Lahmacun Kentinden Unesco’ya Gaziantep

Gaziantep, son on yıl içerisinde yaptığı tarihi ve kültürel hizmetlerle lahmacun kentinden UNESCO’ya giden bir kent oldu.

Gaziantep, Zeugma Antik Kent ve Yesemek Açık Hava Müzesi ile UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne girerken, Avrupa Diploması ödülünü ve Yıldız Kent ödülünü alan Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, yaptığı faaliyetlerle dikkat çekiyor. Tarihi yapılar ve kültürel değerleri ortaya çıkarmada önemli bir değişim gösteren belediye, yaptığı müzelerle şehrin turist sayısını artırdı.

Kentteki tarihi yapıların büyük bölümünü restore ederek gün yüzüne çıkardıklarını ifade eden Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Tarihi Kentler Birliği Başkanı Asım Güzelbey, kentte çok hızlı bir dönüşüm yaşandığını söyledi. Bu dönüşümün 'kebap-lahmacun kentinden kültür kentine olan bir dönüşüm' olduğunu anlatan Güzelbey, şöyle konuştu:

"Bundan 10 yıl önce Gaziantep denildiği zaman insanların aklına sadece kebap, lahmacun, baklava ve fıstık gelirken, bugün UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası Listesi’ne girmiş bir Gaziantep geliyor. Kültür yolu, kalesi, Bey Mahallesi, birçok tarihi eserleri ve dünya çapında üne sahip Mozaik Müzesi ile tarihi bir değişim yaşanıyor. Bu değişime gerçekten ihtiyaç vardı. Çünkü burası dünyanın en eski yerleşkelerinden biridir."

Gaziantep’in Asur, Mısır, Bizans, Roma, Selçuklu ve Osmanlı gibi medeniyetlere ev sahipliği yapan bir kent olduğunu anımsatan Güzelbey, "Bugün bu medeniyetlerin eserlerini Gaziantep’te görüyoruz. Onun için Gaziantep özüne ve geçmişine sahip çıktı, yapması gerekeni yaptı. Yaklaşık bin 500 tarihi eser restorasyonu ile zannedersem dünya rekoru kıran bir şehir olduk" dedi.

Bey Mahallesi'nde 200 tarihi Antep Evini restore ederek gün yüzüne çıkardıklarını anlatan Güzelbey, Bey Mahallesi’nin hem Antep savunmasına şahitlik yaptığını, hem de Atatürk’ün nüfusa kayıtlı olduğu mahalle olma özelliğini taşıdığını kaydetti. Güzelbey, bu mahallede Atatürk’ü anlatan bir anı evi yapacaklarını, Gaziantep’in bundan sonra artık müzeler kenti olarak da anımsanacağını dile getirdi.

Kale ve etrafında restorasyon çalışmalarına başlarken insanların kendilerine "Bu eski yapıları ne yapacaksınız, yıkın yerine güzel park yapın" söylemlerinde bulunduğunu, ancak kendilerinin hem tarihi yapıları restore ettiklerini, hem de park ve yeşil alan yaptıklarını anlatan Güzelbey, her iki alanda da başarılı çalışmalar yaptıklarını söyledi. Bu çalışmaların beklentileri karşıladığını ifade eden Güzelbey, şöyle konuştu: "Bugün Gaziantep tek başına bir turizm kenti oldu. Kalenin etrafında 20-30 tane Gaziantep plakalı olmayan otobüs veya minibüs görebiliyorsunuz. İnsanlar akın akın Gaziantep’in kalesini, tarihi yapılarını, Zeugma’yı, Gezegenevi’ni ve Bilimevi’ni görmeye geliyor. Ama bu arada lezzetli kebabını, lahmacununu, baklavasını da yiyorlar. Ondan da vazgeçmiyoruz bundan da"

İklim Eylem Planı ile Gaziantep’e başka bir bakış açısı kazandıracaklarını açıklayan Güzelbey, dünya genelinde yaşanan küresel ısınmanın ciddi şekilde tehlike arz ettiğini vurguladı. Bu nedenle Türkiye’de ilk kez Gaziantep’in İklim Eylem Planı hazırladığını aktaran Güzelbey, şöyle konuştu: "Artık dünyanın bütün belediye başkanları kentlerine yaptıkları parkları söylemiyorlar. Küresel ve ısınma iklimsel değişiklikler karşısında yaptıkları değişiklikleri anlatıyorlar. Tarihi yapılar için yaptıkları çalışmaları anlatıyorlar. Bizde Gaziantep olarak ilk kez İklim Eylem Planı yaptık ve bundan bir ay önce Brezilya’da Rio+20 Zirvesi’nde projemizi anlattık."

Türkiye’nin sanayisi ile ünlü lokomotif kenti Gaziantep, tarihi ve kültür zenginlikleri ile adından turizm alanında da bahsettiren iddialı bir kent olarak anılıyor. Geçmişi ile barışık modern kent imajını hakkıyla taşıyan Gaziantep, aynı zamanda ilklere ve enlere imza atan kent olarak ülkemizde ve yurt dışında ses getirmeye devam ediyor.