Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Hindistan ile S-400 savunma füzesi satış anlaşmasının, ABD'nin engelleme çabalarına karşın hayata geçirildiğini söyledi.
Pazartesi günü Hindistan'ı ziyareti sırasında düzenlenen bir basın toplantısında konuşan Rusya Dışişleri Bakanı, Hindistan'ın bağımsız bir ülke olarak kimden ne tür silah alacağına net bir şekilde karar verdiğini kaydetti.
Hindistan'ın Rus S-400 füzeleri alması ABD yönetiminin tepkisine yol açmış ve Washington yaptırım tehdidinde bulunmuştu.
Lavrov'un açıklamaları tam da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Delhi'ye Pazartesi günü başlattığı ziyaretin hemen öncesine rastladı.
ABD Kongresi'nin 2017'de kabul ettiği bir yasa, Rusya'dan askeri teçhizat ve silah satın alan ülkelere yaptırım uygulanmasına olanak veriyor.
Ancak Hindistan, ABD'nin Çin ile rekabetinde önemli bir müttefiki ve geçen Ekim ayı sonunda ABD Kongresi'nde bazı Cumhuriyetçi senatörler, Çin'e karşı müttefik ülkelerle işbirliğinin önemine binaen, S-400 füzeleri almış olsa bile Hindistan'ın yaptırımlardan muaf tutulması için yasa değişikliği önerdiklerini açıklamışlardı.
Rus haber ajansları Rusya yetkililerinin açıklamalarına dayanarak Hindistan'a S-400 hava savunma sistemi parçalarının gönderilmesine 14 Kasım tarihinde başlandığını duyurmuşlardı.
Rusya'dan S-400 füzeleri alımı Türkiye ile ABD arasında da bir gerginlik konusu.
S-400: Türkiye'nin Rusya'dan satın aldığı, ABD'yle krize yol açan füze savunma sistemi
Erdoğan: S-400 konusunda geri adım atmamız söz konusu değil, ABD ya F-35'leri verecek ya da paramızı
Erdoğan'dan F-16 açıklaması: Biden'ın olumlu yaklaşımını gördüm
Açıklanacak büyük savunma ve ticaret anlaşmaları ve el sıkışmaların ötesinde, bu ziyaret Hindistan'ın ABD ve Rusya ile ilişkilerindeki dengeleri yansıtması bakımından önem taşıyor.
Ziyaretin en çok öne çıkacak kısmı muhtemelen S-400 füze sisteminin Hindistan'a tesliminin resmen tamamlanması olacak.
Dünyanın en gelişkin füze savunma sistemlerinden olan S-400'ler Hindistan'ın komşuları Çin ve Pakistan'a karşı savunma stratejisi açısından büyük önem taşıyor.
Hindistan'ın S-400 anlaşmasının gölgesinde iki süper güç ile ilişkilerini nasıl dengeleyeceğini görmek ilginç olacak.
Hint diplomatlar, Rusya'dan S-400 satın alma kararının aynı zamanda Hindistan'ın ünlü "stratejik otonomi" politikalarıyla uyumlu olduğunu ve ABD'nin buna saygı duyması gerektiğini söylüyorlar.
Bazı yorumcular Hindistan'ın dev savunma bütçesinin de ona bir stratejik avantaj sağladığına dikkat çekiyor.
Hindistan savunma alanında uzman düşünce kuruluşu Sipri'ye göre dünyanın en büyük ikinci silah alıcısı ve dünya silah ticaretinin yüzde 10'unu oluşturuyor.
Rusya hala Hindistan'a en çok silah satan ülke ama Hindistan'ın bir yandan yerli savunma sanayiini geliştirme diğer yandan farklı ülkelerden alış veriş yapma kararı sonucu, bu ülkenin toplam silah talebinin yüzde 70'ini karşılarken şimdi payı 49'lara kadar geriledi.
ABD ise 2011 ile 2015 arasında Rusya'dan sonra Hindistan'ın en çok silah aldığı ikinci ülkeydi ama 2016 ile 2021 döneminde Fransa ve İsrail'in de gerisine, dördüncü sıraya düştü.
Washington'un bu alanda payını artırma isteği işte analistlere göre Hindistan'a bir pazarlık gücü veriyor.
Diğer yandan Rusya da Hindistan'a silah satışını artırmayı hedefliyor ve Putin'in ziyareti sırasında yeni büyük anlaşmalar açıklanması mümkün.
Fakat iki ülke arasındaki genel ticaret hacmi, potansiyelin çok gerisinde.
2019 yılında yani Covid salgını öncesi son verilere göre Rusya-Hindistan ticaret hacmi 11 milyar dolar düzeyindeydi. Resmi rakamlara göre Rusya Hindistan'a 7,24 milyar dolarlık mal ve hizmet ihraç ediyordu.
Aynı dönemde Hindistan-ABD ticaret hacmi ise 146 milyar dolar olarak gerçekleşmişti yani kıyas kabul etmeyecek kadar daha büyük bir hacimdeydi.
Rusya ile Hindistan şimdi 2025 sonuna kadar ikili ticaretin hacmini 30 milyar dolara çıkarmayı hedefliyorlar. Bunu yaparken dış ticarette sektörleri çeşitlendirmek ve enerji ve madenlerin ötesine geçerek siber güvenlik, eğitim, tarım, demiryolları, ilaç-ecza ve temiz enerji alanlarına yönelmek istiyorlar.
Hindistan'ın, Rusya'nın Uzak Doğu bölgesindeki yatırımlara 1 milyar dolar kredi verme kararı da iki ülke arasındaki ticareti geliştirici bir başka faktör olacak.