarında daha ferah hissetmeyi sağlar. Sıcak havalarda ve kurak bölgelerde vücutta hissedilen havaya bağlı bunalım hissinden daha kolay bir şekilde kurtulmak kuzu kulağının tüketilmesiyle sağlanır.
Bir çeşit atık olan safranın bedenden uzaklaştırılması için kuzu kulağı bitkisinden faydalanılabilir. Kuzu kulağının safra söktürücü etkisini göstermesi için bir tencerenin içinde iki litrelik su kaynatılır. Yaklaşık yüz gram kadar kuzu kulağı kökü temizlenir. Temizlenen kökler daha sonra kaynatılmış olan suyun üstüne dökülür ve yarım saat kadar kısık ateşte demlenmesi beklenir. Demlendikten sonra su ocaktan alınır ve soğuması beklenir. Soğuma işlemi sonrasında bitkinin kökleri süzülür ve geriye kalan su, sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez birer bardak içilir.
Kuzu kulağının direkt olarak zayıflamaya etkisi olduğunu söylemek pek mümkün değil. Ancak kalori değeri düşük bir bitkisel ürün olması sebebiyle vücutta kiloya dönüşme olasılığı düşüktür. Bu sebeple diyetlerde yer almasında herhangi bir sakınca yoktur.
Kuzu kulağına ülkemizin her şehrinde kolaylıkla erişmek mümkün değil. Zaman zaman süpermarketlerin manav reyonlarında ya da pazarlarda karşılaşılır. Bu yüzden internetten tohumu satın alınıp, bahçe veya balkonda yetiştiriciliği yapılabilir. Tohum satışının yanı sıra bitki halinde de internet üzerinden satışları yapılmakta fakat güvenilir ve uygun koşullarda üretim yapıldığından emin olmak için tohumunu satın almak daha mantıklı.